Bütün mutsuzlukların gölgesi benim içimde olsun
Ağlayan bütün çocukların hesabı benden sorulsun
Razıyım
Yeter ki / uzun kış gecelerinde yurdumun
Işıl ışıl ev pencerelerinden masallar / fıkralar duyulsun
Begonyaların / camgüzellerinin
Mis kokulu fesleğenlerin gölgeleri perdelere vursun
Yaz akşamları / deniz kıyılarında / dalgalar okşasın
Birlikte söylenen şarkıların türkülerin eşlik ettiği çilingir sofralarını
Bütün eli nasırlı emekçileri / tarlaların / çayırların
Bütün yorgun çalışanları fabrikaların
Bugüne de şükür diyerek dönsün evine / çocuklarını kucaklasın
Her akşamında yaylaların / en kuzeyinden en güneyine
Batısından doğusuna
Tulumlar şişsin / davullar zurnalar vurulsun
Kadını erkeği / kızı kızanı / yaşlısı genci
Kardeş kardeşe / el ele kol kola / halaya / horona dursun
Razıyım
Bütün mutsuzlukların gölgesi benim içimde olsun
Ağlayan bütün çocukların hesabı benden sorulsun
Ve yeter olsun
Mazlum halkların coğrafyalarına el koyan küstah bezirgânlara
Bütün dillerde birer lanet okunsun…
23 Şubat, Alper Akçam / Babası Dursun gibi, o da Ardahan 23 Şubat İlkokulu öğrencisi – fotoğrafta öğretmeni ve annesi Perihan’ın arkasında-
(Bugün 23 Şubat; güzel Ardahan’ımın da kurtuluş günü kutlu olsun)…
