“ Kışın en soğuk zamanında, ben nihayet içimde yenemediğim bir yaz olduğunu öğrendim”. Albert Camus
Hava Soğuk
Hava puslu, soğuk
Kırlar koyu, kırmızı
Saman sarısı, ölü yeşil
Kış gelmek üzere oysaki gönül
Kışa girmeye hazır değil.
Şiir: Nazım Hikmet
Kışın en sevimsiz tarafını anlatır. Kar ve yağmuru anımsatır… İnsanın hareketlerini kısıtlayandır. Sıcağın tersidir. Alışıldığında ise normal gelen ısı durumudur.
Yalın ayakla tuvalete giderken “bır” diye üşümeyi getirendir. Sıcak,soğuk çocuk oyununda yön gösterendir. Uzaklaştıkça soğuk, yaklaştıkça sıcağın söylenmesidir. Dışarı çıkmak istememe sebebidir.
Göreceli olarak yünlü veya kalın elbiselerle etkisi azaltılabilendir. Kapıdan giremezse bacadan da gelendir. Bir tür insanlık halidir. İtici olma durumudur. Yakın ve içten olmayıştır.
İçe dönüklüğü,aşırı bireyselleşmeyi de getirir ya da insanların kendilerini birbirleriyle ilgili ve samimi hissetmemelerini tanımlar.Varlık sebebidir. Katılığı,buzu sertliği,enerjinin emilmesini de anlatır.
Kaloriferlerin ya da sobanın yakılmaması yüzünden maruz kalınabilen durumdur.Uyandıran ayağa da kaldırandır… Ona kötü de denir. İçime işledi diyerekte söylenir.Şiddeti arttıkça da üşümeyi de meydana getirir.
Muhabbet konusu da olur. Zıtlığı da anımsatır.Yazın aranan kışın da istenmeyendir.Yapılan bilimsel araştırmalara göre: Soğuk hava cilde iyi gelmektedir. Deri gözeneklerini sıkılaştırarak derideki şişkinliği, ödemi de azaltmaktadır.
Metabolizmayı hızlandırır. Soğuk su da gözenekleri daralttığı için sivilce oluşumunu engellemektedir.Yağ yakılmasını da kolaylaştırmaktadır. Soğuk ortamlarda kalmanın hastalıklarla doğrudan hiçbir ilişkisi olmadığını göstermektedir.
Fıkralarda da yerini bulur :Adamın biri birgün kahvehaneye gitmis ordaki adama soguk çay var mı diye sormus tabii adam da “yok” demiş. Ertesi gün adam tekrar gitmis ve yine “soğuk çay var mı soğuk çay” demiş . Adam da yine “yok” demiş. Bu gidiş geliş bir hafta kadar sürmüs. Adam tekrar gitmiş ve yine sormuş “soguk çay var mı? Kahveci de çok sinirlenmiş sonun da “evet var” demiş. Adam da “ehh, ısıt da içelim.
Medyada yerini alır: Dondurucu soğuklarda yiyecek bulamayan güvercinler şehir merkezine akın ediyor. Şehir merkezlerinde zor kış şartlarına rağmen yem satıcılarının sattığı yemlerden vatandaşların kendilerine atmasını bekliyorlar olarak yer alır.
Üş
ümeyi, yüreğin sızlamasını da getirir.Gözlerin kısılmasıdır.Birlikte ısınma da onunla anlam kazanır.Çok kelimesiyle birlikte kullanılması da ona ağırlık verir, dinçleştirmeyi sarsmayı da getirir.
Özgür Karakaya
ozgur694@hotmail.com