|
Getting your Trinity Audio player ready... |
İnsanlık tarihi şiddeti içersinde barındırır. Milyarca kişinin cesedi altında da provakasyonlar vardır. İnsanları birbirine düşürerek savaştırarak büyük kazançlar ve çıkarlar elde edilmiştir. İnsanların ya da toplumların hasas oldukları konularda o hasaslığı kullanarak soğukkanlı bir şekilde düşünmelerinin zorlaştırılmasıdır.
Toplumsal durumun yeniden düzenlenerek yapılacak hareketin siyasi ve ideolojik zeminin oluşması için kullanılan eylemlerin bir kısmıdır. Siyasi ideolojik güç sahipleri ve gruplar tarafından kullanıldığı gibi erk sahibi kişiler tarafından da diğer insanlara karşı kullanılabilen eylemleri de kapsamaktadır ve uygulanabilir güce sahip olması gerekmektedir.
Provokasyon,ana olay öncesi küçük olaylar çıkartarak topluluğu hazırlamadır. Korkulara hitap ederek kasıtlı olarak huzuru bozmaktır ve kışkırtmaktır. Bir nevi gaza getirmektir. Dolduruşa getirme, fitilleme, anlamına gelmektedir. Düşünme kabiliyetini yitirmiş olanların birileri tarafından da kullanılmasıdır. Toplumları uyutma yöntemidir. Halkların da birbirine kırdırılmasıdır. Koca bir yalana dayanır. Çamur at izi kalsın düşüncesine dayanmaktadır.
Adeta gözlerin kör edilişi ve vücudun yavaşca kangrenden ölmesine sebebiyet vermektir. Provokasyon, bir nehrin akması gibidir. Önüne kattığını götürmektedir. Geriye ise sadece küflü tortu bırakmaktadır. Kimseye de faydası da yoktur. Kolaydır da kaşıntıya benzemektedir. Geriye kan göz yaşı yanık izi kalır , üzüntüleri pişmanlığı beraberinde getirmektedir.
İnsan yakma bahanesidir. Bununla beraber tüm yönlendirmeler de provokasyon gayesi taşımaktadır. Provokasyon, kitleyi değerlere saygısız olarak tanımlar ve değer kısımı korumaya çalışan iyi olarak ikiye ayırmaktadır. Kışkırtma, ahlaki etik, dinsel, etnik, mezhepsel gibi hassasiyeti hedef alarak amacına ulaşmaya çalışmaktadır. Dezenformasyonla da birleştiğinde ölümle sonuçlanan olaylar meydana gelmektedir. Burda önemli olan doğacak tepkilerdir ve kimin ekmeğine yağ sürüldüğü önem kazanmaktadır.
Nefret ortamını yaratabilmek için insanların farklılıklarından yararlanılır. Farklı dil,soy,inanç kıyım nedeni olmaktadır.Tarihteki bütün provokasyonlara bakıldığında devletle ilgili birimlerin bir şekilde veya doğrudan işin içinde olduğu görülmektedir.
Siyasi iradenin eksik oluşundan doğmaktadır. Ön görünün olmayışıyla beraber uygun refleksin eksikliği ve arkasında da mutlaka organize edici bir odak bulunmaktadır. Dayatılan ve ileri sürülen fikirlerin gruplar arası dolaşımında kitle psikolojisinden yararlanılmaktadır.
Provokasyonlar, sonuçlarıyla anlaşılmaktadır. Her provokasyon bazı taşları da yerinden oynatmaktadır. Kışkırtmalara karşı soğukkanlı olunmalı ve ortak duyarlılık elden bırakılmamalıdır. Çünkü her provokasyon hem ülkeye hem de ekonomiye büyük bir zarar getirmektedir. Bu provokasyonlara karşı durmak her şeyden önce insan olmanın akıl ve zeka onurunun gereğidir.
Özgür Karakaya
ozgur694@hotmail.com
