|
Getting your Trinity Audio player ready...
|
Mayıs ayında Arnavutköy Taşoluk Yeşil Camisi’nde, İsmailağa cemaatiyle bağlantılı olduğu bilinen Yeşil Cami İlme Hizmet Vakfı tarafından hafızlığını tamamlayan 393 kişi için düzenlenen “icazet töreni” öncesi yüzlerce “cüppeli ve sarıklı” kişi, cami etrafında tekbirle yürüdü. Görüntülere ilişkin tartışmalar sürerken benzer görüntüler Trabzon’un Of ilçesinde ortaya çıktı. Of Müftülüğü’nce Çarşıbaşı Büyük Camisi’nde, hafızlığını tamamlayan 254 kişi için düzenlenen törenden önce şehirde “sarıklı cüppeli tur” atıldı.
Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Genel Başkanı Hüsnü Bozkurt, söz konusu görüntülerin “laik Cumhuriyete, Aydınlanma devrimlerine, devrim kanunlarına, anayasaya meydan okuma gösterileri” olduğunu vurgulayarak “Çok açık bir biçimde ‘Laik Cumhuriyeti ve kanunlarını hiçe sayıyoruz’ diyorlar” ifadelerini kullandı.
Kocaeli Valisi Seddar Yavuz’un, “Devletin ideolojisi İslamdır” açıklamasını ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “yasayla yasaklanan tarikat adı altındaki bir dinci yapılanmanın yeni önderinin açıklandığı cenaze törenine katıldığını” anımsatan Bozkurt, “Şimdi de Trabzon’da yeni görüntüler. Bunların hepsi laik Cumhuriyete, anayasaya ve yasalara, devleti yönetenlerin de teşvikiyle karşı çıkıldığını gösteren eylemler. Savcıların adının önünde, devleti yönetenlerden bile Cumhuriyeti korumak için ‘cumhuriyet savcısı’ yazar. Cumhuriyet savcısı olanların görevi, Cumhuriyeti korumaktır ancak korumuyorlar” diye konuştu.
‘SONUÇLARI AĞIR OLUR’
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Genel Başkanı Ayşe Yüksel İse “son dönemde ülkemizde yaşanan ve her geçen gün daha da sertleşen laiklik karşıtı eylemlere bir yenisinin eklendiğini” vurguladı.
“Laiklik karşıtı bu eylemleri kınıyoruz” diyen Yüksel, “Gün geçtikçe yoksullaşan ülkemizde gündemin değiştirilmek istenmesi ve laiklik karşıtlığının bu cesaretle gerçekleştirilmesi ciddi şekilde kaygı verici. Toplumsal kutuplaşmanın bu derecede körüklenmesi karşısında çözüm ülkemizin kuruluş felsefesidir, Atatürk’ün devrim ve ilkelerinin gerçek anlamda yaşatılmasıdır. Laiklik ilkesi, kamuculuk, Aydınlanmacılık, ilericilik, hak ve özgürlüklerin korunması ile doğrudan ilişkilidir, birinden bile ödün verilmesinin toplumsal sonuçları çok ağır olacaktır” dedi. Laiklik karşıtı eylemlerin her bir yurttaşın zararına olacağını aktaran Yüksel, “Laikliğin olmadığı yerde bilim, kültür, sanat olmaz; özgür ve yaratıcı düşünce gelişmez. Bizler, 33 yıldır yaptığımız gibi, hukukun üstünlüğünü, demokrasiyi ve Atatürk’ün devrim ve ilkelerini her yerde savunmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
