Getting your Trinity Audio player ready...
|
Suyu Antik Çağda Thales “her şeyin başı, kökü kaynağı” olarak tanımlamıştı. Suyun bilimsel olarak tanımıysa, 2 hidrojen bir oksijen atomunun birleşmesidir.
Bir nevi insan yakıtıdır su. Gemileri de taşıyan zamandır. Onunla ilgili temenniler ve deyimlerimizde bulunmaktadır: Bunlardan bazıları “Su gibi aziz ol evladım. “Su gibi git gel inşallah”. “Sular gibi seller gibi öğren”. “Su küçüğün söz büyün”. Eşek sudan gelinceye kadar döverim seni. Sen insanı sulu götürür sususuz getirirsin. Su testisi su yolunda kırılır. vb.
Dağların doruklarını aşındırırarak kocaman kayaları adeta soymaktadır. Ne kadar değişik yerden geçtiğinde o kadar değişik özelliği de ödünç almaktadır. Kimi zaman söndürür; bir sıcak, bir soğuktur, alıp götürerek yığar kazar ya da yükseltmektedir. Kimi zaman yaşam verir, kimi zamanda ölüm sebebidir.
Taşarak geniş ovaları da sular altında bırakmaktadır. Bütün bunlar zamanla değişmektedir. Su yaşamı başlatarak onun devamını sağlar.
Dünyanın dört bir yanında farklı zenginlikte olan birisinin bir bardağı için saatlerce yürümek zorunda olduğu, bir diğerinin de kullanmadığı havuzlarını keyfine doldurup boşaltığı temiz halininde bulmanın git gide zorlaştığı, insanın israfıyla kirletmesiyle katletmeye devam ettiği can damarıdır.
Su nasıl paralı hale getirildi? İnsanlar binlerce yıl para vermeden içtiler suyu. Zaman ilerledikçe el konulmaya başlandı suya. El koyanlar da anamalcı sistemden yana olanlardı.
Anamalcı sistem ve kentleşme suyu meta haline getirdi. Devletler,belediyeler ve sermayedarlarla beraber gereken önlemleri almayarak suyu içilmeyecek hale getirdiler. Halkın kolayca ulaşabileceği sular kirlendikce sermayedarlar pet şişelere damacanlar da suyu satmaya başladılar.
Su da parayla satılan mal haline getirildi. O doğanın tüm canlılara, sunduğu bir ürün oldu. Evlerimize ulaştırılırken su metalaştırıldı. Su paralı olacaktı. Çeşmeler adım adım kaldırıldı sokaklardan. Sonra da şişelenerek, paketlenerek sürülmeye başlandı piyasaya. Su insanın en doğal hakkıdır. Anamalcı sistem bu haktan bile mahrum etmektedir.
Bu haktan vazgeçilmemesi gerekmektedir. İnsanca bir yaşam için gerekli olan temiz su miktarı ücretsiz olarak verilmelidir. Su hakkı güvence altına alınmalıdır.
Orhan Veli de Bedava şiirinde söyle diyordu:
Bedava yaşıyoruz, bedava; / Hava bedava, bulut bedava; / Dere tepe bedava; / Yağmur çamur bedava; / Otomobillerin dışı, / Sinemaların kapısı, / Camekanlar bedava; / Peynir ekmek değil ama / Acı su bedava; / Kelle fiyatına hürriyet, / Esirlik bedava; / Bedava yaşıyoruz, bedava.
Özgür Karakaya
ozgur694@hotmail.com