Bir emniyetçi kardeşim aradı.
Veda telefonuydu.
‘’Daha düne kadar bir şey yoktu, bu neyin vedası?’’ dedim.
Doğu’da bir yere atanmış…
Atama kararı saat 23.45’de tebliğ edilmiş.
‘’ Seferberlik mi ilan edildi? Günler çuvala mı girmiş; bu neyin telaşı? 23.45’de atama kararı mı tebliğ edilir?’’ dedim.
Çocuğu öğrenciydi, üstelik okul birincisiydi.
‘’Çocuğu da götürecek misin’’ diye sordum.
Sesi titredi.
‘’Tam da okulların açılmasına hazırlık yapıyorduk. Bıraksam, bırakamam; götürsem, götüremem… Üstelik hasta anama da ben bakıyorum. Çaresiz kaldım. Emekliliğim dolsa, emekli olurdum’’ dedi.
Teyit edemedim ama aynı durumda 6.000 civarı atama olduğunu duydum.
Tam okullar açılırken 6.000 aile ya dağılacak ya da çocuklarının eğitiminden fedakarlık yapacak.
Bu atama zorunlu şark görevi ise çocukların eğitimine zarar vermemek için Haziran, Temmuz aylarında yapılamaz mı?
Bu katmerli zulüm neden?
Muhtemelen insanların emekli olmaya zorlayarak, yerlerine yandaş atama projesi…
Bu insanlık mı?
Dindarlık bu mu?
Zulümden zevk mi alıyorsunuz?
Atama kararını günün sonunda tebliğ ederek 15 günlük mehil süresinin bile bir gününü çalmış oluyorlar.
Üç kuruş maaş uğruna gece gündüz çalışan insanları köleniz mi zannettiniz?
Bu atama, ülkeyi yöneten zihniyetinin resmidir.
O zihniyetin insanlığının, dindarlığının resmidir.
Ülkenin birlik, beraberliğinin onlar için önemli olmadığını biliyorduk.
Aile birliğinin, çocukların yaşayacağı travmalar, kendilerinden olmayanların mağduriyetleri onlar için hiç önemli değil…
Onlar eşeklerini sağlam kazığa bağlasınlar yeterli…
***
AKP Genel Başkanı Erdoğan CHP’li belediyeler için ‘’Dans gösterisine, vals gösterisine gelince para var; SGK’ya gelince para yok’’ dedi.
Tam gollük, muhteşem bir pas…
Saraylara, özel uçaklara, beşli çeteye gelince para var; emekliye, emekçiye, çiftçiye, CHP’li belediyelere gelince para yok.