Getting your Trinity Audio player ready... |
İkiye bölünmüş bir bütün gibi yaşadım
Bir yanım öbür yanıma düşman
Sağımda kızgın kumlar gezdirdim
Solum üşüyor eski bir anıdan… Birhan Keskin
Birhan Keskin’den başlayınca, duygulanım sokağından geçmeden olmuyor… Gece yarısına doğru hava iyice soğumuştu… Yatarken o kadar soğuk değildi.
Bir kaç gün önce baktım havalar sıcak gidiyor, yorganı kaldırıp, hurçların olduğu yığına koymuştum.
*
İnce bir polara nevresim geçirmiştim… Onu kullanıyordum… Gece uyanınca havanın birden soğuduğunu fark ettim; baktım kollarım üşümüştü… Kalkıp üzerime bir şey giyeyim diye uykunun ağır depresif halleriyle boğuşurken uykumdan arta kalan enerjimi kalkmak için toplamaya çalışırken, bir yandan da üzerimdeki polara(ince battaniyeye) çamur banyosu yaparcasına sarılıyor açıkta bir yerim kalmasın diye cebeleşiyordum.
*
Ve tabii bu başarısız, üşengeç eylemim uyanamama, tekrar dalmama neden olup, sabahleyin kalktığımda kollarımın sızladığını fark ettim… Yağmur tüm şiddetiyle doğaya şerbet içirmeye devam ediyordu.
*
Aklıma yapacaklarım ve yapamayacaklarım geldi;
Her şeyi yapmakla mükellef kıldığım beynim, baktım yüreğimi terk etmiş kendi kendine takılıyor gelecekle ilgili realitemde planladığım eylemlerim yağmur sularıyla sarnıçlara dökülüyordu.
Üstelik bu suları da kuşlar içiyordu… Telaşa kapıldım… Kuşlar insanlar kadar dirençli değil ki,
Ama insanlar da kuşlar gibi özgür değil, dedim. Kuş edebiyatından çıkmazsam bir an önce, beynimi de onlara benzeyebilirdi…
*
Nitekim benzediği zamanlar oldu. Biat ettiğimiz hayatın kullarına. Çok şükür geldiler ve geçtiler şimdi.
Kimi zaman benzetmelerim kaçınılmazdır,
Yaşamın labirentlerinde arayıp, hayalimizde canlandırdığımız kimi insanlara inandığımızda ilkten özlenen, beklenen olan ve sonrasında hep hesap sorduğumuz kuş beynimize yüklemiyor muyduk gerçeği,
Uzunca bir süre hareketsiz kaldım, yaşamı durdurdum ve düşündüm
-ben kime karşı borçlu, sorumluyum? dedim,
Bir yanıt bulamadım.
Tavan yapan sorumluluk duygularımın alıcıları bitmişti. Bir kısmı gitmiş, bir kısmı da gidecekti.
*
Zıt duygularım(Ambivalan) sürekli beynimi kemiriyor, bir gün önce anlamlı bulduğumu bir kaç gün sonra etkisiz kılıyordum.
-Belki bir suçlu arıyordum.
Radikal kararlar almış gibiydim… Bu egomun diktatörlüğüne kadar gidebilirdi…
-Yumuşamalıyım, diye düşündüm… Kimi budakları görsen de ağacı tırmanmaktan vazgeçme, dedim,
Sincap değilsin ya takılacak kuyruğun yok!
Ey kendimoğlu apaçık ortadasın, durma devam et…
Yaşam Öykülerimden!
Birhan Keskin’den yaptığım başlangıcı yine Birhan Keskin ile bitiriyorum
Buraya umutlu günler koydum. Şimdilik uzak gibi görünüyor, ama kimbilir, birazdan uzanıp dokunursun.
Ayla Gürel