Advert
Tevfik KIZGINKAYA
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. Yazarlar
  4. Ahlak, Vicdan, Adalet

Ahlak, Vicdan, Adalet

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

 

2 yaşında Sıla bebek,

8 yaşında Narin çocuk,

9 yaşında Yağmur çocuk,

5 yaşında Narin’in ablası Tülin çocuk,

Aynı köyde bulunan 3 isimsiz mezar…

90 haneli bu köyde susan insanlar, bilinmeyen çocuk ölümleri…

Ve köy yerinde çakarlı lüks arabalar…

*

Milletvekili Galip Ensarioğlu’nun,

“Aileyle benim 40 yıllık dostluğum var. Ailenin hemen hemen tüm bireylerini tanırız. Hizbullahçı olduğunu söyleyenler var ancak aile Refah Partisi geleneğinden gelen bir aile. Şu an AK Parti ilçe yönetiminde olan bir yeğenleri de var. Bildiğimiz halde söylemememiz gereken şeyler var çünkü aile dostlarımız, üzülmelerini istemeyiz” sözleri…

Narin’in öldürülmesi ile ilgili anne, abi, amcalar, kuzenler zanlı…

Tüm aile söz birliği içinde katilin kim olduğunu söylemiyorlar.

Aile adına yapılan açıklama da ilginç,

“Ailemizin karalanması dış güçlerin ve yerli işbirlikçilerinin işi…”

Bütün bu söylemler aileyi koruma ve olayın üstünü örtme çabalarının bir göstergesidir.

Basın, özellikle de gazeteci Ferit Demir bu vahşeti gündemde tutmasa,

Kamuoyu da Narin’e sahip çıkmasa,

Bu çocuklardan hiç kimsenin haberi bile olmayacaktı.

Ferit Demir’e gelen tehditler de bir başka göstergedir.

*

Böylesi bir olay yaşandığında üzülüyoruz, konuşuyoruz sonra da unutuyoruz.

İstanbul Planlama Ajansı başkanı Buğra Gökçe’nin açıklamaları,

Unutulan ve göz ardı edilen acı gerçeği gösteriyor.

“Adalet Bakanlığı verilerine göre 2023 yılında çocukların cinsel istismarı suçuna ilişkin 41 bin 170 dosyada 44 bin 830 şüpheli yer aldı.

14 bin 299 dosya için kamu davası açıldı.

TÜİK verilerine göre 2023 yılında güvenlik birimlerine giden mağdur 242 bin 875 çocuğun yüzde 12’ye yakını cinsel istismar nedeniyle mağdur oldu…”

*

Konunun en acı ve düşündürücü tarafı ise,

Nasuh Bektaş’ın (@nasukbektas) x hesabındaki paylaşımındaki dökümde görüldüğü gibi, Çocuklara, özellikle kız çocuklarına tacizin ve cinsel istismarın yoğun yaşandığı yerlerin,

Tarikatlar, Kuran kursları, dini temelli yapılar ve okullar olması,

Faillerin de din adına öne çıkan, din adına topluma önderlik yapan, konuşan ve eğitim veren kişiler olmalarıdır.

Bu kişiler dini ve halkın kutsal duygularını kişisel çıkarları, maddi kazançları ve cinsel dürtüleri için istismar eden,

Ahlak, vicdan ve adalet duygusundan yoksun, dine ihanet eden kişilerdir.

Bu olaya ve olaylara ilk tepkiyi Diyanet İşleri Başkanı göstermesi gerekirken,

Böylesi kursların bir çeşit “rehabilitasyon” işlevi gördüğünü söyleyerek bir anlamda reklamını yapması,

Çocuklarımızın ve geleceğimizin nasıl büyük bir tehlikeyle karşı karşıya olduğunu göstermektedir.

*

Bu satırları yazarken orta okulda okuduğumuz dersi düşündüm.

Din kültürü ve ahlak bilgisi.

Ne İmam Hatip’e ne de bir kursa gitmemiştik ama,

İnancın gereği ahlaklı iyi insan olmamız gerektiğini,

Yalan söylememeyi, madden ve manen başkalarına zarar vermemeyi, kötü söz söylememeyi,

Vicdan sahibi olmayı, helalin ve haramın ne demek olduğunu öğrenmiştik.

Ancak bu olaylar gösteriyor ki,

Bugün toplum olarak en çok yitirdiğimiz değerler;

Ahlak, vicdan ve adalettir.

Yaşamsal sorunlarımızı, ekonomiyi düzeltebilirsiniz ancak,

Bu değerleri yitiren bir toplum çürür, yozlaşır ve çöker.

“Dindar ve kindar nesiller” yetiştirmeyi amaçlayan bir düzenin sonu da budur.

*

Ve yine bu kişiler ve bu kişileri koruyanlar ve besleyenler;

Kimsesizlerin kimsesi olan,

İlk kuruluşlarından birisi Çocuk Esirgeme Kurumu olan,

Dünyada çocuklara adanan tek bayramı Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı olan,

İnancı siyasetin, ülke yönetiminin dışına çıkartan,

Demokratik Laik Cumhuriyete ve önderi Mustafa Kemal Atatürk’e düşmandırlar.

*

Çocuk her anne babanın, her ailenin en değerli varlığı ve geleceğidir.

Çocuklar her ülkenin geleceğidir, geleceğe emanetidir.

Eğitimleri, ülkemizin geleceğini ya aydınlık kılacaktır ya da karanlık.

Çocuklarımıza sahip çıkmak aydınlık geleceğimize sahip çıkmak demektir.

Narin’i, Narin’leri kimin, kimlerin neden öldürdüğü bulunmadıkça ve hak ettikleri cezalar verilmedikçe bu vahşet bitmeyecektir.

Kamuoyu duyarlılığı sonuna kadar sürdürülmelidir.

Ahlak, Vicdan, Adalet
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

1 Yorum

  1. 15 Eylül 2024, 13:59

    Çok yalın ve özel bir özet yazarımızın kalemine sağlık. 20 yılı aşan bu sistem ne yazık ki çocukların masumiyetine dokundu. Onları karanlık, edilgen yapılarına uygun bir şekilde sistematik olarak, hepimizin gözü önünde eğitti ve bizler cılız seslerimizle yeterli direnci gösteremedik. Bu gidişe dur demeye liderlik yapabilecek sol-sosyalist insanları da anında zindanlara attılar. Gazeteciler birer, birer susturuluyorlar. Böylesi acı, utanç verici bir cinayeti tarafsızca aktarmaya çalışkan Ferit Demir’i bile tehdit ediyorlarsa vah ülkemizin haline diyoruz. Her şeye rağmen umudu yitirmiyor, bu çarkı durdurana kadar hep birlikte mücadele etmeye devam ediyoruz.

    Cevapla
Giriş Yap

Sol Medya ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin