Getting your Trinity Audio player ready...
|
Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP), Milliyetçi Hareket Partisi (MHP), Büyük Birlik Partisi (BBP) bileşenlerinden oluşan Cumhur İttifakı’na Hür Dava Partisi (HÜDA-PAR) destek verirken, Yeniden Refah Partisi ve merkez sağın köklü partilerinden Anavatan Partisi’nin (ANAP) de ittifak içerisinde yer alması bekleniyor.
2014 ve 2018 Cumhurbaşkanlığı ve TBMM Seçimlerinde Erdoğan ve Cumhur İttifakı’nı destekleyen, 16 Nisan 2018 Referandumunda da ‘Hayır’ kampanyası yürüten ANAP Genel Başkanı İbrahim Çelebi, Cumhur İttifakı’na katılma konusunda Parti MYK’sı tarafından kendisine tam yetki verildi.
Diğer yandan 3 gün önce (10 Mart Cuma) ANAP Gençlik Kolları Teşkilat Başkanı Baha Eymen Türker de sosyal medya hesabından Cumhur İttifakı’na katılacaklarını videolu bir açıklamayla duyurmuştu.
Eski ANAP Genel Başkanı Nesrin Nas, bazı medya kuruluşlarında “Turgut Özal’ın ANAP’ı Cumhur İttifakı’na katılmaya hazırlanıyor” şeklinde yansıtılan haberlere ilişkin “Turgut Özal’ın kurduğu ve benim de genel başkanlığını yaptığım parti tüzel kişiliğini Demokrat Parti (DP) ile birleşerek kaybetti” dedi.
“Benim genel başkanlığını yaptığım parti tüzel kişiliğini DP ile birleşerek kaybetti”
Gazete İlke’den Cevat Baran Çaydaş’ın haberine göre, TBMM 21. Dönem İstanbul Milletvekili ve eski ANAP Genel Başkanı Nesrin Nas şunları söyledi: “Öncelikle bu ANAP’ın Turgut Özal’ın kurduğu ANAP ile hiçbir ilgisi yok. . Ve o eski ANAP’ın genel merkez binasını şu anda DP kullanmaktadır. ANAP ile DP birleşti ve tek bir partiye dönüştü. O dönemde ANAP adı altında bir grup genç bu isim ve logo altında örgütlenerek kurdular. O parti bu Anavatan Partisi’dir. Gerçek Anavatan Partisi ile bir ilgisi yoktur. İçerisinde belki geçmişte ANAP’ta çalışmış olanlar, gençlik örgütlerinde görev yapanlar vardır belki onu bilemiyorum.”
“Özellikle 2000 sonrası doğanlar ANAP’ı bilmiyor”
Eski ANAP Lideri Nas, “ANAP’ın Cumhur İttifakı’na katılması merkez sağ ve eski ANAP seçmeni üzerinde bir etkisi olur mu?” sorusuna şöyle yanıt verdi: “Çok fazla bir etkisinin olacağını zannetmiyorum. Bakın şöyle belirteyim: Genç seçmen ANAP’ı pek hatırlamıyor. Özellikle 2000 sonrası doğanlar hatırlamıyor. Diğer seçmen de ANAP’tan geriye bir şey kalmadığını ve DP İle ANAP’ın DP çatısı altında birleştiğini zaten biliyor. Ama tabii ki, biraz daha bunun ciddi bir biçimde duyurulması lazım. Burada da eski ANAP’lılara ve bizlere görev düşüyor.”
”ANAP adının kullanılmasına üzülüyorum”
ANAP Gençlik Kolları Teşkilat Başkanı Baha Eymen Türker’in sözlerinin hatırlatılması üzerine eski ANAP Lideri Nas, “Söz konusu açıklama videosunu izlemedim. Ancak liberal değerlerin ne olduğunu ona sormanız lazım. Özgürlüklerin olmadığı, müthiş bir baskının egemen olduğu, tek kişilik bir iradenin ve şeffaf olmayan bir yönetimin olduğu, OHAL’ler altında seçimlere gidildiği bir ülkede liberal değerler nasıl oluyormuş onu bilmiyorum. Yani ekonomik olarak baktığınızda da piyasaların neredeyse yok edildiği, her türlü ekonomik kararın Cumhurbaşkanının müdahalesi olduğu… Faizden tutun piyasadaki fiyatlara kadar müdahil olunduğu, kimlerin kredi alacağına, kimlerin ise alamayacağına kadar karışan bir anlayış iktidarda. Piyasa mekanizmasının bütünüyle yok edildiği bir ortamda ekonomik anlamda da liberal olmayan, yani siyasi anlamda illiberal bir iktidar bu. ANAP adının kullanılmasına üzülüyorum, genç arkadaşımızın liberal değerler nedir diye oturup okumasında bir yarar var diye düşünüyorum” sözleriyle karşılık verdi.
Eski ANAP Lideri Nas, merhum 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal ve merhum eski Başbakan Mesut Yılmaz hayatta olsalardı Cumhur İttifakı’na asla sıcak bakmayacaklarını, ikisinin de Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne giriş sürecini başlatan devlet adamları olduğunu sözlerine ekledi.
