Getting your Trinity Audio player ready... |
Baltık denizi batı uçunda bulunan Travemünde kasabasının Maritim otel salonunda Genel Hizmet Sendikaları Birliği “VER.DI” nin Schleswig-Holstein ile Mecklenburg Vorpommern eyaletlerini içine alan “6. Kuzey Bölge” Konferansını gerçekleştiriyoruz.
Olağan olarak 4 yılda bir gerçekleştirilen konferanslarından biri olan bugünkü konferansa, ver.di’nin Kuzey Bölge Yabancılar Komisyonu temsilcisi olarak katılmış bulunuyoruz.
Yeni dönem için yeni yöneticilerin de seçileceği bu konferansta, hizmet sektörlerinde çalışanlarımızın haklarının en iyi derecede savunulacağı konusunda kesin kararlar da alınacaktır.
Konferansımıza bir selamlama konuşması yapmak için davet edilen ve katılacağını da bildiren eyaletimiz Schleswig-Holstein hükümetinin Başbakanı Günter Daniel (CDU), hasta olduğu bildirilip (!) katılamıyacağı anons edilince, konferansta hizmet sektöründe çalışanların haklarının kıran kırana savunulacağından mı? Diye düşünmekten kendimi alamadım.
Sendikamızın 2 dönemdir bölge müdürü olan Susanne Schöttke’nin görevini sürdürmek için tekrar aday olmasını ben de olumlu buluyor ve kendisini destekleyeceğim.
Susanne Schöttke, TÜRGEM’in çalışmalarında sürekli yanınmzda yer alıp, desteğini vermiştir.
Ver.di sendikası, son aylarda bazı işverenlerle toplu sözleşmelerde bir anlaşmaya varamadığından, çalışanların haklarını savunmak için son günlerde de ulaşım alanında grevlere gidiyor ve emekçilerinin haklarını savunmakta kararlılığını gösteriyor.
Yarın da eyaletimizin bir kentinde otobüs şoförlerimiz de greve gitmek durumunda kalmıştır.
Sendikalar, gerektiğinde grevlere giderek işçilerin haklarını söküp aldığında, bu haklardan sendika üyesi olmayan işçiler de yararlanmaktadır.
Anayasa Mahkemesi’nin, sendikaların toplu sözleşmelerde elde ettikleri haklardan sendika üyesi olmayan işçilerin de yararlanacağı konusunda karar almış olmasını biz sendikacılar, olumsuz karşılamakta olduğumuz gibi, patronların da avuçlarını oğuşturmakta oldukları bir gerçektir.
Ve ve yazık ki; Almanya Anayasa Mahkemesi’nin
bu kararı nedeni ile işçi haklarının kazanılması için verilen mücadelesinde, bazı işçi arkadaşlarımızın sendikalara üye olmasında caydırıcı bir rol oynadığı da bir gerçektir.
Çalışanın hakkı, çalıştırılanlar tarafından pek gönüllüce verilmez.
Bu nedenle hep deriz ya: “Hak verilmez, alınır!”
Özünde sendika ve sendikalaşma hareketi, demokrasilerin vaz geçilmez bir öğesidir.
Remzi Uysal
Travemünde, 02.3.2023