Getting your Trinity Audio player ready... |
Utanmak
Halk ozanı Muhlis Akarsu utan utan eserinde şu sözlerle seslenmişti:
Ben bir işçi vatandaşım
zaten belalıdır başım
soya soya bitti işim
etme utan utan
yapma utan utan.
Neden hakkımı vermiyon
dünya gözüyle görmüyon
bir garnımı doyurmuyon
etme utan utan
yapma utan utan.
Atlı iken kaldık yayan
rezil ettin şu dünyaya
bizi sattın Almanya’ya
etme utan utan
yapma utan utan.
Akarsuyum yaşamam ki
yaş tahtaya basamam ki
ozanım ben susamam ki
etme utan utan
yapma utan utan.
“İnsan ne kadar fazla şeyden utanırsa, o kadar şeref ve onur sahibi olur.” Bernard SHAW
İlyada destanındaki ‘Aidos’ (Utanmak) kavramı, kendine hakim olmak anlamına gelmektedir. Sözlüğümüz de utanmayı şöyle tanımlar: “Onursuz sayılabilecek veya gülünç olacak bir duruma düşmekten üzüntü duymak, korkmak, mahcup olmak”.
Sıkılmak, arlanmak yardımcı sözcükleridir. Bir bakıma vicdanın ve merhametin hatta insanlığın dışa vurumudur. Çarpıtılmamış, maskelenmemiş olandır. Yüreğin kekelemesi gibidir. İnsanlıktan yoksun sistem utanma getirir. İnsanlık ayıbı olacak durumlara kayıtsız kalmamadır. Utanmanın diğer ismi de reddetmektir. utanmak, insanın kalitesini de gösteren bir güzelliktir.
Herhangi bir konuda eksik olduğunu varsayarak duygusal olarak kendini dünyaya kapamayı getirir. Bununla beraber içinde bulunulan durumdan kurtulmak isteme eylemi olarak da yer almaktadır. Sahte yaşantılardan sıyrılmayı kendimizle yüzleşmeyi getirir. Sanılanın aksine de zayıflık değildir, güç verir insana. Güzel bir ülke için insanların güvenebilecekleri, destek alabilecekleri bir duygudur.
Utanma becerilebildiği taktirde ilişkilerde küçülmemeyi getirir. Kendimize ait resmimizin bütünlüğünü korumaktır. Utanma olmadığında empatiden yoksunluk oluşmaktadır. Kandırmayı, çalmayı , çırpmayı, hukuk bilmezliği … Durdurmada önemli etkendir utanmak.
Hataların da daha affedilebilir hale gelmesini sağlamaktadır. Bilinçli olmayı ve kendimizi anlamayı getirmektedir. Utanma duygusu bilinçli bir duygu olarak anılır. Daha çok kendimizi anlamaya çalışma ve değerlendirmeyi getirir.
Utanmaktan kaçınmayanların makamlarda bulunması ise, toplumdaki kaos kaynaklarından biridir, çünkü utanmazlık, adaletin olmadığı (veya bozulduğu), böylece toplumsal güvensizliğin arttığı, toplumun parçalanmakta/ufalanmakta olduğu bir zehirli atmosfer yaratmasına sebep olmaktadır.
Utanma insanlığa doğru kocaman bir adım atmayı getirir. İnsanın güzel bir insan olmaya çalışmasıdır. Zulme karșı durmadır. Saygıya yer açar. Hakkı ve halkı korumayı gözetmedir. Kişinin kendisine ikazıdır ve çeki düzen vermesidir. Hatasından vazgeçmesidir.
“ Fredrich Nietzche nin dediği gibi “En insani davranış, bir insanın utanılacak duruma düşmesini önlemektir”.
Özgür KARAKAYA
ozgur694@hotmail.com