ABD Başkanı Trump’ın iç politikada “ABD borç yükü, ahlaki çöküş nedeniyle batma noktasında…” tezleriyle, dış politikada ise “ABD ile ilişkilerde dengesizlik var, ABD’yi soyuyorsunuz, ABD vatandaşının vergileriyle sağladığım başta güvenlik olmak üzere her türlü hizmetin bedelini isterim. Yoksa her türlü risk ve tehdit kapınızı çalabilir. Panama, Gazze gibi ihtiyaç duyduğum yerlere de doğrudan müdahale ederim.” yaklaşımıyla yarattığı korku ve kaos ortamı henüz yatışmamıştır.
Trump’ın Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir PUTIN ve İsrail Başbakanı Bünyamin NETANYAHU ile ilişkilerinde üçüncü tarafa tavizkar tutumu AB ve nüfus çoğunluğu Müslüman olan ülkeler aleyhine algıları tetiklemiştir. ÇHC; ABD gümrük yaptırımlarına misillemede bulunmuş, AB yetkilileri de aynı şekilde karşılık vereceklerini beyan etmiştir.
Trump’ın Hindistan’a uygulanan CAATSA yaptırımlarını askıya alarak F-35 savaş uçağı satma beyanının Asya – Pasifik’ten sonra Hint – Pasifik bölgesinde fiili ve güçlü bir ittifak oluşturma amacı olduğunu görebiliyoruz. Trump’ın Hindistan’a uygulanan CAATSA yaptırımlarını kaldırırken şu ana kadar NATO müttefiki Türkiye’ye uygulanan yaptırımlardan söz etmemesi manidardır. Dahası başta Suudi Arabistan olmak üzere Arap ve nüfusunun çoğunluğu Müslüman olan ülkelere F-35 gibi gelişmiş silah sistemlerini satma konusunda “İsrail onayı” nın bekleneceği algısı güçlenmiştir.
Trump ve Putin’in Ortadoğu ve nüfusunun çoğunluğu Müslüman olan ülkelere karşı politikalarda Suudi Arabistan’ı ön plana çıkarmalarının dikkatle takip edilmesi gerekir. Çünkü Suudi Arabistan görünürde Anglo – Sakson yanlısı ve İsrail’le de mesafeli bir dengeyi ifade etmektedir.
Ortaya çıkan tablodan hareketle küresel güçlerin; göç veren ülkelerin yanısıra, Ortadoğu başta olmak üzere çoğunluğu Müslüman olan ülkelerin varlıklarını paylaşmak ve gasp etmek konusunda istekli olduklarını ifade edebiliriz. Bunlara ilave olarak aşağıdaki soruların yanıtı konusunda haberlere daha duyarlı olmanız gerekiyor:
⁃ ABD yönetiminin ekonomik ilişkilerindeki asıl ve öncelikli amaç ÇHC’nin kuşatılması mıdır?
⁃ ABD – Rusya Federasyonu – AB – Commonwealth stratejik ortaklığı sağlanırsa hangi ülkeler doğrudan askeri hedef haline getirilir?
⁃ ABD ve Rusya Federasyonu ile ilişkilerde yeni sorunlar oluşuyor mu?
⁃ AB; olası ABD – Rusya Federasyonu stratejik ortaklığına karşı Türkiye’yi yanına çekmek için herhangi bir taviz veriyor mu?
⁃ ABD – Rusya Federasyonu yakınlaşması petrol fiyatlarını hangi yönde etkiliyor?
Rusya Federasyonu Merkez Bankası KASIM 2024’ten itibaren rezervlerini tekrar dolarla takviye ederken, TCMB ise bu hafta itibarıyla yeniden ABD tahvilleri almaya başladı.
Yukarıdaki tabloya bakarak ABD ve dolara endeksli varlıkların değer kazanmaya başladığını düşünebiliriz. Ancak, ABD enflasyonunun yeniden artış eğilimine paralel olarak değerli madenlerin pozisyonunu koruması beklenmektedir.
