Koruma altına alınan çocuklara sahip çıkılması için çağrı: Tarikatların eline bırakmayın

ZaA1

SOLMEDYA – Sayıları giderek artan dilendirilen çocukların durumu toplumsal sorunların başında geliyor. Genellikle yoksulluk, aile içi sorunlar, sömürü gibi faktörlerden kaynaklanan çocuk dilenciliğiyle mücadele kapsamında İstanbul’da valilik tarafından denetimler düzenleniyor. İstanbul Valiliği, 7-25 Ağustos arasında 39 ilçede yapılan uygulamalarda 225’i çocuk 2 bin 127 dilenci yakalandığını, çocuklar için devlet koruması sürecinin başlatıldığını duyurdu. Ancak devlet koruması altına alınan çocukların akıbeti merak konusu.

Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği Başkanı avukat Müjde Tozbey, çocukların Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı Çocuk Evleri Siteleri, Çocuk Evleri ve Çocuk Destek Merkezleri gibi yerlerde devlet korumasına alındığını söyledi. Tozbey, “Bu çocukların özel hayatının gizliliği dikkate alınarak nerelerde barındırıldığı paylaşılmaz. Bu kurumlar dışında korunmaya muhtaç çocukların başka kurumlara yönlendirilmeleri ise mümkün değildir” dedi.

(Müjde Tozbey)

‘SEBEPLER ARAŞTIRILMALI’

Devlet koruması altına alınan çocuklara yönelik tarikat ve cemaat tehlikesine dikkat çeken Tozbey, “Çocukların koruma altına alınma süreci daha önce 6 Şubat depremlerinin ardından da kamuoyuna yansıdığı gibi çeşitli dernek ve vakıflarla imzalanan protokoller uyarınca bazı tarikat ve cemaatlere ait yurtlar eliyle de uygulanabilmektedir. Bu olasılık her daim çocuklar için tehlikeli olmakla birlikte, çocuğun dilencilikte araç olarak kullanılmasının temelinde yatan sosyal ve ekonomik sebepler araştırılmadan çocuğu alıştığı ortamından, belki de anne babasından ayırarak kurum bakımına alıp bir anda hayatını değiştirmenin de olumsuz sonuçları olabilecektir” ifadelerini kullandı.

Tozbey, “Yetiştirme yurtlarına gelen dilendirilen çocuklar için bakanlık, kaynaklarını seferber etmeli. Çocukların dilendirilmelerinin altında yatan sosyoekonomik sebeplerle çözümlerin sağlanması mümkün olabilecektir. Ayrıca devlet yurtlarında olmayan ve dilendirilen veya refakatsiz olduklarından sokaklarda dilenen çocukların acilen yerlerinin tespit edilmesi gerekmektedir” değerlendirmesinde bulundu.

Exit mobile version