Advert
  1. Haberler
  2. Gündem
  3. Murat Kubilay: Ekonomide 5 yılda yaşananlar unutturulmak isteniyor

Murat Kubilay: Ekonomide 5 yılda yaşananlar unutturulmak isteniyor

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

SOLMEDYA – Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan’ın, aşırı yüksek kiralar nedeniyle İstanbul’da ev tutamayıp annesinin yanında kaldığını söylemesi ve “Apartman görevlimiz olan Sadık Abi’ye de çoğu zaman fiyatları soruyorum. Onu sorguya çekiyorum. Ben ‘indi’ diyorum. O ‘inmedi’ diyor. Sürekli ‘Fiyatlar inmedi, istersen git şu soğanın fiyatına bir bak’ diyor” açıklamasının yankıları sürüyor. Finans uzmanı ve iktisatçı Murat Kubilay, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile eski Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın mimarı olduğu ekonomi politikaları nedeniyle ülkenin ekonomik krize sürüklendiğini ve bir neslin ev sahibi olma hayalinin dahi yok edildiğini belirtti.

Hafize Gaye Erkan’ın da, kariyer planlaması için Türkiye’de olduğunu vurgulayan Kubilay “Eğer bunu ülkemize hizmet olarak düşünmek istiyorsa, 128 milyar dolara ait tüm ayrıntıları ortaya çıkarırdı, halbuki elinde yetki olmasına rağmen bu konuda hiçbir şey yapmıyor. Son dönemde TÜİK’in veri güvenilirliğine ilişkin bir eleştirisini duyduk mu? Cevabı biliyorsunuz, bu nedenle yanlış yere yanlış kişileri parlatmayın. Bunu yaparsanız hem önceki günkü söyleşiden sonra sizin de yüzünüz kızarır hem de önceki dönemin suçlarını aklamaya ortak olursunuz” eleştirisinde bulundu.

‘NELER UNUTTURULMAK İSTENİYOR?’

Murat Kubilay, sosyal medya platformu X’ten yaptığı ekonomiye ilişkin değerlendirmesi şöyle:

“Gaye Erkan’ın hatalar içeren ve en nazik tabirle gülünç diyebileceğimiz Ahmet Hakan söyleşisinden bir gün önce hakkında methiyeler düzülüyordu. Neyse ki Erkan kendisini bize doğrudan tanıtmayı tercih etti ve ardından bu ev mevzusu da ortaya çıktı.

Konumuz Erkan iyi veya kötü mü ve neden ekonomide son 5 yılda yaşananlar unutturulmak isteniyor?

Türkiye ekonomisindeki kötüleşmenin tarihini 1980, 2002 veya 2013’te başlayan tercihlere bağlayabilirsiniz; bunun belirleyecek olan sizin ideolojik görüşünüz ve konuyu hangi kapsamda incelemek istediğinizdir. Ancak 2018-2023 arasındaki kısmın günümüzü ve geleceğimizi en çok etkileyen dönem olduğunu biliyoruz. Bu dönemde ana rolü kimler oynamıştı? Tabii ki Erdoğan ve ardından Albayrak. Faiz indirimleri bu ikilinin politikasıydı, bugünkü normalleşme de yine Erdoğan’ın politikası.

BU POLİTİKANIN SONUCU KONUT FİYATLARININ 10 KAT ARTMASI OLDU

Erkan’ın yerinde herhangi biri olsa, büyük ölçüde yine benzer işleri yapacaktı. Erdoğan müsaade etmese, şüphesiz yapamayacaktı. Burada Erkan’ın üstüne düşen bir başarı veya başarısızlık yok. Sorumluluk Erdoğan’da. Dahası bir şeyi bozup ardından tamir ettiğinizde aynı yere geri dönemiyorsunuz. Tamir edilmiş olmasına rağmen hasar kaydı olan aracı bu nedenle daha düşük fiyat teklifi veriyoruz. Bu politikaların sonucu da son 5 yılda konut fiyatlarının 10 kat, hatta bazı muhitlerde 20 kat gibi çılgınca artması oldu. Bununla yarışabilecek bir yükseliş; enflasyonda, döviz kurlarında, maaş zamlarında yok. Bir nesil muhtemelen tam da bu yüzden ömür boyu ev sahibi olamayacak. Yani bozup tamir edince eskisi gibi olmuyor.

DERDİ ÜLKE OLSA 128 MİLYAR DOLARIN AYRINTILARINI ORTAYA ÇIKARIRDI

Üstelik bu anlattıklarım yüksek ekonomi bilgisi gerektirmiyor. Peki öyleyse neden böyle bir parlatma yapılıyor? Erkan oldukça eğitimli ve kariyerli biri. Merkez bankacılığı alanında zayıf, esasında doğru bir atama değil, ancak eksiklerini hızla kapayabilecek kapasitede. Burada olmasının amacı vatana, millete ve devlete hizmet değil; kendi kariyer planlaması ki bu da olağan bir durum. Eğer bunu ülkemize hizmet olarak düşünmek istiyorsa, 128 milyar dolara ait tüm ayrıntıları ortaya çıkarırdı, halbuki elinde yetki olmasına rağmen bu konuda hiçbir şey yapmıyor. Son dönemde TÜİK’in veri güvenilirliğine ilişkin bir eleştirisini duyduk mu? Cevabı biliyorsunuz, bu nedenle yanlış yere yanlış kişileri parlatmayın. Bunu yaparsanız hem önceki günkü söyleşiden sonra sizin de yüzünüz kızarır hem de önceki dönemin suçlarını aklamaya ortak olursunuz.

