|
Getting your Trinity Audio player ready... |
Remzi Uysal
Türkiye Cumhuriyeti’nin tapusu olan LOZAN Antlaşması’ndan sonra İtilaf devletlerinin askerleri İSTANBUL’u boşaltınca, ŞÜKRÜ NAİLİ Paşa kumandasındaki “DEMİR FIRKA” olarak nitelendirilen TÜRK Ordusu, 6 EKİM 1923 günü halkın alkışları, coşkulu naraları ve çiçek yağmuru altında İstanbul’a girdi.
05 EKİM 1923 tarihine kadar İngilizler ve Fransızlar, Payidaht İstanbul’un şehir yönetimine hakim idiler.
Osmanlı Sarayı’nın adaletine güvendikleri Emperyalist İngilizler, Osmanlı’dan kalan Halife Abdülmecit gibi artıklarına bile: “Bunlar bizi İstanbul’da davul zurna İle karşıladılar” diyerek saygı duymayıp, Galata Köprüsü üzerinde halkın, ihtimal meraklı bakışları altında dahi,
27 Aralık 1922 günü trafik cezası bile kesip, aşağılamaktan geri kalmamışlar.
Yüce İnsan, MAREŞAL GAZİ MUSTAFA KEMÂL PAŞA, ışıklar içinde uyu.
Gönül ister ki; İSTANBUL için yapılacak kutlamalar, bundan böyle “06 EKİM”günleri yapılsın.
Bizler, önümüzdeki 6 EKİM 2022 Perşembe gününden başlayarak, KEMALİST – ATATÜRKÇÜ Türk aydınları olarak, buna kalemlerimizle öncülük edebiliriz.
Zira, 6 EKİM 1922 tarihi, İSTANBUL’un ikinci ve son olarak Türk Yurdu olduğunun kanıtıdır.
Ve de Tarih ahlakından yola çıkacak olursak; Fetihler için değil de, Kurtuluşlar için kutlamalar düzenlenir.
Tıpkı 9 EYLÜL, İzmir’in kurtuluş günü gibi!
Remzi Uysal
Lübeck, 05 Ağustos 2022
