Kişiyi kıpır kıpır yapan bir duygu durumudur. “Hoşlanmak” genellikle ortada henüz bir ilişki yokken de söylenir. Israr yer almaz. İnsana da güzel bir enerji verir. İnsanın içinin hoş olmasını getirir. Kırılmaya, bükülmeye de pek elverişlidir. Kupkuru toprağa su atılmasına benzer. Bir rüzgâr esintisini andırır.
Sizi sarsa da sürüklemeden yoluna devam etmektedir. Bir anda gerçekleşir. Kısa vadeli de olmaktadır. Hoşlanmak dış görünüşü de kapsar. Onu sadece görmek yeterlidir hoşlanılma için onu tanımaya gerek yoktur.
Dış görünüşü göz zevkinize uyuyorsa eğer ondan hoşlanabilirsiniz. İlerleyen süreçlerde duyguların kontrol altına alınması da mümkündür.
Fiziksel arzuya da işaret eder. İnsanın da kendi arzusuna odaklanması yer alır . Biriyle birlikte olma düşüncesinin güzel olmasıdır. Beğenmeyi, etkilenmeyi, ilgi çekmeyi yanında olmayı istemeyi de getirir.
Hoşlandığınız kişi aklınıza geldiğinde keyif de beraberindedir. Yakın olabilmeyi beden dilin de değişiklik ve göz temasını sürdürme de yer alır.
Bir bakıma da insanın bilinçaltı anlam kalıplarındaki duygu birikmesi ve duygusal yoğunlaşma sonucu oluşmaktadır. Hoşlanma sonucu güven de zirve yapmaktadır.
Para düzeni de burdan hareket ederek insanlara müşteri gözüyle bakar müşteriler eğer bir üründen hoşlanırlarsa ürün fiyatını sormadan da gözü kapalı alışveriş yaparlar düşüncesi üzerine yoğunlaşırlar.
Fark yaratma, ilham alınma, esin kaynağı olma, kabul görme, referans alınma, nihayetsiz hoşlanılma, markaların idolleri olmaktadır.
Özgür Karakaya