|
Getting your Trinity Audio player ready... |
Taraf, CIA tarafından Ergenekon ve Balyoz kumpaslarına ortam hazırlamak amacıyla 2007 yılında yayına başladı. Kumpaslarla Türk Ordusu çökertilecek ve ulusalcı kesimin önde gelenleri susturularak Türkiye’nin bölünmesinin önündeki engeller kaldırılmış olacaktı. Elbette FETÖ ve AKP ile birlikte çalışacaklardı…
İçeride bulabilecekleri birçok işbirlikçi olmasına karşın, hiç birisine tam olarak güvenmemiş olacaklar ki gazeteyi yönetmek üzere görevlendirilen Yasemin Çongar, evini barkını bırakıp Amerika’dan Türkiye’ye geldi. Gazetenin Genel Yayın Yönetmeni olarak görülen Ahmet Altan’ın görevi Yasemin Çongar’a kalkan (bodyguard) olmaktı. Asıl yönetici Çongar’dı…
Yayın hayatına hızlı başlayan Taraf, bir yıl içinde alt yapıyı oluşturdu. Bu arada askerlerin sivil mahkemelerde yargılanmalarını sağlayan yasa değişiklikleri vs. yapıldı. 2008’de düğmeye basıldı.
Önce emekli bir astsubay, Ümraniye’deki evinin çatı arasında el bombaları bulunarak (!) tutuklanıp, askerin tepkisi ölçülmek istendi. Sonra bir emekli yüzbaşı tutuklandı. Tepki gelmeyince yavaş yavaş seviyeyi yükselttiler ve 2 emekli orgenerali içeri aldılar. Baktılar ki kimseden ses çıkmıyor; emekli, muvazzaf, sivil, asker demeden, önlerinde engel gördükleri herkesi içeri attılar…
Bu arada PKK Açılımı başlatıldı. Asker kışlaya, polis karakola kapatılıp Güneydoğu PKK’ya teslim edildi. Teröristler yol kontrolleri yapıyor, belediyelerin iş makineleri ile hendek ve tüneller kazarak olası bir iç savaşa hazırlanıyorlardı.
Habur çadır mahkemesi, teröristlerin otobüs üstünde şehir turları atması; sanatçısından gazetecisine, yazarından akademisyenine kriptoların akil adam olarak ortalığa dökülmeleri, Barzani’nin peşmergelerinin, “biji Obama” tezahüratları altında, Türkiye’den geçip PKK/ PYD’ye yardıma gitmeleri gibi rezaletler bu dönemde yaşandı…
Tüm bunları elbette iktidar yapıyordu ama muhalefet de tepki göstermek bir yana, yapılanları onaylıyordu…
Yaşanan bu rezalet ve ihanetlere sonunda, Nazım’ın şiirinde söylediği gibi, Türk halkı “-Gayrık yeter!…” dedi ve 7 Haziran 2015 seçimlerinde AKP’yi iktidardan düşürdü…
Evet bunu, sözde aydınların sürekli aşağıladığı Türk halkı yaptı. Ama umut olarak görmediği ana muhalefete de oy vermedi. O gene kemik oyu ile yetindi ve halkı, “bir paket makarna peşinde koşmakla” suçlamayı sürdürdü!..
Buna karşılık halkın tepkisini okuyan AKP, PKK Açılımını kapattı ve bine yakın şehit pahasına rezaletlere son verdi. Bunun sonucunda 5 ay sonra yapılan seçimi kazanarak yeniden iktidar oldu.
AKP iktidar oldu ama ABD ile bozuştu. ABD, bunun bedelini ödetmek için 2016’da FETÖ darbesini düzenledi. Ama Cemaat imamlarının kontrolünde yapılan darbe başarısız olunca kazanan AKP oldu ve bu günlere geldik.
Bu arada ABD, kendisi için çok önemli olan Yasemin Çongar’ı riske atmamak için darbeden önce Amerika’ya götürmüştü. Taraf kapatıldı, elde kalan Ahmet Altan tutuklandı. Aşağıdaki fotoğraf, Ahmet Altan hapisten çıktıktan sonra çekilmiştir. Ahmet Altan’ın benzer bir fotoğrafı, Ekrem İmamoğlu’nun Beylikdüzü Belediye Başkanlığından beri yakın çalışma arkadaşı olan Yavuz Saltık ile de vardır.
Süleyman Çelik