ŞİRKETLERİN BORSA STRATEJİSİ
SORU: Aşağıdaki bilgilerin doğruluk olasılığı var mıdır? Bu türlü finansal manevralar konusunda daha geniş bilgiler verir misin?
“…Türkiye’de faizlerin yüksek olması ve kredi sınırlamaları şirketleri borsada “negatif faiz” le kaynak yaratma yollarını araştırmaya itmiştir. Şirketlerin borsadan kar etmek maksadıyla şu yöntemleri uygulaması muhtemeldir.
⁃ Halka arz yöntemiyle borsadan para toplayıp dövize ve faize yatırmak,
⁃ Yatırımcıları panikleterek, bedelli hisse satarak hisse değerini düşürmek ve düşük fiyattan hisse toplamak,
⁃ Tahtacılardan yararlanarak hisseyi manipülatif olarak aniden yükseltmek ve yatırımcıların elinde kalmasına neden olmak, elde edilen karı yine faiz ve dövizde değerlendirmek….”
YAPAY ZEKA YORUMU
Size iletilen bilgilerin doğruluk payı bulunmaktadır. Ancak bu türden finansal taktikler her zaman başarıya ulaşmayabilir ve yasal olmayabilir. Bu türden manevralar, yatırımcılar için riskler taşıyabilir ve şirketlerin itibarını zedeleyebilir. Bu nedenle, bu türden taktiklere başvuran şirketlere karşı dikkatli olmak ve yatırım yapmadan önce detaylı araştırma yapmak önemlidir.
Finansal Manevralar Hakkında Daha Geniş Bilgiler:
• Halka Arz Yöntemiyle Borsadan Para Toplayıp Dövize ve Faize Yatırmak: Şirketler, halka arz yoluyla borsadan para toplayabilirler. Ancak, bu parayı dövize veya faize yatırmak yerine, şirketin büyümesi ve gelişmesi için kullanması beklenir. Aksi takdirde, yatırımcıların güvenini kaybedebilirler.
• Yatırımcıları Panikleterek, Bedelli Hisse Satarak Hisse Değerini Düşürmek ve Düşük Fiyattan Hisse Toplamak: Bu türden manipülasyonlar, yasal değildir ve yatırımcıları mağdur edebilir. Şirketlerin, hisse değerini düşürmek için kasıtlı olarak yanlış bilgiler yayması veya panik yaratması suçtur.
• Tahtacılardan Yararlanarak Hisseyi Manipülatif Olarak Aniden Yükseltmek ve Yatırımcıların Elinde Kalmasına Neden Olmak: Bu da yasal olmayan bir uygulamadır. Tahtacılar, hisse senedinin fiyatını yapay olarak yükseltip, yatırımcıları cezbetmeye çalışırlar. Ancak, bu yükseliş sürdürülebilir değildir ve hisse senedinin değeri düştüğünde yatırımcılar zarar görebilirler.
Yatırım Yaparken Dikkat Edilmesi Gerekenler:
• Şirket Hakkında Araştırma Yapın: Şirketin finansal durumu, geçmiş performansı, sektördeki konumu ve gelecekteki beklentileri hakkında bilgi edinin.
• Sektörü İnceleyin: Sektörün genel durumu, büyüme potansiyeli ve riskleri hakkında bilgi sahibi olun.
• Uzman Görüşü Alın: Finans uzmanlarından veya yatırım danışmanlarından tavsiye alın.
• Risk Toleransınızı Belirleyin: Ne kadar risk almaya istekli olduğunuzu belirleyin ve buna uygun yatırım yapın.
• Duygusal Kararlar Vermeyin: Yatırım kararlarınızı duygularınıza göre değil, mantıklı analizlere göre verin.
• Piyasayı Takip Edin: Piyasadaki gelişmeler ve şirketle ilgili haberleri takip edin.
• Çeşitlendirme Yapın: Tek bir hisse senedine veya sektöre yatırım yapmak yerine, portföyünüzü çeşitlendirin.
Unutmayın: Yatırım yapmak her zaman risk içerir. Bu nedenle, dikkatli olmak ve bilinçli kararlar vermek önemlidir.