|
Getting your Trinity Audio player ready... |
Sessizliğin Çığlığı
Bir ülkenin geleceği gençliğinde saklıdır. Günlerdir tıpkı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu gibi, 303 genç kelepçelerle soğuk hücrelere kapatıldı. Bu öğrenciler, yalnızca düşünmek, sormak ve seslerini duyurmak istediler. Ancak umut ettikleri gelecek, ailelerinden uzak, belirsizlikle dolu hücrelere mahkum oldu.
Gençlerin, halkın geleceği için bir anlamda sahip çıkma çabası, adalet ve özgürlük taleplerini sokaklarda yankılandırdı. Bu 303 yürek sadece özgürlük istiyordu ve onları anlamayıp sustukça, kelepçeler çoğalmaya devam ediyor. Demokrasi, herkesin konuşabildiği bir masadır ve masada yer bulamayan gençlik, sokaklarda sesini arar. Bu gençler, ülkemizin vicdanı olmaya devam edecek.
Veli-Der Genel Başkan Yardımcısı Sibel Yılmaz Yurdakul’un Görüşleri
Veli-Der Genel Başkan Yardımcısı Sibel Yılmaz Yurdakul, son dönemde gençlik üzerinde baskının artmasına ilişkin görüşlerini paylaştı. “Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptali ve ardından başlayan operasyonlar, gençliğin geleceksizleşmeye, yoksullaşmaya, hak ve özgürlüklerdeki gerilemeye karşı biriken öfkesini yansıttı. Üniversitelerden ve sokaklardan yükselen bu itirazlara kulak vermek yerine, siyasi iktidar baskı, gözaltı ve tutuklamalarla gençlerin sesini bastırmaya çalışıyor,” dedi.
Gençlik Eğitim Hakkından Yoksun Bırakılıyor
303 öğrencinin gözaltı ve tutukluluk süreçleri eğitim hayatlarını kesintiye uğratmakla kalmıyor; aynı zamanda sağlıklarını ciddi şekilde tehdit ediyor. Hastalığı bulunan gençlerin ilaçlarına erişimde yaşadığı sıkıntılar ve sınavlarına giremeyecek olması, gençlerin en temel haklarından biri olan eğitim hakkını ortadan kaldırıyor.
Anne babalar ise günlerdir cezaevleri önünde kaygıyla bekliyor ve dayanışmayı büyütmek için bir araya geliyor. “Anne Baba Dayanışma Ağı” adıyla oluşturulan platform, hukuki ve lojistik destek sağlamak için çaba gösteriyor. Ayrıca gençlerin serbest bırakılması için bir imza kampanyası başlatıldı.
Dayanışma Çağrısı
Veli-Der, çocukların ve gençlerin bilimsel kamusal eğitim hakkını savunmaya devam edeceklerini belirterek, tüm kamuoyunu dayanışmayı büyütmeye davet ediyor. Yurdakul, “Bugün, gençlerimizin düşünce ve ifade özgürlüğüne sahip çıkmak, ortak geleceğimize sahip çıkmaktır,” diyerek sürecin önemini vurguladı.
Gençlere sahip çıkmak, yalnızca onların umutlarına değil, aynı zamanda toplumun yarınlarına sahip çıkmak anlamına gelir. Adalet, özgürlük ve haklar uğrunda yükselen bu sesler, geleceğimiz için güçlü bir umut ışığıdır.
