Getting your Trinity Audio player ready... |
Dr.Mustafa Torun
Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı
mtorun3@gmail.com
İşi bilen yapar,az bilen akıl verir, bilmeyen eleştirir, yapamayan çamur atar.
KONFÜÇYUS
Maalesef hekimler şiddet karşısında çeşitli bahanelerle toplanamayan mecliste bir defa daha yarı yolda bırakıldılar. Resmen olmayan siyasetin kurbanı oldular. Yazık ki ne yazık! İleride çeşitli gerekçelerle meclise gelmeyip, asli görevlerini yapmayanları biz affetsek de tarih affetmeyecek mi?
*
Öte yandan pandemi gerçeklerini doğrudan dile getiren değerli hekim arkadaşlarımız AŞI REDDİ GRUPLARINCA göz göre göre linç kampanyasına tutulup, ölüm tehditleri almaktalar. Bu baskıcı, otokratik, antidemokrat
*
İyiler örgütlü mücadele etmedikleri, Aziz Nesin’in DU BAKALİ NE OLACAK? mantığındaki gibi çağdışı olaylara seyirci kaldıkları, hantallıklarını atamadıkları sürece işimiz giderek güçleşmektedir. Bunu da bir yana kaydedelim değerli dostlarım.
*
Daha öncede yazdığım gibi;
Dünyada ve Türkiye’de Hekimlerin sınıfsal konumunu göz önünde bulundurursak, genel olarak yoksulların,ezilenlerin,sömürü
*
Ben cahillerin ferasetine güvenirim diyenler bize güvenebilirler mi? Bu mümkün mü?
Peki Cehaletten nasıl kurtuluruz? Diye sorduğunuzu tahmin ediyorum.
Cehaletten ancak eğitimle kurtulabiliriz. Mesleki atalarımızın büyücüler, şifacılar ve din adamları olduklarını düşünürsek, Hekimlik “Tıp Bilimi” olmakla birlikte aynı zamanda sosyal bir bilimdir. Hekim hasta ilişkisini sosyal bilimle açıklamaya çalışarak, pozitif bir bilim olan tıp bilimini metafizik bir felsefe ya da idealist felsefe ile açıklamak, gerçeği olgularda aramamak anlamı taşır. Adıyaman “Düz Dara” türküsünde ki gibi halkımızın ve hekimlerin DOKSANDOKUZ YARESI VAR.
SİZLER DE AÇTIRMAYIN YÜZ YARA!…
Sevgilerimle…