|
Getting your Trinity Audio player ready... |
Haber: Atilla YÜCEAK
Emek Ve Demokrasi Platformu temsilcilerinin de destek verdiği etkinliğin açılış konuşmasını Sibel Yılmaz Yurdakul yaptı.
Yurdakul şunları söyledi:
”Sevgili Basın emekçileri, değerli Kocaeli halkı;
AKP iktidarı
hepinizin de bildiği gibi yargıyı bir sopa gibi kullanarak
tüm muhalif güçleri susturmaya, sessiz kılmaya çalışmaktadır.
Basın da bundan azade değildir.
Ülkenin değişik yerlerinde
değişik gazetelere, muhalif gazetelere yapılan baskının
son örneğini dün gece BirGün Gazetesi yayın
koordinatörlerinden Uğur Koç, Berkank Gültekin ve Yaşar
Gökdemir’in gözaltına alınmasıyla bir kez daha
yaşadık.
Bugün çıkarıldıkları mahkemede adli
kontrol kaydıyla serbest bırakılmışlardır.
Fakat bizler
biliyoruz ki deneyimlerimizden hareketle bu ne ilkti ne de son
olacak.
O yüzden bizler bu ülkenin yurttaşları olarak ve
BirGün okurları olarak bu memlekette eşitlik, özgürlük
ve adaleti,
hukuku bundan sonra da savunmaya devam edeceğiz.
Baskıya, basına yönelik bu yıldırma politikalarına sonuna kadar itiraz edeceğiz
ve yüzyıldır söylendiği gibi bundan sonra da “Kahrolsun,
İstibdat, Yaşasın, Hürriyet” demeye devam edeceğiz.” dedikten sonra basın açıklamasını okumadı için BirGün okurları insitatifinden Hüseyin Macit’e mikrofonu verdi.
Macit şu görüşlere yer verdi:
Değerli basın emekçileri, kıymetli Kocaeli halkı.
Siyasi iktidar, yargıyı tüm siyaset ve basın üzerinde bir ceza aracı olarak adeta bir sopa gibi kullanarak, toplumsal muhalefeti susturmaya çalışıyor. Kaybettiği toplumsal rızayı, tüm toplum üzerinde uyguladığı şiddet, baskı ve zor aygıtlarıyla yeniden inşa etmeye çalışıyor.
Dün akşam saatlerinde BİRGÜN gazetesi yayın koordinatörleri Uğur Koç, Berkant Gültekin ve sorumlu yazı işleri müdürü Yaşar Gökdemir’in, Sabah gazetesi yazarının İstanbul Cumhuriyet Başsavcısını ziyaretini haberleştirdiği için gözaltına alınması kanuna aykırıdır. Ziyaret ilgili gazetede yayınlamış ve alenileşmiştir. Birbiri ardına gerçekleşen haksız ve hukuka aykırı gözaltı uygulamaları devam etmektedir. 5271 sayılı Kanunun 91.maddesinin 2.bendine göre gözaltına alma, bu tedbirin soruşturma yönünden zorunlu olmasına ve kişinin bir suçu işlediği şüphesini gösteren somut delillerin varlığına bağlıdır. Bu olayda ortada suç değil, haber vardır. Gazetecilik faliyetinden suç unsuru yaratıp, muhalif gazetecilere gözdağı verilmektedir. Biz biliyoruz ki, basını özgür olmayan bir ülkede demokrasiden bahsedilemez.
Biz biliyoruz ki, dokunanın yandığı, ses çıkaranın bastırılmaya çalışıldığı, bu koşullarda hukuk tamamen tasfiye edilmiştir. İktidarın RTÜK komiseri Ebubekir Şahin’in “ Türkiye’de olumlu olaylar yokmuş gibi algı yaratılıyor, sadece olumsuz haberler yapılıyor” dediği gün arkadaşlarımızın gözaltına alınması asla tesadüf değildir.
Üzerimize ölü toprağı gibi serilen bu havayı, direniş ve umut esintileri ile dağıtan gazetemiz BİRGÜN, cesaret ve haysiyetin sesidir. “Gerçek devrimcidir.” diyerek 20 yıldır tüm baskılara, gözaltılara, erişim ve yayın yasaklarına, ağır para cezalarına rağmen uçurumlarda çiçeklerin açacağına dair umuttur BİRGÜN. Vicdanını bilincinde, bilincini vicdanında tartan gazetedir BİRGÜN. Sesi duyulmayanların sesidir BİRGÜN.
Bu yüzden BİRGÜN’Ü her zamankinden daha fazla korumakta kararlıyız. Ne yaparsanız yapın halkın gerçeklere ulaşmasını sağlayan onurlu gazetecileri susturamayacaksınız. BİRGÜN patronsuzdur ama asla sahipsiz değildir!
Memleketimize, ülkemize, insanlığın biriktirdiği tüm demokratik değerlere, gazetemize sahip çıkmaya devam edeceğimizi bir kez daha tüm kamuoyu ile paylaşıyoruz. Bu karanlık, halkın birleşik mücadelesi ile son bulacaktır. Çünkü bu rejime karşı duran milyonlarca yurttaşın olduğunu biliyoruz.
Burada bizimle olan, katkı sunan tüm dostlarımıza teşekkür ediyoruz.
KOCAELİ BİRGÜN OKUR İNİSİYATİFİ
Tıklayıp videonun tümünü izleyelim mi
