|
Getting your Trinity Audio player ready...
|
Haber: Atilla YÜCEAK
DİSK Emekli-Sen Gölcük Şube Başkanı Hamza Kaya, yapmış olduğu basın açıklamasında şu görüşlere yer verdi: Emeklilere Bayramlaşmayı Çok Görenlerle Bayramlaşmıyoruz!
Asgari ücret yılın ilk ayından açlık sınırı altına düştü. Emekli aylıkları ise açlık sınırının altındaki asgari ücretten dahi düşük! Emekliler, yıllardır asgari düzeyin altında yaşamlara mahkûm ediliyor! Bizlerden aldığımız aylıklarla karnımızı doyurmamız, faturalarımızı ve kiramızı ödememiz, doktor masraflarımızı karşılamamız bekleniyor. Oysa gerçek bambaşka! Gerçek, Ankara’da yaşamak için sabah akşam taksiye çıkmak zorunda olan bir emeklinin “17 bin lira kiram var, 16 bin lira emekli aylığım” sözlerindedir. Gerçek, pazardan çürük meyve toplayan 70 yaşındaki bir emeklinin gözlerindedir. Gerçek, “eşimi emeklilikten bu yana tatile çıkaramadım” diyen emeklinin can sıkıntısındadır. Gerçek, sabahın dördünde ucuz et kuyruklarında sıraya giren emeklilerin soğuktan hissetmedikleri ellerindedir” dedi.
“Gelin, aylık 14 bin lira ile siz yaşayın, evinizin ekonomisini siz dengede tutun”
Başkan Hamza Kaya, “Gerçekler gün yüzü gibi ortadayken AKP’li Elitaş şöyle sesleniyor: “Emekli aylığı zammı kısa uzun vadede enflasyonu artırarak ekonomik dengesizliklere yol açar!” Sayın Elitaş’a sesleniyoruz: Ekonomik dengesizliklerin nedeni sermaye yanlısı, deneysel ekonomi politikalarınızdan başka bir şey değildir! Gelin, aylık 14 bin lira ile siz yaşayın, evinizin ekonomisini siz dengede tutun! Evet, gerçekler gün yüzü gibi ortada! Ancak Elitaş sefalet içindeki emeklilerin aylıklarına yönelik şöyle konuşuyor: “Diyelim ki 30 bin lira maaş alan bir kişiye 10 bin lira ilave zam yaptığınızda; bunun 3 bin lirasını harcayayım, 7 bin lirasıyla tasarruf edeyim demez. 15 bin lira da yapılsa eskiden kalmış eksik gördüğü ihtiyaçlarını bir an önce gidermenin yoluna gideceğinden dolayı enflasyona baskı unsuru… gelecek süreçlerde mutsuzluk yaşanır. Gerçeklere gözlerini kapatan Elitaş ile iktidara sesleniyoruz: Bu ülkede yıllardır yüzü gülenler yalnızca iktidar ve sermayedir! Bu ülkede bir avuç azınlık karşısında milyonlar, umutsuz, mutsuz, karamsardır. Emekliler, bu ülkenin ekonomisinin kalkınması için yıllarca alın teri dökmüş yurttaşlardır. Bunca yıl emek vermiş milyonlarca yurttaşa insan onuruna yaraşır bir yaşam sağlamak devletin sorumluluğundadır. Asıl dengesizlik, evini ısıtan bir emeklinin kirasını ödeyemediği; ilacına para yetiştiren bir emeklinin ekmek alamadığı bu düzeni yaratanlardadır” dedi.
“Emeklilerin aylıkları ceplerine girmeden eriyip gidiyor”
Sözlerine devam eden başkan Hamza Kaya, “Konfederasyonumuz DİSK’in araştırma merkezi tarafından hazırlanan rapora göre; emekli aylıklarının enflasyon karşısındaki kaybı yalnızca Ocak ayında 14,3 milyar lira! 14 bin 469 lira olan en düşük emekli aylığının Ocak 2025’te 728 liralık kısmının enflasyon karşısında eridiği görülüyor. Gıda enflasyonu tırmanmaya devam ederken emeklileri bu yıl da boş iftar sofraları, buruk bayram sabahları bekliyor. Yıllarca sendikamızın emekli aylıklarının düşürülmesine ve asgari ücretin çok daha gerisinde bırakılmasına karşı yükselttiği mücadele ve ısrarcı taleplerimiz sonucu 2018 yılında yılda iki kez verilmeye başlanan ve geçtiğimiz yıl 3 bin lira olarak verilmeye devam edilen emekli ikramiyeleri mevcut ekonomik koşullarda çoktandır anlamını yitirmiş bulunuyor. Oysa bayram ikramiyesi, emeklilerin çocukları ve torunlarıyla, güle oynaya geçirecekleri bayram günlerine işaret ediyor. Hiç değilse bir bayram sabahında emeklilerin yüzlerinin gülmesine, ertesi günü düşünmeden torunlarına bayram harçlığı vermelerine olanak tanınması anlamına geliyor. Ne var ki emeklilerin aylıkları ceplerine girmeden eriyip gidiyor! Müjdeler eşliğinde duyurdukları bayram ikramiyeleri ise borç batağındaki emeklilere bir gün olsun rahat nefes aldırmaya yetmiyor” dedi.
“Emekliler;
Bu bayrama daha çok yoksullaşarak girmekte…
Başkan Hamza Kaya son olarak, “Emekliler, her bayrama daha da yoksullaşarak giriyor. Emeklilere bayramlaşmak çok görülüyor! Bugün, bu tablonun yaratıcılarına; buzdolabımızı boşaltanlara, bizleri kuru ekmeğe mahkûm edenlere karşı buradayız! İktidarın emeklilere reva gördüğü bu düzen, emekçilerden ve emeklilerden aldıklarını sermayeye peşkeş çekmekten ibarettir. Bu düzen, bizden aldıklarıyla bayram edenlerin düzenidir. Bu düzeni değiştirdiğimiz gün, bayram günümüz olacaktır! Milyonlarca emekliyi, kendi mutlulukları, kendi bekaları, kendi servetleri için sefalete sürükleyenlerle bayramlaşmıyoruz! Haklı taleplerimizi dile getirmekten vazgeçmiyor; emeklilerin temsil edilmediği masalarda karar verilen üç kuruşluk bayram ikramiyelerini kabul etmiyoruz! Bayram ikramiyelerimizin asgari ücretin altına düşmeyecek biçimde güncellenmesi gerektiğini, inatla, ısrarla vurguluyoruz!” dedikten sonra konuşmasına son verdi…
