Getting your Trinity Audio player ready... |
Arkadaşlar inanız ki yazmamak için kendimi çok zorluyorum ama, yazmasam kendi ellerimle, Karşıyaka mezarlığına gömdüğüm arkadaşlarıma ihanet etmiş olacağım.
Kim ve kimler ne derlerse desinler, nasıl anlarlarsa anlasınlar, doğruda doğru yanlış yanlış demeye devam edeceğim.
Bir kaç gün önce, Ülkü Ocakları başkanı Sinan Ateş öldürüldü.
Tetikçilerin sicilleri ortada.
Katiller tabii ki tüm destekçileriyle birlikte ortaya çıkartılmalı.
Peki bu konuda bizim Genel Başkanımız ne diyor.
“Sinan Ateş bizim evladımızdı. CHP’de ülkücü arkadaşlarımız var, Sinan Ateş onların da kardeşi, yol arkadaşı.
Haliyle CHP “ŞEHİDİMİZİN” hakkını l savunacaktır. “beyanı aynen böyle.
Bir an ben kendimi MHP’de miyim diye düşünmeden edemedim.
Bu şahıs bizim ŞEHİDİMİZ miş.
Hayırdır Genel Başkan.
CHP Genel Başkan’ı olduğunu unutma.
MHP bile bu adama sahip çıkmıyor, şehidimiz demiyor.
Sana ne oluyor.?
Bu adamın başkanı olduğu ocakların ne olduklarını, neler yaptıklarını bizler canlı canlı yaşadık.
Siz o zaman Sol’la barışık değildiniz.
Bu ocaklara başkan yapılanların sicilleri çok ayıplı ve kabarıktır.
Tetiğe basmayan hiç kimse buralara başkan olamaz..
Ellerinde devrimcilerin kanı olmayanlar bu makamlara gelemez.
Onların şehit ettiği yoldaşlarımızın acısını asla unutmadık.
Bunun müsebbibi olan bir kurumun başkanı nasıl sizin şehidiniz oluyor.?
Biraz ağzınızdan çıkanı kulağınız duysun.
O tip insanlara sahip çıkarken, partimizde ve ülkemizde ,bu insanlar sayesinde öldürülmüş,
babasız ve evlatsız bırakılmış milyonlarca insanımızın olduğunu unutmayın.
Bu acı bedeller ödeyen insanlar sayesinde, bugün hiç hak etmediğiniz CHP Genel Başkan makamında oturuyorsunuz.
Onun büyüklüğüne layık olmaya çalışın ve bu tip yanlışlarınızdan bir an önce vaz geçin ve de bu açıklamanızdan dolayı, onların katlettiği tüm devrimcilerden ve ailelerinden hemen ÖZÜR dileyin.
Yeter artık.
Mustafa Pınar Ankara Dayanışma Platformu sözcüsü.