Getting your Trinity Audio player ready... |
Türkiye siyasi tarihinde kısa dönemli uzlaşmalar hariç her zaman gerilim hattında seyreden Ankara-Atina ilişkileri bugünlerde yine gergin dönemlerinden birini yaşıyor. Bu durumu olası nedenlerini Emekli Büyükelçi Süha Umar ve Emekli Koramiral Can Erenoğlu Cumhuriyet’e değerlendirdi.
GERGİNLİK ARTTI
Umar, Yunanistan’ın bağımsızlığını ilan ettiğinden beri izlediği dış politikanın sürekliliğine değinerek bu politikanın bileşenlerinden birinin “Türkiye aleyhine genişleme” çizgisi olduğunun altını çizdi. Son zamanlarda artan gerginliğe ilişkin ise “Yunanistan’ın, özellikle adalar ile ilgili 20 yıl öncesine kadar daha dikkatli bir şekilde yürütmeye çalıştığı politikasını, son 20yıldır daha görünür hale getirdiğine” dikkat çekti. Yunanistan’ı bu şekilde tavır alma yönünde cesaretlendiren gelişmelerin üzerine düşünmek gerektiğini ifade eden Umar, “Gerek Ege’de gerekse Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin atamadığı veya atıp geri çekildiği adımların verdiği ciddiyetsizlik mesajının Yunanistan’ın artan saldırgan söylem ve hareketlerinin sebeplerinden biri olabileceğini” dile getirdi.
“Özellikle Yunanistan’ın adalara asker yerleştirmesi ve silahlandırmasının Paris Anlaşması ve Lozan Anlaşması hükümlerine aykırı bir davranış olduğuna” dikkat çeken Umar, Türkiye’nin buna yönelik tepkisini zayıf bulduğunu belirterek komşularla “sıfır sorun politikası” nın bunda etkisi olduğunu vurguladı. Umar ayrıca “Türkiye’nin ulusal çıkarlarını koruyacağını kararlı bir biçimde göstermesi lazım, aksi takdirde öyle bir noktaya gelirsiniz ki bulunduğunuz noktadan geri gidemeyeceğiniz için karşı taraf da geri adım atmayacağı için savaş hali ile karşı karşıya kalırsınız” ifadelerini kullandı. Umar, hava sahası ihlalleri ile ilgili ise “Yunanistan Ege Denizi’ndeki ulusal karasularının genişliği 6 mil olmasına karşın ulusal hava sahasının genişliği 10 mil olarak belirlemiştir. Bunu uygulamaya çalışıyor, biz de kabul etmiyoruz. Dolayısıyla Türkiye’nin son zamanlardaki tatbikat ve müdaheleri meşrudur” değerlendirmesinde bulundu.
(Emekli Büyükelçi Süha Umar)
‘KIŞKIRTICI UYGULAMALAR’
Emekli Koramiral Can Erenoğlu, Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis’in son günlerdeki Türkiye’ye yönelik hamelelerini değerlendirdi. Miçotakis’in önceki gün Lozan Anlaşmasına göre silahlandırılması yasak olan Keçi Adası’nı ziyaretini “geçmişte Yunan politikacılarının ve askerlerinin çok kez yaptıkları gibi tamamen iç politikaya ve tahrike yönelik icraatlar” olarak tanımladı. Egemenliği Antlaşmalarla Yunanistan’a Devredilmemiş Ada, Adacık ve Kayalıklar (EGAYDAAK) sorununun “Yunanistan’ın yumuşak karnı” olduğunu söyleyen Erenoğlu, “Yunanistan, EGAYDAAK’ların Türkiye tarafından sahiplenilmesinden rahatsızdır. Bu sahiplenme belki de ilk defa Türkiye’nin tepkici değil etkici bir adımı olmuştur” diye konuştu.
(Emekli Koramiral Can Erenoğlu)
YAPILMASI GEREKENLER
Erenoğlu,Türkiye’nin atması gereken adımları özetledi: “Denizlerdeki çıkarlarımızı koruyacağımızı gösteren kararlı adımlar atılmalıdır.
Denizcilik siyasası hazırlanmalı ve TBMM’de tartışılmalıdır. Lozan dengesi korunmalı ve Atatürk-Venizelos dostluğunu örnek alarak kardeşliğin kalıcı olması sağlanmalıdır. Milli çıkarlarımızı güçlü bir şekilde savunabilmek için etkin ve saygın bir donanmaya sahip olunmalıdır. Ege ve Doğu Akdeniz’de hukukdışı Yunan uygulamalarına anında tepki göstermelidir. Meis dahil Yunanistan’a askerden arındırılması şartıyla devredilen adalarda askeri tedbirlere başvurulmasını hukuken haklı kılacak Yunan ihlalleri Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde gündeme getirilmelidir.