|
Getting your Trinity Audio player ready...
|
2023’ün falına bakmaya başlasak mı acaba?
Henüz vakit erken, önümüzde daha çok günler var diye düşünülebilir?
Şu an gelecek günlerle ilgili olarak üzerinde hesap kitap yapılabilecek yalnız tek bir paradigma var:
O da, iktidardaki soygun-irtica çetesinin seçimde kaybettiği anda başlarına neler gelebileceğini bilerek tahtı kaybetmemek için her yola başvurabilecekleri kaygısı…
Aslında şu sıralarda yavaş yavaş popülist politikalara yönelmeleri beklenebilirdi…
Tam tersine pahalılıktan, enflasyon baskılarından gerilen ortamda siyasi prim toplamak ve giderek büyüyen tepkileri yumuşatıp şirin görünmeye çalışmak yerine temel ihtiyaç kalemlerine yapılan çılgın zamlarla, vergi zamlarıyla, çalışanlara, emeklilere enflasyon oranının çok altındaki ücret zamlarıyla giderek toplumdan uzaklaşıyorlar.
Diyeceksiniz ki popülist politika uygulamak için ve devlet hazinesini soya soya tükettikleri için ellerinde önce büyük bir zam yapıp sonra o zammı biraz törpüleyip, güya ucuzluk yapma aldatmacasından başka kullanabilecek enstrüman mı kaldı?
Üstelik sanki bir o eksiklik o kalmış gibi FETÖ’cüleri, tarikatçı mürtecileri devlet kadrosu içine sokarak toplumu bir de o yönden geriyor, adeta bile bile kendi ayaklarına kurşun sıkıyorlar.
Kimsenin aklına kötü şeyler gelsin istemem
Yine de binlerce öğretmen tayin beklerken geniş yetkilerle donatarak kurdukları çarşı mahalle bekçileri kadrosu da hatırlanınca ister istemez akla karanlık şeyler geliyor.
Hepimiz herkes gelecek günler için çok dikkatli ve soğukkanlı olmalıyız.
