Getting your Trinity Audio player ready... |
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’la ilgili 2014 yılına ait bir iddia, hem FETÖ hem de AKP ile ilgili bağlantılara işaret ediyor.
M.A isimli müftünün yazılar yazdığı internet sitesinde Erbaş’ın Sakarya Üniversitesi’nde ilahiyat fakültesi dekanlığı yaptığı dönemde katıldığı bir etkinliğe ilişkin eleştirel bir haber yayımlandı.
Erbaş’ın yönetim kurulunda yer aldığı FETÖ’cülere ait Kültürlerarası Diyalog Platformu’nun etkinliği, “Cemaat’ten Yahudiler için anma töreni!” başlığıyla verildi.
Haberin ardından tehdit telefonları alan M.A, müftülük görevinden alınarak vaizliğe geçirildi. Ayrıca Din Hizmetleri Ataşelik ve Müşavirlik sınavını kazanmasına karşın “Ali Erbaş senin üzerini çizmiş” denilerek sınavı yok sayıldı.
İddiaya göre bu süreçte Yeni Şafak gazetesi Ankara temsilcisi olan, bugünse gazetenin genel yayın yönetmenliği koltuğunda oturan Hüseyin Likoğlu ile kardeşi ve aynı zamanda Erbaş’ın damadı Muhammed Likoğlu da aktif yer aldı.
SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDU
AKP’de siyaset de yapan M.A’nın 2018’de yaptığı suç duyurusunda; Erbaş, Hüseyin Likoğlu ve Muhammed Likoğlu’nun isimleri şüpheli sıfatıyla yer aldı. Üç isimle ilgili suçlamalar ise şantaj, tehdit, haberleşmenin gizliliğini ihlal, özel hayatın gizliliğini ihlal ve görevi kötüye kullanma olarak kayda geçirildi.
Suç duyurusunda yer alan bilgiye göre Hüseyin Likoğlu M.A’yı arayıp söz konusu habere ilişkin bilgi istedi. Ardından ise hakaretler etti.
M.A, Likoğlu tarafından bu konuşmanın kendisinin bilgisi olmadan kaydedildiğini ve 2017’de Diyanet işleri Başkanlığı’nın bahçesinde Muhammed Likoğlu’nun kendisini, “Elimde ses kaydın mevcut, seni bitireceğim” sözleriyle tehdit ettiğini söyledi.
M.A, kısa bir süre sonraysa bir cami bahçesindeki etkinlikte Erbaş’ın kendisine “Ses kayıtlarını dinledim, bana FETÖ’cü demişsin, çok kızdım” dediğini belirtti.
M.A’nın suç duyurusunda ayrıca şu ifadeleri kullanması dikkat çekti:
“Daha önceki yıllarda FETÖ ve elebaşısı ile birçok platformda ortak hareket eden hatta bu örgütün elebaşının talimatıyla kurulan ve Kültürlerarası Diyalog Platformu’nun kurucu üyesi olan Ali Erbaş’ın yazılarım nedeniyle görev yetki ve nüfuzunu kötüye kullanmak suretiyle benden intikam aldığını düşünüyorum.”