Tuhaf mı Tuhaf, Farkında mısınız?

Rejim başkanlık sistemine geçince, Türkiye uçuşa geçecek algısıyla değiştirildi. Bu değişim sonucu ülke tarihinin Cumhuriyete karşı en İslamcı, en karşı devrimci iktidarı oluştu. Gelinen noktada uçuşa geçildi, ancak tam tersi uçuruma doğru.

Tüm kurumlar tek adama bağlandığı için, hukuk kendi anayasasını tanımıyor, eğitim tamamen irticacıların kontrolünde, para için çevre yok sayılıyor; demografik yapı değişmiş, ekonomi iflas etmiş, vatandaşın %80 açlık sınırında yaşıyor.

Buna karşın iktidar bileşenlerinin yerel seçimlerde büyük şehirler başta olmak üzere belediyeleri hala kazanma şansları varsa bir tuhaflık var demek değil mi?

İktidara karşı olan muhalefet darmadağın. Her parti kendi adayını çıkarmış durumda. Peki, ne var bunda demokrasi gereği denilebilir, ancak:

Yukarıdaki tabloya karşın iktidara ders vermenin tek yolu bölünerek kaybetmek yerine birleşerek kazanmak değil mi? Doğrusu bu, toplumsal muhalefeti gerçekleştirebilmek.

Ne yazık ki, bu tablonun çok daha vahim duruma geleceği belli iken muhalefet darmadağın. İşte o nedenlede iktidar hala yerelde iddialı olabiliyor.

Eğer iktidar bu seçimlerde de başarılı olursa başta CHP olmak üzere Laik Cumhuriyet değerlerine sahip çıkan tüm muhalefetinde katkısı çok büyük olacak. Bu rejime karşı olan en az % 60 lik bir seçmen desteğine sahip olan muhalefet ise darmadağın., birleşerek kazanma varken bölünerek kaybetmeyi tercih etti.

Peki muhalefet bu dağınıkla nasıl seçim kazanacak?
Bu dağınıklığın iktidara yarayacağını bilmiyorlar mı?

Bal gibi de biliyorlar. Sol yine 80 öncesi gibi darmadağın. Kendini Cumhuriyetçi laik gören sağın derdi de aynı. Her biri kendini kanıtlamaya çalışıyor.

O zaman AKP’yi kurduran ve Erdoğan’ı iktidara taşıyarak 22 yıldır yerinde tutan güç, muhalefete de aynı aynı rolü biçmiş olabilir mi? Tuhaf mı tuhaf, farkında mısınız?

O zaman en önemli görev seçmene düşüyor. Toplumsal muhalefeti gerçekleştirebilmek için sandıkta “Türkiye ittifakını” oluşturmak zorunda.