SOLMEDYA – Ahmet Çakmak’ın avukatı olan eski Yargıçlar Sendikası Başkanı Mustafa Karadağ, üyelerinin “Türkiye’de yargıçlık yapmanın ne zor bir şey olduğunu idrak edemediğini, adliye tozu yutmadığını ve siyasi iktidar tarafından belirlendiğini” vurguladığı Hâkimler ve Savcılar Kurulu’nun tavrını, “Mürdüm defterini dürdüm, uysa da dürdüm, uymasa da dürdüm” tavrı olarak nitelendirdi. Karadağ, “Cezalar bir hırs, alınganlık, etik değerlerden yoksunluğun verdiği kızgınlık ve basiretsizlik ve güce bağlılığını ifade etme kaygısı ile verilmiştir” tepkisini gösterdi.
Çakmak, resmi yazışmalarda “kalın yazı tipi kullanması”, bir dilekçesinde “AİHM’e gideceğim, dosyamın Güldür Güldür şova parodi olacak olaylardan oluştuğunu bahsedeceğim” demesi, 12 yaşındaki çocuğun tutuklanmasını isteyen savcının eğitime alınmasını istemesi gibi gerekçelerle açılan soruşturmalar sonucu meslekten çıkarıldı.
Çakmak’a tebliğ edilen karara karşı yeniden inceleme isteminde bulunuldu. Karadağ’ın yaptığı başvuruda, “Evvela söylemek gerekir ki bu karar baştan anayasa ile güvence altına alınmış yargıçların azledilmezliği ilkesine aykırıdır. Zira kararın fiili ve hukuki hiçbir gerekçesi yoktur, tamamen keyfi ve politik bir karardır” dedi.
(Mustafa Karadağ)
‘UYSA DA DÜRDÜM UYMASA DA’
Karadağ, Çakmak’ın “hasım bellendiğini, soruşturmaların düşmanca bir tavırla ve alelacele sonuçlandırıldığını” kaydetti. Karadağ, HSK’nin tavrını ise “Mürdüm defterini dürdüm, uysa da dürdüm, uymasa da dürdüm” tavrı olarak nitelendirdi. İhraç kararının gerekçesinin yaklaşık 1 ay boyunca yazılmadığını, buna karşın bayramdan önce savunma verilmesine karşın bayramın hemen sonrasında karar verildiğini anımsatan Karadağ, “HSK tarihinde HSK üyelerinin bayramlarda çalışması vaki değil. Bu nedenle HSK üyelerinin 23 Haziran-6 Temmuz tarihleri arasında nerelerde olduklarının HTS kayıtları ile kanıtlanması zorunludur” ifadelerini kullandı.
‘HSK TARİHİNDE LEKE’
Karadağ, HSK üyelerine ise şu sözlerle yüklendi:
“Meslek yaşamında ya da görevi sebebiyle neredeyse hiçbir idari yazışma yapmamış, Türkiye’de yargıçlık yapmanın ne zor bir şey olduğunu idrak edememiş, hiç geçici göreve gitmemiş, adliye tozu yutmamış, egemen olan iktidar tarafından belirlenmiş HSK üyelerinin her türlü illetten mücerret değerlendirmesi sonucunda iki kez yer değiştirme cezası verilmiştir. Anayasada mahkemelerin bağımsızlığı ve hâkimlik teminatı esaslarına göre görev yapacağı düzenlenen HSK’nin tarihinde kara bir leke olarak anılacak eylem ve işlemlerden ibarettir.”