Getting your Trinity Audio player ready... |
AKP’nin tarım ve orman alanlarıyla ilgili düzenlemeler içeren kanun teklifi, TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu‘nda dün kabul edildi. Teklifle sözleşmeli üretim modeli getirilmesi öngörülürken, ormanlık alanlara çöp ve moloz dökmek de ‘orman suçu’ olarak sayılacak.
Türkiye Ormancılar Derneği Başkanı Hüsrev Özkara, teklife ilişkin ANKA Haber Ajansı’ndan Dilan Kutlu‘ya yaptığı açıklamada; iktidarın ormanlık alanları “arka bahçe” olarak gördüğünü belirterek, “Hala orman alanlarını arka bahçe olarak görüyoruz. Sorunun farkındaymış gibi görünerek bildiğimizi okuyoruz. Olan ülkemizin geleceğidir. Ormanların önemli fonksiyonları var. Özellikle iklim sorununa çözüm üretmeye çalışırken en önemli varlık orman alanlarının korunması. Bunu başarmak zorundayız siyasi şaşı baktığını yaklaşımlarının samimi olmadığını düşünüyorum” dedi.
Teklifte, madencilik faaliyetlerinin sona ermesiyle doğal yapısı bozulmuş orman alanlarının rehabilite edilerek yeniden ağaçlandırmaya hazır hale getirilmesine belediyelerin yanı sıra “özel sektör de” dahil edildi.
Özkara, “Bunu büyükşehir belediyeleri il ilçe belediyeleri yapıyorken yeni bir ortak daha getirdiniz. Gerçek ve özel kişiler. Burada yine rantın paylaşımını, bu alanların birilerine peşkeş çekileceğini görüyoruz” dedi.
“TOPRAĞIN ALTINA DİNAMİT KOYUYORSUNUZ”
Orman alanlarına izin ve irtifak hakkıyla beraber orman alanlarının “delik deşik edildiğini” belirten Özkara, “Şimdi siz bu orman alanlarına çöp dökmek hafriyat, demir, beton ‘daha sonra buraları da orman dönüştüreceğiz’ diyorsunuz. Nasıl yapacaksın bunu? İçine doldurduğun malzemenin dönüşme özelliği yok. Görüntüde bunu gerçekleştireceksin ama doğaya büyük bir zarar veriyorsunuz. Toprağın altına dinamit koyuyorsunuz” diye konuştu.
Teklifle beraber özel mülkiyete konu olan orman alanlarının yapılaşmaya açılabilmesi kolaylaşacak. Özkara’nın bununla ilgili değerlendirmesi ise şöyle:
“Özel mülkiyete konu 3 hektardan küçük sahaları amenajman planları doğrultusunda yönetilir. Şimdi deniyor ki, ‘Biz bununla uğraşamayız. 3 hektardan küçük alanları parçalayarak ayırttırdık. Buraları orman alanı olmaktan çıkaralım.’ Hızlı bir şekilde çıkarılacak olan 25 bin hektar sahadan bahsediyoruz. Bunun sonu gelmez. Bu yeni yeni işgalleri doğuracaktır. Asıl amaç orman sayılmaktan çıkınca iş kolaylaşıyor zaten. İstedikleri gibi yapılaşacaklar. Rantın önü açılacak yine oradaki insanların burayı istedikleri gibi kullanma hakkı ortaya çıkacak.”