Çayırhan’da özelleştirme kararına direnen işçiler yeniden Ankara’ya yürüyüş başlattı

AAHABERR
Getting your Trinity Audio player ready...

SOLMEDYA –  Ankara Çayırhan Termik Santrali’nde çalışan işçiler geçen yıl  kasım ayında 10 gün süren, özelleştirmeye karşı sürdürdükleri eylemlerini, bakanlığın teklifi ertelemesi üzerine sonlandırmışlardı. Çayırhan Madencileri, yeniden Ankara’ya yürüme kararı aldı. 

İşçiler bu sabah Beypazarı’ndan alkışlar, ıslıklar ve ellerinde özelleştirme kararına karşı taşıdıkları dövizlerle yürüyüşe geçti.

İşçiler yürüyüş kararlarını dün şu ifadelerle duyurmuştu:

“Çayırhan termik santrali ve maden sahalarının satışı ile özelleştirilmesine dur demek için Ankara’ya yürüyoruz !

Ülkemizin geleceği için işçilerimiz ve bölge halkıyla birlikte varlık satışına karşı mücadelemize devam ediyoruz !

Çayırhan termik santralinin satışı ile maden sahalarının özelleştirme sürecine karşı, maden ve enerji işçilerimizle birlikte, Beypazari’nda yapacağımız basın açıklamasının ardından Ankara’ya, Özelleşme İdaresi Başkanlığına yürüyüşümüzü başlatıyoruz.”

“AYLARDIR TEK BİR ADIM ATILMADI”

Yürüyüş bu sabah 09.00’da başladı. Yürüyüş başlamadan önce kısa bir açıklama yapan Türkiye Maden İşçileri Sendikası Genel Başkanı Nurettin Akçul, “Müzakere süreci başlasın diye ilerleyişimize ara vermiştik. Aylardır tek bir adım atılmadı” dedi.

Akçul, açıklamasının devamında şunları kaydetti:

“Aylardır çırpınıyoruz, bu büyük hatadan dönülsün diye. Görünen o ki Türkiye sesimizi duydu ama Bakanlık duymadı. Kasım ayında Ankara’ya başladığımız yürüyüşümüze  Aralık ayında yapılacak özelleştirmenin Mart ayına ertelenmesiyle  tüm iyi niyetimiz ve samimiyetimizle ara verdik. Ama o gün de söyledik bizler bu özelleştirme adı altındaki varlık satışı iptal edilene kadar mücadelemize devam edeceğiz diye. Bu sürede Bakanlık bizlerle gerekli müzakereleri yapacak, tüm verileri hakkaniyetle değerlendirip  özelleştirme ve satış kararından tamamen vazgeçecektir dedik . Yüce gönüllülükle bağlı olduğumuz Devletimiz, işçisinden yana tavır alır, işçiye ve yöreye zarar verecek bu uygulamadan vazgeçer diye ümit ettik. Çünkü bizim Devletimiz işçisini korur, emekçiyi gözetir, haklıdan mağdur yaratmaz, yöre insanının aleyhine bir şey yapmaz inancıyla doluyduk. “Ortada bir yanlış var ve  yanlış hesap, Bağdat’tan döner” demiştik. Ama maalesef aylardır işçinin kapısını  çalan yok, müzakere yok, sonuç yok.”

“AĞZIMIZA BİR PARMAK ZEHİR DAHA ÇALDILAR”

 

Şartnamede bir kaç maddede değişikliğe gidildiğini söyleyen Akçul, değişen maddeleri de şöyle açıkladı:

“Duyduğumuz kadarıyla şartnamede iki üç madde değişmiş. Müjde gibi açıklanan bu maddelerde işçi sayısı 2050 olarak belirtilip, sözüm ona güvence verilmiş. Ama kazanılmış haklarla ilgili hiçbir düzenleme yapılmamış.  Lojmanları boşaltma süresi olarak belirledikleri 4 ayı, 12 aya çıkararak lojman sakinlerine lütufta bulunmuşlar. Bu nasıl bir iyileştirme, nasıl bir düzenleme? Bizim aklımızı mı hafife alıyorlar, yoksa ağzımıza bir parmak bal mı çalıyorlar? Bu, bir parmak bal bile değil. Bu olsa olsa bir parmak daha zehir. Biz bu zehri yutmayacağız. Göz göre göre kendimizi  ateşe attırmayacağız.”

BAKAN ‘SİSTEM BÖYLE İŞLİYOR’ DEMİŞTİ

Ankara Çayırhan Termik Santrali madencilerinin geçen yıl yaptıkları eylemlerine karşı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Türkiye’de 2002’den sonra bütün santralleri özel sektöre yaptırdıklarını, kamuya ait olan santrallerde ise 9-10 bin megavatlık özelleştirme programı yürüttüklerini kaydederek, “Bu sistem böyle çalışıyor. Dolayısıyla burasını ayrı tutmanın çok bir anlamı yok ama işçilerin buradaki haklarına bir halel gelmesin. İşçiler de siyasiler de aradı. Onlara söylediğim şey de bu. Orada hak ve endişeleri olan konuları ortadan kaldıralım. Burası bir an önce üretime geçsin” diye açıklama yapmıştı.

 

 

Exit mobile version