İlk Öğretmenlik Yaptığım Konya Gölyazı Susuz kalmış-VİDEO

Getting your Trinity Audio player ready...

Kırk üç yıl önce öğretmenlik yaptığım Gölyazı kasabasından bir vatandaşımız aradı; “Yıldırım öğretmenim ben Gölyazı köyünden arıyorum iki aydır içme suyumuz yok; köy halkı perişan, sen bizim öğretmenimizdin, ekmeğimizi yedin, suyumuzu içtin; duyduk ki şimdi milletvekili olmuşsun, bizim derdimize derman olasın.” dedi.  Kırk üç yıl sonra gelen bu telefonla çok duygulandım. Tuz Gölü’nün hemen yanı başında şirin bir belde olan Gölyazı, o yıllarda da içme suyu sorunu yaşıyordu. Aradan kırk üç yıl geçmiş, ne acıdır ki hala daha su sorunu yaşıyorlar.

Bugün 2 Eylül Cuma Ankara’dan yola koyuldum, ilk öğretmenliğe başladığım Gölyazı’ya gidiyorum. Karmaşık duygular içindeyim, dile kolay tam tamına kırk üç yıl oldu. Okuttuğum öğrencilerim şimdi 53- 55 yaşlarındalar; onları görebilir miyim, görsem tanır mıyım, onlar beni tanırlar mı? Kaldığım evler duruyor mu? Merak içindeyim!

Gölyazı halkının susuzluğuna can suyu olabilecek miyim? Kafamda sorular sorular…

13 Kasım 1979 yılında Konya Cihanbeyli Gölyazı kasabasında (AKP şimdi köy yaptı) ilk öğretmenliğime Devrim İlkokulunda başladım. O dönem ne KPSS, ne de mülakat vardı; kura çekerek elimizdeki diplomayla öğretmenlik yapacağımız yere gidiyorduk…

Konya Cihanbeyli Gölyazı kasabasında ilkokul 4. ve 5. sınıfları okuttum. Ortaokulda Türkçe öğretmeni olmadığı İçin Türkçe derslerine de girdim.

Öğretmenlik mesleği çok onurlu ve kutsal bir meslek. Ne öğrenciler, ne veliler, ne de öğretmenler değil 40 yıl, yıllar geçse de birbirlerini unutmuyorlar. Böylesi bir mesleğin sahipleri “çapulcu” olabilirler mi? Onlar olsa olsa, karanlığı aydınlatan fener ışığı olurlar.

Kırk üç  yıl sonra Gözyazı’dayım…

Konya İl Başkanımız Barış Bektaş ve Cihanbeyli İlçe Başkanımız Yakup Erdal ile birlikte Gölyazılılarla görüştük, incelemelerde bulunduk. İki aydır sürekli suların kesildiğini, son 15 gündür çeşmelerden bir damla suyun akmadığını, beş bin kişiye gece yarılarına kadar belediyenin tankerlerle su dağıttığını söylüyorlar. Beş bin nüfuslu Gölyazı’nın bu kadar süre susuz bırakılması, kırk üç yıl önce yaşadığımız su sorunun hala çözülmemiş olması çok üzücü. Gölyazılıların susuz bırakılmasının hiçbir haklı gerekçesi olmaz.

Bizim geleceğimizin duyumunu alan yetkililerin bugün Gölyazı’ya su vermeye başlandıklarını  da öğreniyoruz.

Aldığınız oya göre hizmet veririm anlayışı doğru bir anlayış değildir. Eğer aldığınız oya göre bir ülkeyi, bir beldeyi, bir mahalleyi değerlendirecekseniz, o zaman bu ülkede Cumhurbaşkanlığı yapmayacaksınız. Çünkü yirmi yıldır sizi iktidarda tutan Türkiye halkıdır. Sandıktan çıktınız bu ülkeyi yönetiyorsunuz. Seçildikten sonra bana oy verenler, vermeyenler diye bir ayrım yapamazsınız. Buna hakkınız yok.

Konu hakkında, Konya Büyükşehir Belediye Başkanı ile görüşmek istedim ancak toplantıda olduğu söylendi, gün boyunca geri dönüş de olmadı.  KOSKİ/Konya Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürü ile görüştüm. Su sorununu çözeceklerini söyledi.

Gölyazı’dan arayan arkadaşım dedi ki, “Kırk üç yıl önce burada öğretmenken ekmeğimizi yedin, suyumuzu içtin, biz susuz kaldık. Şimdi milletvekili oldun derdimize derman ol…”

Ben Gölyazılıların milletvekiliyim, Cihanbeylilerin milletvekiliyim; ben sizlerin bir kardeşinizim, yoldaşınızım; sizlerle yoldaşlık ettim.

Şimdi tüm gücümle Gölyazı köylülerinin, öğrencilerimin; onların eşlerinin, çocuklarının ve torunlarımın susuzluğunu gidermek için çalışacağım. Sorunu çözmek için Parlamentoda ne gerekiyorsa yapacağım.

Öğretmen arkadaşlarımla, öğrencilerimle burada protestolar yaptık. Siyasal hayatımda bana çok şey verdiniz. Emekleriniz için teşekkür ediyorum.

Gölyazı’ya geleceğimi Konya İl Başkanımıza, Barış Başkanımıza söylediğimde, “Hemen gidelim…” dedi. Barış Başkanımıza, kadın kollarımıza, tüm il ve ilçe yöneticilerimize teşekkür ediyorum.

Gölyazı halkı 1979 yıllarında yurt dışında; İsveç, İsviçre, Almanya gibi Avrupa ülkelerinde işçi olarak çalışıyordu. Okuttuğum öğrencilerimin de bu ülkelere gittiğini, oralarda yaşadığını öğrendim.

Okulumu gördüm, öğrencilerimi gördüm; eşim Yüksel’in ilk gelin geldiği evimizi gördüm. Bir nebze de olsa kırk üç yıl sonra hasret kaldığım, ilk görev yaptığım yeri gördüm; susuzluğumu giderdim. Gölyazı halkının susuzluğunu da en kısa zamanda gidereceğiz.

Susuzluk ne alın yazısı, ne de kaderdir! Halkın derdine derman olmayan yönetim anlayışının acı sonucudur! Konuyu çok yakından takip edeceğim, en kısa zamanda Gölyazı suya kavuşacak.

Bizim sözümüz söz, 21. yüzyılda insanlarımızın susuz bırakılması kabul edilemez…

 

Yıldırım KAYA

CHP Ankara Milletvekili

3 Eylül 2022

 

 

 

 

 

Exit mobile version