Getting your Trinity Audio player ready...
|
SOLMEDYA – İstanbul’da yeni doğan bebekleri, önceden anlaştıkları özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk ederek, ihmal sonucu en az 10 bebeğin ölümüne neden oldukları ve haksız kazanç sağladıkları iddiasıyla 22’si tutuklu 47 sanığın yargılanmasına dün başlandı.
Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nce, mahkeme salonunun küçük olması nedeniyle duruşma, büyük duruşma salonunda yapılıyor. Tutuklu 22 sanık ile tutuksuz 13 sanık ve tarafların avukatları salonda hazır bulundu.
“BEBEK BAŞINA 5 BİN LİRA”
İlk olarak tutuklu sanık hemşire Hasan Basri Gök savunma yaptı. Savcılıkta ve emniyette verdiği ifadelerde gerekli şeyleri anlattığını söyleyen Gök, “Tekrar etmeye gerek yok. Diğer ifadelerimde gözümle gördüğüm şeyleri anlattım” dedi. Fırat Sarı’nın normal hemşiresi olduğunu ancak 6 ay şablon işlerini, 6 ay da şoförlüğünü yaptığını belirten Hasan Basri Gök, “Bebek sevkleri tıp merkezlerinden, 112’den ya da tanıdık doktorlardan oluyordu. Normalde 1/20 gelecek hastayı hemen çıkartıyorlardı” ifadelerini kullandı.
Mahkeme başkanının, “Aileyi nasıl ikna ediyordunuz?” sorusuna Gök, “Aileye de ‘112 ile uğraşmayalım sizi bekletir. Bu hastaneye gidelim yer bulduk’ diyorlardı. Gözümle gördüğüm bir şey yok ama kimse hayrına bir şey yapmıyordu. Bebek başına 5 bin lira alıyordu” şeklinde yanıt verdi.
“BÜTÜN ÖZEL HASTANELERDE DÖNEN BİR ŞEY”
Bir bebeğin ailesinden para alınmasına ilişkin tapeleri sorulan Gök, “Bu bebek tıp merkezinde doğdu. Hastaneye sevki yapıldı. Aileden 38 bin ya da 40 bin lira aldık. 25 bin lira hastaneye verdik. Geri kalan parayı Fırat Sarı aldı. Doğukan ve bana sadece yemek parası verdi. Bu bütün özel hastanelerde dönen bir şey” dedi.
Hasan Basri Gök ayrıca hastaların normalden daha uzun hastanelerde yatırıldığını da söyleyerek, “SGK’den para almak için normalden uzun yatırıyorlardı hastaları” ifadelerini kullandı.
İlk duruşmanın birinci oturumunda tutuklu sanık hemşire Hakan Doğukan Taşçı savunma yaptı. Taşçı, evrakta sahtecilik, ilaç satıcılığı ile SGK bakımından nitelikli dolandırıcılık, sahte rapor gibi suçları kabul ederken, ihmalen ölüme neden olma suçunu ise reddetti.
İşk duruşmanın ikinci oturumunda sanıklar, haklarındaki iddialara karşı kendilerini savunacak.
“HASTANENİN HABERİ VARDI”
Sanık Hasan Basri Gök, “İlaç satışından totalde 30-40 bin kazandık. Tam hatırlamıyorum. Genelde 3 ya da 4 tane alıyordum. Olmayan hastanelere veriyordum. İlacı alırken hastanenin baberi vardı. Yönetimin mi hastane sahiplerinin mi haberi vardı bilmiyorum ama hastanenin birden 3 milyon ciroya çıkması, kimsenin gözünden kaçacak bir şey değil” dedi.
“BEBEĞİ ÖLDÜRÜN” İFADESİ SORULDU: 50 SATÜRASYON ÇOK DÜŞÜK
Sanık Hasan Basri Gök’e, “Mehtap çocuğu öldürün, 50 satürasyon çocuk mu olur” ifadeleri soruldu. Sanık Gök, “Bebeği görmedim. 50 satürasyon bir bebek için çok küçük bir değer. Grup var bebeklerde. Bebeğin nabzı bir seviyede tutuluyor. Bu da sürekli bebeklerin kalbinin durmasına neden oluyor” şeklince cevap verdi.
ÖRGÜT LİDERİ VE YÖNETİCİLERİNE İSTENEN CEZALAR
İddianamede örgüt lideri Dr. Fırat Sarı ile örgüt yöneticisi Dr. İlker Gönen için toplamda 177 yıl 6 aydan 582 yıl 9’ar aya, diğer örgüt yöneticisi Gıyasettin Mert Özdemir için ise toplamda 180 yıldan 589 yıl 9 aya kadar hapis isteniyor.