Her ne kadar Türkiye’den uzakta yaşasak da, orada aile bireylerimiz var.
Sevdiğimiz dost ve arkadaşlarımız var.
Orada halen yaşayan ve de yaşatmaya çalıştığımız anılarımız var.
Türkiye’deki yoksulluk, sınırlarını aşmış dışa bağımlılık, eğitimin tarikatlara terk edilmiş olması
ve hukuksuzluğun söz boyuna çokmuş olması,
bizi ilgilendirmez, “bana ne” diyemeyiz.
Hele ki; Türkiye’de 2002 yılında çeyrek altın alınabililen para ile bugün 22 yıl sonra, 2024 yılında bir marul dahi alınamıyor.
Bakmayın siz Avrupa’dan Türkiye’ye tatile gelip:
“Burası çok ucuzmuş” diyen, yaşadığı Avrupa ülkesinin ve de Türkiye’nin haberlerini dahi izlemeyen, a-sosyal, kafasındaki deliklerin sayısını sorsanız, üç dakikada sayamayanlar, burada tabanda yaşayan tipler, buralarda onlar için de ırkçılığa karşı verdiğimiz mücadelemizde bile, kendilerini farklı yerlerde görüp, yanımızda değiller.
Türkiye’yi 22 yılda buralara getirenlerden kurtulmaya gayret etmesi ve başlaması için, özellikle Türkiye ekonomisinin yüzde 40’ını içinde barındıran İstanbul dahil, 31 Mart günü yapılacak yerel seçimlerde, her ne kadar kusurlarını da görüp eleştirsek de, Trakya ve Anadolu’daki en küçük kasabada dahi, CHP’li Belediye Başkan Adaylarını destekleyelim.
Seçime 10 gün kaldı.
Türkiye’de oy kullanacak yakınlarımıza, CHP adaylarına oy vermelerini tavsiye edelim.
CHP, her şeyi ile mükemmel olmasa da, “kötünün iyisidir” diyebiliriz.
CHP’de ileride yapılacak kurultay dahil, il ve ilçe kongrelerinde kendini yenilemesi ve kusurlarından arınmasının gerektiğini de savunuyor, uzaktan da olsa parti genel merkezine, il ve ilçe yönetimlerine düşüncelerimizi zaman zaman aktarmaya çalışıyoruz.
Başka bir seçeneğimiz yok. Oy hakkına sahip olup da, sandığa gitmemenin, oy kullanmamanın lüksü olamamalı.
Oy kullanmak, vatan sevgisi ile eş değerdedir.
ATATÜRK’de birleşmek; Türkiye’de yoksullukla mücadeleye, tarımda dışa bağlılıktan kurtulmaya, milli bir eğitime ve daha fazlasını da sayabileceğimiz gibi, üretim ekonomisine geçmeye, hukukun, adaletin tekrar düzenlenmesi için milli bir hareket noktasına gelebilmek, hukuka saygılı kalarak, her halde CHP’nin 31 Mart seçimlerinden başarılı çıkmasına bağlıdır.
Ve de oy sandıklarına sahip çıkmanın da önemi, göz ardı edilmemelidir.
Ve şunu da unutmayalım ki; bu 31 Mart seçim çalışmaları da eşit şartlarda ve düz zeminde sürdürülmüyor.
Geriye dönüp baktığımızda, son seçimlerde yaşadığımız ve tanık olduğumuz gibi, AKP bu seçim için de devlet imkanları ile seçim çalışması yapıyor.
30’un üzerinde televizyon üzerinden AKP belediye başkan adaylarına verilen destek az gelmiş olacak ki; Aydın Bozdoğan’da camii minarelerinden Aydın Büyük Şehir ve ilçe belediye başkan adaylarının adlarının anıldığını basından (Sözcü gazetesi., 11.3.2024) öğreniyoruz.
İşte kanıt ortada.
Bir yanda AKP’nin ele geçirdiği devlet gücü ve de bunlar yetmezmiş gibi, siyasete alet edip kullandığı ibadethanelerimiz, diğer tarafta ise devletimizi, Laik Cumhuriyetimizi kuran CHP ile ATATÜRK’ü sevenler.
Başka Türkiye yok. Ülkemize sahip çakalım.
Çocuklarımızın, torunlarımızın yaşamı dış ülkelerde aramamaları, yaşanabilir bir Türkiye’de yaşamlarına devam edip, ülkemizi mamur hale getirmeleri için ve bu yolun açılmasının tek seçeneği var; bu da ATATÜRK’te birleşmekten geçiyor.
Sağlık içinde ve sağ duyulu olmamız dileklerimle, içten saygı ve sevgilerimi sunuyorum.
Remzi Uysal
Lübeck, 21.03.2024