CHP’de bir kurultay heyecanını yaşanıyor. Acaba genel merkezciler mi yoksa değişimciler mi? kazanacak diye herkesi merak sardı. Burada önemli olan kimin kazanacağı, kimin genel başkan olacağı değil, sorun bu kurultayın tarihsel ve toplumsal yerinin, devrimci ve demokratik hareketin iktidar mücadelesi bağlamında nasıl ele alınacağıdır.
Tüm kurultay delegelerinin akıllarından çıkarmaması gerçek şudur ki, CHP’nin parçası olmadığı bir demokratik devrim dar ve içi boş bir toplumsal temele sıkışmış olacak. Meselenin odağına genel başkan adaylarının ve onların belirlediği PM üye listelerini seçimini koyarak hareket etmek, faşist rejimin manevra alanını daha da genişletecektir.
İşte bu nedenle kurultay delegelerine burada tarihi bir sorumluluk düşmektedir. İyiye, güzele ve doğruya karar vermek onların ellerindedir. Yıllardır partiyi birlikte yönetenler ikiye bölünerek genel merkezci ve değişimci diye bir tiyatro oynuyor. Kurultay delegelerinin bu oyunun figüranı değil, devrimin anahtarı rolünü üslenmelidir. İki genel başkan adayından dilediğini seçebilirler ama PM Üyesi listelerinde burada durun diyerek inisiyatif kullanarak sorumlu davranmalıdır. 4-5-6 hatta 7 dönem milletvekili ve PM Üyesi olanlar listelerde var ise şiddetli tepki koyarak gereğini yapmalıdır.
Kurultaylarda bildiğiniz gibi birçok liste çakıyor, çıkarılan bu listeler kurultay delegelerinin kafalarını karıştırmaktan başka bir şey değildir. Bu kurultayda değişim değil, devrim yapmak gerekiyor. Burada da yapılacak tek şey, “Tabanın Sesi” olarak yıllardır demokrasi mücadelesi veren yoldaşlarımızın “DEMOKRASİ VE DEVRİM “ listesine destek vererek sorumluluklarını yerine getirmelidir. Unutmayalım, CHP’yi kurtarmadan, karşı devrim hareketinden ülkemizi kurtaramayız.
