Getting your Trinity Audio player ready... |
Muğla’nın Milas ilçesine bağlı İkizköy’de iki yılı aşkın süredir Akbelen ormanında maden sahasının genişletilmemesi için çadır nöbeti tutuluyor. Ancak bu sabah erken saatlerde İkizköylüler ve yaşam savunucuları, jandarma ve kesim ekipleri ile karşılaştı.
Akbelen Ormanı’nda sabah saatlerinde yapılan baskının ayrıntılarını İkizköy direnişçisi Nejla Işık, Cumhuriyet TV’ye anlattı.
“MADENİN HEMEN ÖNÜNDE KESİME BAŞLADILAR”
İkizköy’e desteğe gelenlerin engellenmeye çalışıldığını ifade eden Işık, “Sabah 5-5 buçuk civarı girdiler. İlk önce 4-5 tane tomayla, 10’larca askerle, kolluk gücüyle alanın etrafını çevirdiler. Yine aynı şekilde 2 sene önce jandarmanın orantısız gücüyle karşı karşıya kalmıştık fakat bu sefer müdahale yapılmadı komple burası çevrildi. Telefonlarımız hiçbir şekilde çekmedi, jammer konuldu buraya, hiçkimseye ulaşamadık, dışarıdan gelecek olanlar engellendi, yollar kesildi. Kara yolunun farklı yerlerinde buraya gelen insanlar engellendi. Akın akın insanlar gelmeye başladı ama burada askerler bizleri tutuyor, diğer tarafta Akbelen’de madenin hemen önünden başlayarak kesime girdiler ne yazık ki” diyerek yaşananları aktardı.
“ORMANDA ŞİRKETE YASAK YOK KÖYLÜYE YASAK VAR”
Işık, Akbelen Ormanı’na destek çağrısında bulunarak sözlerini şöyle sürdürdü:
“Biz 2 yıldır burada sadece kendimiz için değil havamız suyumuz toprağımız için nöbet tuttuk. Burada su krizleri meydana gelecek dedik. Ağaç dikmemiz gerekirken onlarcasını kesiyorlar şu anda. Burada çaresiz kaldık. Süreyya vekilimiz geldi, kesimi vekile göstermek istedik. Bize jandarma ‘ormanlara giriş yasağı var’ diyor. Şirkete yasak değil burada koruyan köylüye yasak. Şirket elini kolunu sallaya sallaya şu anda ağaçlarımızı kesiyor. Geri dönüşü imkansız tahribata yol açacak burada. Herkesin buraya akın akın gelmesini istiyoruz. Acilen kaymakamlık, Muğla Büyükşehir Belediyesi, Milas Belediyesi, Bodrum Belediyesi, Türkiye, Akbelen’ine, nefesine, suyuna, havana sahip çık! Akbelin’in kıyımını, katillerini durdurun. Burada engellenecek olan köylüler, yaşam savunucuları değil, engellenecek olan ağaçlara kıyanlardır, katillerdir. Bize burada acilen destek gerekiyor, bu şirketi ancak öyle durdururuz. 2 senedir buraya gelip ‘Akbelen’i vermeyeceğiz’ diyen tüm siyasi partileri, STK’ları Akbelen’i korumaya bugün, şimdi buraya desteğe bekliyoruz.”
“ÖLÜM ÇUKURLARI AÇIYORLAR”
Zafer Partisi lideri Ümit Özdağ ve şirketin tutumuna ilişkin iddialarda bulunan Işık, “Tüm basını bekliyoruz çünkü bu şirketin 1 hafta öncesine kadar ‘Akbelen’i haberini yapmayacaksınız’ dediğini, Ümit Özdağ’ın İzmir’de Swiss Otel’de ‘Akbelen’e gelmeyin, orada marjinal gruplar var’ dediğini, kesilecek olan ağaçların 40 senelik ağaçlar olduğunu söylediğini, şirket tarafından siyasi partilerin engellendiğini biliyoruz. Biz ne kadar daha yaşam alanlarımızdan sürüleceğiz? Biz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı değil miyiz? Devlet niçin bizi görmüyor? Geri dönüşü mümkün olmayan ölüm çukurları açılıyor” ifadelerini kullandı.
“BU TOPRAKLARDA ÖLECEĞİZ, TERK ETMEYECEĞİZ”
“Mücadelemizi bırakmayacağız, topraklarımızı sonuna kadar savunacağız. ‘Akbelen’i kesersek bunlar kendiliğinden gidecek’ diye düşünüyorlar” diyen Işık, sözlerini “Gitmeyeceğiz buradan, bu topraklarda öleceğiz, ama yine de bu toprakları terk etmeyeceğiz. Birlikte olmak zorundayız” vurgusuyla tamamladı.