Getting your Trinity Audio player ready... |
Sağlık Bakanlığı, kamuda istihdam edilecek sözleşmeli sağlık personeli sayısını güncelledi. Güncellenen sayılarda, uzman doktor alımındaki artış dikkat çekti. Resmi Gazete’de 1 Ocak’ta yayımlanan cumhurbaşkanlığı kararıyla, 2022 için 6 bin 787 tabip ve 9 bin 14 uzman doktor istihdam edilmesi öngörülmüştü.
Ancak 28 Temmuz’da Resmi Gazete’de yayımlanan yeni kararla istihdam edilecek doktor sayısı 7 bin 114’e, uzman doktor sayısı da 19 bin 694’de yükseltildi. Bu kararlar Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yurtdışını hedefleyen ve kamu hastanelerinden istifa eden doktorlara “Varsın giderlerse gitsinler. Biz de yeni yetişen hekimlerle, asistanlarla götürürüz” sözlerini akıllara getirdi.
Söz konusu artışa CHP Ankara Milletvekili Murat Emir ve Türk Tabipler Birliği (TTB) İkinci Başkanı Ali İhsan Ökten tepki gösterdi. Emir, bu artışla birlikte iktidarın kamudaki uzman doktor açığını itiraf etmiş olduğunu söyledi. Emir, “Sağlık Bakanlığı’nın yanlış politikaları sonucunda sağlık sistemi adeta tıkanma noktasına gelmiştir. Hastalar, hastanelerde günlerce randevu alamazken acil ameliyatlar yapılamazken bir yandan da sağlık personeli çok zor koşullar altında çalışmaktadır. Uzman doktorlarımız ya istifa etmekte ya da emekli olmaktadır. AKP’li yetkililer bu sorunu inkâr etmiştir. Ancak cumhurbaşkanlığı kararıyla görülmüştür ki kamudaki uzman açığı artık önlenemez boyutlara ulaşmıştır. İktidar da yeni alım ilanına çıkarak bu sorunu çözmeye çalışmaktadır” diye konuştu.
ACİL SERVİSLERDE YIĞILMA
TTB İkinci Başkanı Ökten de şu sözlerle tepki gösterdi: “Kamuda çok ciddi hekim göçü var. Bu adım için açığı kapatma çabası diyebiliriz. Bu kadar fazla uzman hekim alarak sorunu çözemezsiniz. Önemli olan birinci basamağı kuvvetlendirmektir. Bu kadar hekim almak yerine sorunun nerede olduğu tespit edilmelidir. Hekim azlığının en çok olduğu branşlar belirlenmelidir. Bizim araştırmalarımıza göre en fazla hekim açığı birinci basamakta. Basamak sistemi de iktidarın oy kaygısından dolayı yapılmıyor. Hastalar gün içinde hem aile hekimine, hem özel hastanelere gidebiliyor. Acil servislerdeki yığılmalar da iktidarın ısrarlı sağlık politikaları yüzünden sürüyor. Yanlış üzerine yanlış konularak sorunlar çözülmeye çalışılıyor.”