|
Getting your Trinity Audio player ready... |
Türkiye, son yıllarda art arda yaşanan ölümlü tren kazalarını, ihmal iddialarını, soruşturmaları konuşuyor. Kazaya neden olabilecek ihmal iddialarının son örneği Amasya Şamlar Mahallesi’nde yaşandı. Şiddetli yağmur nedeniyle Amasya-Samsun seferlerinin yapıldığı tren yolunun istinat duvarında göçük meydana geldi. Söz konusu olayın üzerinden yaklaşık bir ay geçmiş olmasına karşın yıkılan duvar hâlâ onarılmadı. Yetkililerin bir çalışma yürütmediğini söyleyen bölge sakinleri tepkili.
‘SEFERLER DURMADI’
Konuya ilişkin Cumhuriyet’e açıklamalarda bulunan CHP Amasya İl Başkanı Turgay Sevindi, “Burası yaklaşık 25 gündür bu şekilde. Ve bu bölgeden günde üç kez tren geçiyor. TCDD yetkilileri mahalle muhtarına konuyla ilgilendiklerini ve bir sorun yaşanmayacağını söyledi ancak aradan günler geçmesine karşın henüz bir adım atılmadı” dedi.
(Turgay Sevindi)
Bölge sakinlerinden Sıtkı Karadağ da önlemsizliklere tepki gösterdi. Yetkililerin yaşanabilecek felaketlerin önüne geçmesi için bir an önce çalışma yapması gerektiğini ifade eden Karadağ, “İstinat duvarı çöktü. Dökülen molozları belediye topladı ancak duvar henüz onarılmadı. Buradan her gün tren geçiyor ve seferler durdurulmadı. Bu durum çok tehlikeli” ifadelerini kullandı.
FACİADAN DÖNÜLMÜŞTÜ
İktidarın yılan hikâyesine dönen, 6 yılda biteceği açıklanan, 15 yılda bitirilemeyen ancak seçim öncesinde acele açılan yüksek hızlı tren (YHT) Ankara-Sivas hattında 18 Haziran’da bir faciadan dönülmüştü. Eski Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın katılımıyla nisan ayında kullanıma açılan hatta yoğun yağış nedeniyle hasar oluşmuş, bölgede oluşan heyelan, zarar oluşan hattı kontrol eden lokomotifin raydan çıkmasına neden olmuştu. Cumhuriyet 28 Nisan’da hattın bir kısmında sinyalizasyon bulunmadığını, durumun kurum içi yazışmalarda da itiraf edildiğini, yeterli deneme seferi yapılmadığını gündeme getirmişti.
8 Temmuz 2018’de ise Tekirdağ’ın Çorlu ilçesinde, yolcu treninin devrilmesi sonucu 25 kişi hayatını kaybetmiş, 318 kişi yaralanmıştı. Dönemin Ulaştırma Bakanı Ahmet Arslan, kazanın “aşırı yağışlar nedeniyle menfez ile ray arasındaki toprağın boşalmasından” kaynaklandığını söylemiş, İnşaat Mühendisleri Odası ise “Suçlu yağmur değildir. Yapanlar, yaptıranlar ve yapılmış olan yapıları denetlemeyenlerdir. Altyapısı ve üstyapısı iyi durumda olmayan demiryolu hatlarında uygulanan seri fren, üstyapıda burkulma gibi bozulmalara neden olabilmektedir” açıklaması yapmıştı.
