Neden mi?
Sendikalar bitmiş,
Sistem işbirlikçisi.
Sınıf sendikacılığı ve bilinci yok edilmiş.
Özellikle 12 Eylül faşist askeri darbe sonrası irili ufaklı devrimci örgütler yerle bir edildi.
Silindir gibi geçtiler üzerlerinden.
Bir türlü de derlenip toparlanamadılar.
Kitleleri düzen partilerine ve siyasal İslamcı yapılara kaptırmakla kalmadılar,
ne yazık ki düzenin kirliliğine de “STK” güdümü ile ayak uydurdular.
Cumhuriyet tarihinin en önemli ve ağır ekonomik ve siyasal bunalımı yaşanıyor.
Bizim örgütlü olmadığımızı bizden daha iyi biliyor siyasal İslamcılar.
Oysa ki;
Günün moda deyimiyle şöyle küçük bir silkeleme ile tüm sistem kağıttan kaplan AKP MHP İktidarı yerle bir olabilir.
Normalleşme ,
“Yumuşama”yı diline dolayan çapsızlar,
anailz yetisi olmayan öngörüsüzler yüzünden olmuyor.
Olmayacak da…
AKP MHP faşist İktidarının yürütmüş olduğu ağır siyasal baskı ve siyasal İslamcı savaş politikaları oldukça etkili olmuştur.
Bir başka önemli konu Kürt özgürlük hareketinin değer vererek açmış olduğu yolda önemli ve değerli bir bileşen olmaları ile Türkiye halklarının Devrimci Kurtuluş mücadelesinin yeniden inşaası için yeni bir yol haritası, sosyolojik değerlendirmesi,
eleştiri ve özeleştiri yapılması gerekirken;
HDK içerisinde kendi söylem ve kimliklerinden de uzaklaşarak, benzeşerek,
üstelik de parlamenter sisteme entegre olmayı mücadele ve kazanım sayma yanlışına düşülmüştür.
Oysa ki;
Kağıttan kaplan, kötülükler abidesi siyasal iktidar;
Hak ettikleri maaşı alamayan emekliler,
22.140 TL. asgari ücrete mahkum edilen emekçilerden çok pirim yapan ulus devlet milliyetçiliğine bağlı Şam’da namaz kılma ve Suriye’de ki kentlere verilen plaka numaralarıdır.
Ulus devlet milliyetçiliği üzerine yaratılan yaygara savaş ve yoksulluk bütçesine tepkisiz, sessiz kalan, çok sıkıştığında yavşama, yumuşama, normalleşme yoluyla tamirci çıraklığı yapan bir toplum;
Bırakın düzenin yıkılmasını nefes almasına katkı sağlamaktadır.
Farkında mısınız;
Ekonomik ve siyasal kriz ağırlaşıp büyüdükçe
Yoksulluk sınırı altında sürünerek yaşayan;
Emekliler, emekçiler, kadınlar, Aleviler, yurtdışına kaçma derdine düşen gençler ve de milyonlarca Kürtlerden hala oy alarak gücüne güç katarak korumaktadır.
Çünkü asıl güçlü ve çoğunluk olan yoksul halk kitleleri iradesini kağıttan kaplana teslim etmekle açlığı ve sefaleti yine kendi eliyle siyasal İslamcı iktidara vermektedir!
29 Aralık’ta “Geçinemiyoruz,
Savaşa ve Yoksulluk Bütçesine, Grev Yasaklamalarına Hayır” mitingi düzenliyor Kocaeli Emek Ve Demokrasi Platformu.
Hep birlikte göreceğiz aslında gerçek gücü elinde bulunduran emekliler, emekçiler kendi geleceklerine, güçlerine ne kadar sahip çıkacaklar.
Gelin kendi gücümüze kendimize sahip çıkarak bu köhne düzene, siyasal İslamcı iktidara dur diyelim.
Hakkımızı, emeğimizi, geleceğimizi yiyenlerden bunun hesabını soralım.
Sorun hamaset yapmak değil; Şam’da namaz kılmak, Musul’a bayrak dikmek, plaka vermek değil,
İnsanca ve özgür bir ülkede huzur içinde yaşamaktır.
Bunun önünde ki tek engel bu siyasal İslamcı AKP MHP İktidarıdır.
Silkeleyin!
GEÇİNEMİYORUZ!
Savaşa ve Yoksulluğa, Grev Yasaklamalarına karşı;
29 Aralık’ta saat: 13.00 de İzmit belediye iş hanı önünden başlayan yürüyüş ile Real otopark meydanına ki mitingimize katılım sağlamanızı umuyor ve diliyorum.
Şiir Sevdanın Militanıdır!
Aşk Örgütlenmektir!
Tıklayıp videonun tümünü izleyelim mi!