“Cumhur İttifakı imitasyon partilerle imaj yapmaya çalışıyor”
İsminin saklı kalması şartıyla konuşan eski ANAP’ın üst düzey bir yöneticisi ise şu açıklamalarda bulundu:
“Türk siyasetinde imitasyon partiler Doğru Yol Partisi (DYP) ve Adalet Partisi (AP) de var. Cumhur ittifakı imitasyon partilerle ittifak adı altında imaj çalışması yapmaya çalışıyor. Anavatan Partisi le Doğru Yol Partisi önce ANAP Genel Başkanı Erkan Mumcu ve DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar döneminde 2007’de birleşme girişiminde bulunmuş, bu süreçte DYP’nin adı Demokrat Parti olmuştu. Daha sonra bu iki parti 31 Ekim 2009’da yapılan bütünleşme kongresi ile Hüsamettin Cindoruk’un genel başkanlığında Demokrat Parti çatısı altında birleşmiştir. Özal’ın kurduğu gerçek Anavatan Partisi’nin son genel başkanı Salih Uzun’dur. Salih Uzun birleşme sonrasında Cindoruk’un genel başkanvekilliğini yapmıştır. Yani gerçek ANAP bugün DP tüzel kişiliği içindedir.
“DP Tüzüğü 1. Maddesi şöyledir: ‘Türkiye Cumhuriyeti’nin çok partili demokrasi yaşamına 1946’daki kuruluşu ile öncülük ederek yüce değerler katan Demokrat Parti; günümüz Türk siyasi hayatının güzide iki partisi olan 20 Mayıs 1983 tarihinde kurulmuş Anavatan Partisi ile 23 Haziran 1983 yılına kurulmuş Doğru Yol Partisi’nin bütünleşmek amacı ile müştereken oluşturdukları siyasi bir partidir.’
“Bir önemli bilgi daha: Bugün ortada bulunan hem DYP hem de ANAP 1983’te kurulmuş partilerle alakası yoktur. Her ikisi de birleşme sonrası parti isimlerinin boşa çıkması nedeniyle sonradan kurulmuş fason partilerdir. Hatta şimdiki ANAP birinci fason bile değil, ikinci versiyon fasondur. Çünkü birleşme ile isim boşa çıkınca birinci fason Anavatan partisi 2009’da kurulmuştu.O parti 2011’de kendisini kapattı. 2011’de bu sefer şimdiki ikinci fason ANAP kuruldu. Kuruluş tarihi öyle logosunda yazdığı gibi 1983 değil, 2011’dir.”
ANAP Gençlik Kolları Teşkilat Başkanı Türker’in açıklamalarını sorduğumuz eski ANAP’ın üst düzey yöneticisi, bu sorumuzu yanıtsız bırakırken, şu anki ANAP’ın Cumhur İttifakı’na katılması merkez sağ ve eski ANAP seçmeninin nezdinde bir karşılığı olur mu sorumuza ise yorum bile yapmaya değecek bir siyasi parti olmadığı şeklinde yanıt verdi.
ANAP Gençlik Kolları Teşkilat Başkanı Türker ne demişti?
ANAP Gençlik Kolları Teşkilat Başkanı Baha Eymen Türker, 3 gün önce (10 Mart Cuma) sosyal medya hesabından Cumhur İttifakı’na katılma gerekçelerini anlatarak, şu açıklamalarda bulunmuştu:
“Evet Cumhur İttifakı’ndayız… Yıllardır ‘neoliberalizm can çekişmektedir’, ‘neoliberalizm bitmiştir’, ‘neoliberalizm vahşi kapitalizmdir’ diyen Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun oluşturduğu Millet İttifakı’nın içerisinde değiliz. ANAP Gençlik Kolları olarak ANAP’a katılmamızın en temel nedeni ANAP’ın geçmişte iktidar döneminde liberal fikirleri, serbest piyasa ekonomisini ve düşünce özgürlüğünü Türkiye siyasetinin gündemine ve ajandasına yeniden sokmuş olmasıdır. Biz de bu gen hafızasını kullanarak ve Türkiye’de Liberalizmin, Liberteryenizmin genç temsilcileri olarak çalışmalarımızı bu minvalde sürdürüyoruz. Ve sürdürmeye de devam edeceğiz… Ve şu an Türkiye’de liberaller olarak, Liberteryenler olarak çok ciddi bir yol ayrımındayız. Ya hiçbir zaman bize destek olmamış Millet İttifakı’na desteğimizi açıklayıp, hiç kâle almayacakları desteği ve teveccühü onlara göstereceğiz. Ya da içinde bulunduğumuz parti ile birlikte meclise milletvekili çıkartacağız ve gençlik kolları başkanlığının yürüttüğü çalışmalarla birlikte bu liberal fikirleri gündeme getireceğiz. Seçim Türkiye’deki Liberallerin, Liberteryenlerindir. Takdir de sizindir…”