|
Getting your Trinity Audio player ready...
|
Antalya’da koronavirüs testi pozitif çıktığı için evde karantinada olan iki ayrı hasta, filyasyon ekipleri tarafından verilen ve etken maddesi ‘favipiravir’ olan ilaçların son kullanım tarihinin geçtiği gerekçesiyle şikâyette bulundu.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Antalya Milletvekili Kemal Bülbül, konuyu Meclis gündemine taşıyarak Sağlık Bakanlığı’na, son kullanım tarihi geçmiş ilaçlardan haberdar olup olmadıklarını ve sorumlular hakkında işlem yapıp yapmayacaklarını sordu.
İKİ YURTTAŞ CİMER’E ŞİKÂYETTE BULUNDU
HDP’li Bülbül’ün Meclis’e verdiği soru önergesinde şu ifadeler yer aldı:
“Yazılı ve sosyal medyada Korona virüsü testi pozitif çıktığı için evde karantinada olan iki ayrı hastanın, filyasyon ekipleri tarafından verilen ve etken maddesi ‘favipiravir’ olan ilaçların son kullanım tarihinin geçtiği gerekçesiyle şikâyette bulunduğuna dair haberlere yer verilmektedir. Tedavi için kullandıkları ilaçların üzerine yapıştırılmış son kullanma tarihi etiketlerini kaldırınca kutunun üzerinde geçmiş bir tarih olduğunu fark eden 23 yaşındaki M.Ç. ve 24 yaşındaki Mustafa İnan’ın kendilerine bayat ilaç verildiği şikayetiyle, Cumhurbaşkanlığı İletişimi Merkezi’ne (CİMER) başvurduğu da haberin ayrıntılarında yer almaktadır.
Antalya’da karantinaya alınan M.Ç. ve Mustafa İnan’a Muratpaşa İlçe Sağlık Müdürlüğü filyasyon ekibi tarafından ilk gün 16, izleyen 4 gün boyunca da 6’şar tane kullanmaları gereken ilaçlar verildiği, hastaların, ilaç kutularının üzerindeki ‘TC. Sağlık Bakanlığı malıdır, satılamaz’ yazan ve son kullanım tarihinin 2022’nin aralık ayı olduğu belirtilen etiketi kaldırdıklarında alttaki gerçek son kullanma tarihiyle karşılaştıkları iddia edilmektedir. Ailesiyle birlikte karantinada olan M.Ç.’ye verilen ilacın son kullanma tarihinin üzerinden 5 ay, Mustafa İnan’a verilen ilaç tarihinin ise 11 gün geçtiği böylece anlaşıldığı beyan edilmektedir.
“FİLYASYON EKİBİ TARİHİ GEÇMİŞ, BAYAT İLAÇ VERDİ”
Durumu CİMER’e şikâyet eden M.Ç.’nin şikâyet başvurusunda aşağıdaki konulara değindiği ifade edilmektedir:
“Koronavirüsü tedavisinde Sağlık Bakanlığı’nın vermiş olduğu, tedavi sürecinde kullanılması istenilen ilacın son kullanım tarihinin 2021’in şubat ayı olduğu belirtilmektedir. Bunu etiketi söktükten sonra fark ettim. Üzerinde uyduruk bir yapıştırma kâğıdı ile son kullanma tarihi 2022’nin Ağustos ayı yazıyor. Piyasadaki ilaçların tarihi geçmiştir ve bu durum, insan sağlığı için tehdit yaratmaktadır.”
‘Favipiravir’ etken maddeli ilacı üreten firmayı aradıklarını söyleyen M.Ç.’nin şirketin yazdığı kullanım tarihinin esas olduğu, sonradan yapıştırılan tarihin ise firmayı ilgilendirmediği yanıtını aldıklarını kaydetmiş, firma yetkililerinin son kullanım tarihi geçen ilaçları kullanmamaları konusunda kendilerini uyardığını söyleyen M.Ç., korona virüsü yüzünden can derdinde olmalarına rağmen Sağlık Bakanlığı’nın bayat ilaç vererek kendilerini daha çok risk altına attığından yakınmıştır.
Mustafa İnan ise ilaçların kendisine test yapıldıktan sonra verildiğini ve şu ana kadar 19 tanesini kullandığını, sosyal medyada ilaçların bayat olduğuyla ilgili bir paylaşım görmesi üzerine kutuları kontrol ettiğini, sonradan yapıştırılan etiketi kaldırdığında 12 Temmuz 2021’de ilacın kullanım süresinin bittiğini gördüğünü ifade etmektedir.
Son kullanım tarihi geçmiş olmasına rağmen ilaçları kullanmaya devam ettiğini dile getiren İnan’ın, CİMER’e başvurusunda şu ifadeleri kullandığı ileri sürülmektedir:
“PCR testim pozitif çıktı ve şu anda karantinadayım. Pozitif olduğum için bana bir ilaç verildi ve bunu kullanmam gerektiği söylendi. Ancak ilacın son kullanma tarihine baktığım zaman geçmiş olduğunu, üzerine sonradan farklı bir tarih yapıştırıldığını fark ettim. Bu durumdan şikayetçiyim. Yardımcı olur musunuz?”
“BU DURUMDAN HABERİNİZ VAR MI, GEREKLİ SORUŞTURMA YAPILACAK MI?”
Bu bağlamda;
1-Bakanlığınız Antalya’da karantinaya alınan M.Ç. ve Mustafa İnan’a Muratpaşa İlçe Sağlık Müdürlüğü filyasyon ekibi tarafından verilen ve etken maddesi ‘favipiravir’ olan son kullanım tarihi geçmiş ilaçlardan haberdar mıdır? Eğer haberdar ise bu konunun sorumlularının soruşturulması ile ilgili herhangi bir girişimde bulunulmuş mudur?
2-Bakanlığınız halk sağlığını ciddi bir şekilde tehdit eden böylesi durumların tekrarlanmaması için ne tür bir önleyici girişimde bulunacaktır?”
PİRHA/ANKARA
