Getting your Trinity Audio player ready... |
Bir gün bile ara versen
Yazmaya kopukluk oluyor
En çok da duygu afazisi gibi bir kayıp
Kim ne demişti
Kim ne yazmıştı
Kim beğenmişti, kim neyi beklemişti
Kimin beklentisi neydi vesellem
Bir yığın sorularla eylem
Kafanda dörtnala atlıları koştururken
Kaybettiğin tılsımı tekrar yakalamak için
Dizelerde
Gayret veriyoruz kol ve bilek eklemimizle
Takoz koyulan en çokta beynimize
Artık bazı süreçlerden geçerken
Epey yorulduğumu hissediyorum
Lakin ben
İnsan hamlaşıyor.
Sonra günlerce başlayamıyor bir yerden
Neyse, sızlamayalım
İşte geldim buradayım
Dün yoğun bir gün geçirdiğim
Hayat trafiğim aksadı
Kişilik çıkmazında olan taşıtlara
Tosladım durdum
Hani kalender, yürekli ve duyumsamalı
İnsanlarımız vardı
Onlarla istişarede bulunmak
Heyecanlandırırdı
Hani dostluk vardı eskilerden
İçi puştluklarla doldurulmayan
Şapkamızı çıkarırdık, onlar yürürken
Bütün kötülerin ve kıskançların durduğu
Bu kulvarlarda ömürlerinide verseler
Yollarını bulamadığı
Bütün insanlığa özgü
Ne kadar olumlamalar varsa
Onlarda bulunduğu
Şimdiki mevsimlerde çıkarla yer değiştirmiş
Kanımca kime sorsam herkesin fikri
Benimkiyle ayniymiş
Fason insanların türediği
Yetmezmiş gibi
Kendini matah bir şey sananların insanların
Boşluklarından kafasını uzattığı
Kimse unutmamalı
Ne insanlar vuruldu bu ülkede
Özgürlük için bir damla hürriyete
Siper ederken gövdelerini
Ne insanlar doğmuş
Ama onların yerlerine değil
O boşluklar hep ayni baki kaldı
Ve bu durum belki de insanlığın sonuydu
O zamanlar ellerimizde kenetlenip
Yüreklerimiz
Bir ser sehpası idamlıkta olunsa
Sırlar ifşa edilmezdi
Okuduğunuz kitapların arasında hep
Lavantalar doluydu
Kimin bıraktığını sorgulamadan
Alıp koklardık.
Kokusundan bayıldığımız insanlarımız,
Dostlarımız olurdu
Belki şimdiki gibi olmayan
Menfaatsiz duygularımız vardı
O zamanda insanlarda birbirlerinde
Hayat bulurdu
”ille de sen ”diye şarkıları az dinlemedik
Selamı Şahin’den
Şimdilerde parayla yer değiştiriyor
Kimlikler
Çocukların balonları tele takılıyor
Köpekler sokak ortasında dövülüyor
Çocuklar ölüyor
Yaşamayı bilmeden
Aşklar bayat simit gibi
Kement oluyor boğazınıza
Ya sizi boğuyor ya da siz onu
Altta kalanın boynu kırılıyor
Ver elini insanlık havada kalıyor
Bütün muhabbetler kesik
Kişilikler yanar-dönerli
Yürek yamalı bohça ya da
Yolgeçen hanı
Bir içimlik çaylarda medet umuluyor
Kimileri hala insanlık çıkmazında
Bekliyor
Kimileri geri dönüyor
Kimileride insanları yarıp,
Yol bulmaya çalışıyor
Ne çok püsküllerine bakmadan
Gözümüzden kaçıyor mu?
Ama yok
Onlara acil bir tren gerekiyor
Çıkmaz sokaklardan alıp
ait oldukları yere götürecek
Bir daha dönmemek üzere
Artık insanlar her şeyi yutmuyor
Ne kadar kumpas kurulsa da
Bir noktadan sonra fire veriyor
Kişilik çıkmazlarında
Herkes mimli o sokaklarda ki
Bunu anlamayan içimizde yok gibi
Onlarla hayat bulmak ya da
Ayni tanjantta gitmek
Hayal oluyor
Artık insanlar değişmeli
Kendini geliştirmeli
Diye bas, bas yazıyorsam
Kelimelerin üzerine
Kızım bunu sana söylüyorum
Gelinim sende işit der gibi
Artık isyan bayrakları amuda kalkıyor
Tersiden anlayan millete
Şu saatten sonra
Kızınca çok kızmak
Hatta fırlatıp atmak
Gidince de çok gitmek gerekiyor
Eski alışkanlıkları terk ederek
Artık aşklar çok korkulu
Drakula başrolde
Basit bir rol verirseniz ona
Figüranlığı kabul etmez
Dağıtır ortalığı
Bu filmde burada bitmez
Kişilik çıkmazındaki insanların topluca izleyeceği
Matine treninde
Sonsuza kadar beklemeye rezervli olarak
İnsanlığa geçiş olmayan duruşlarından arınmadan
Kimse size prim vermez
Kişilik çıkmazındaki ey insanlar
Ayla Gürel
Formun Altı