NEYİ AKLADIKLARININ FARKINDALAR MI?

Tabii, artık küçük yatırımcı sayımız çok fazla, bu nedenle önemli bir grup tüm olayları iyimser yorumlayıp bu kazançları artırmak istiyor. Bunu da en çok bu işten para kazananlar yapıyor; sosyal medya ve ana akım medyada yer alan aracı kurumlar ile iç içe geçmiş kişiler vb. Diğer taraftan birkaç ay öncesine gören çok konuşulan mevzu yapısal reformlar ve kurumsallık idi. Geçtiğimiz haftalarda Almanya’da ki bizden daha hukuk devleti olduğunu hepimizin takdiri, anayasa mahkemesinin kararıyla bütçe geçirilmedi ve hükumet revizyon yapmak zorunda kaldı. Buradaysa 128 milyar dolar konusu unutturulmak hatta aslında böyle bir olay hiç olmadı, yalancı bir ithamdı şeklinde gösterilmek isteniyor. Bu kişiler neyi akladıklarının farkındalar mı? Önümüzdeki 5 yılda bu sefer başka bir skandal çıkabileceğini ve buna kapıyı açık tuttuklarının farkındalar mı?

Toplumun unutmak gibi yaygın bir zayıflığı var, bir de çabuk inanmak hatası. 17-25 Aralık tarihleri geride kaldı ve herkes o dönem yaşananların ne olduğunu biliyor. Fakat seçimler geçtikçe bunları unutup aklıyoruz. Tıpkı Türk Telekom skandalında olduğu gibi. Sonrasında da Instagrammerların hayatlarına şaşırıyoruz, çünkü bu paraların hangi devlet otoritesi veya otoritesizliğinden kaynaklandığını unutuyoruz. Ardından bu olaylara neden olanların bunları en iyi çözecek kişiler olduğuna inanıyoruz. Misal; FETÖ’yü devletten en iyi Erdoğan temizleyebilirdi, pandemide Erdoğan devleti iyi bildiği için başarılı oldu veya Erdoğan dış politikada çok etkin gibi komik önermeleri kendine aşırı güvenle atanlar var. Gerçeklerse FETÖ’nün siyasi ayağının atlanması, pandemide verilerle açıkça oynanması ve en az 5 milyon sığınmacı ve kaçak göçmen oldu. Hatırlar mısınız, pandemide birkaç saat kala sokağa çıkma yasağı alınmış ardından da “gönlüm razı olmadı” denilerek iptal edilmişti. Naci Ağbal aynı kişi tarafından göreve atanıp 4 ay sonra görevden alınmıştı. BAE’ye FETÖ destekçisi denip aynı ülke ile kadim dostluğumuz denmişti. Bunların hepsi o işte çok büyük devlet bilgisinden kaynaklanıyor olsa gerek!

YÜKSEK ENFLASYON, İŞSİZLİK, BATIK KREDİLER BİZİ BEKLİYOR

Muhalefet seçimden önce ve sonrasında büyük başarısızlık sergiledi. Bunun şimdi bedelini ödüyorlar ve bu bir süre daha doğal olarak sürecek. Ancak bu durum iktidarın bugüne kadar yaptıklarını silmiyor. Bundan sonra neler yapacağını da öngörmek zor değil. Bize düşense döviz açık pozisyonunun sırtımıza kalması, yüksek enflasyon, batık krediler, yüksek işsizlik vb. olacak. Siz devletten israfa son bekleyeceksiniz, onlarsa okulların ve hastanelerin mecburi masraflarından kısacaklar.

Vatandaşın hafızası zayıf olabilir ve medya algısına kolay kapılabilir. Ama o algıya neden olanlar masum olamazlar. Gaye Erkan bundan sonraki süreçte başarılı olabilir. Ancak onun kariyerinin gidişatını asıl Erdoğan belirleyecek. Bozulan bir şey tamir edildiğinde de asla eski haline dönmeyecek. Muhalefetin zayıflığı ve herkesin borsa ile maddi bir ilişki kurması bu durumu değiştirmiyor.

Bu yazı epey uzun oldu ama bir süredir ifade etmek istediklerimin çoğunu içine dahil etmek istedim. Uzun olduğu için ne derece okunur bilmiyorum, lakin ben tarihe notumu düşmüş oldum. Kimin neyi neden parlattığını bilin istedim. Haklı olarak eleştirdiğiniz muhalefet iyice dağılırsa da başınıza iyice gelecekleri görün istedim. Türkiye’ye kendimiz yaşadığı, bize miras bırakıldığı ve bizim ülkemiz olduğu için daha iyi bir noktaya taşımalıyız. Yabancılara iyi göstermek ve pazarlamak için değil. Bunu da asla unutmayalım.” (HABER MERKEZİ)

Murat Kubilay: Ekonomide 5 yılda yaşananlar unutturulmak isteniyor
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Sol Medya ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin