|
Getting your Trinity Audio player ready... |
CHP Eski Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Yılmaz Ateş, Kurtuluş Parkı’nı elden çıkaran işlemlerle, Dikmen Vadisi’ni betona çevirecek ihalenin iptal edilmesini istedi. Ateş’in bugün yaptığı yazılı açıklama şöyledir:
“Ankara’nın hava koridoru, Ankaralıların nefes borusu Dikmen Vadisi’nde 36 bin metrekarelik bir alan, 49 katlı binalar yapmak için 7 Haziran’da satışa çıkarıldı. Ulusal Kurtuluş Savaşı’mızın simgesi, Kurtuluş Parkı’nın kamu elinden çıkarılması karşısında sessiz kalan Ankara, Dikmen Vadisi’nin betonlaştırılmasında da suskunluğunu korumaktadır.
1994-2019 yılları arasındaki Refah ve Ak Parti’nin 25 yıllık iktidarının 17 yıllık bölümünde STK’lar ve Ankaralılarla birlikte kente karşı işlenmeye kalkılan suçlar karşısında çok etkili mücadele ettik. Bu dönemde Tarım Bakanı Mustafa Taşar’ın takas yoluyla Atatürk Orman Çiftliği’nin (AOÇ) talan edilmesini önledik. Maltepe’deki Hürriyet İlk Okulu ile Ulus’taki tarihi Orta Okulu’n (taş bina) yıkımını, Çayyolu’ndaki mezarlığın ortadan kaldırılmasını durdurduk. TBMM Lojmanlarının yok pahasına yandaşlara peş-keş çekilmesine izin vermedik. ODTÜ’nün Çankaya Oran mahallesindeki tapulu arazisi olan orman içinde sosyal tesis yapmasını durduk.
Şimdi Ankara’yı beton kafese sokmak için yapılaşmaya açılan Dikmen Vadisi’ndeki yoksulların konutlarını başlarına yıkarak ranta açmasına izin vermedik. Bütün bunları halkla el ele vererek, sesimizi yükselterek kamuoyu desteğiyle, hukuk yoluyla başardık.
Melih Gökçek’in el uzatamadığı 110 bin metrekarelik Kurtuluş Parkı elden çıkarılıyor, Dikmen Vadisi betonlaştırılıyor tek bir ses duyulmuyor. Kente karşı dün işlenen suçlar karşısında birlikte mücadele ettiğimiz Sivil Toplum Kuruluşları, siyasi partiler, milletvekilleri neredesiniz? Ankara’da dünün iktidarı bugünün muhalif partileri neredesiniz? Kurtuluş Savaşı’mızın simgesi parkımızın, nefes borumuz vadimizin Gezi Parkı kadar önemi yok mudur?
Sayın Melih Gökçek yapınca suç, Sayın Mansur Yavaş yaparsa suç oluşmaz mı? Çifte standarta son verip Kurtuluş Parkı işlemleri ve Dikmen Vadisi ihalesi iptal edilmelidir. Susarak suça ortak olup Ankara’mızı öldürmeyelim.”
, Kurtuluş Parkı’nı elden çıkaran işlemlerle, Dikmen Vadisi’ni betona çevirecek ihalenin iptal edilmesini istedi. Ateş’in bugün yaptığı yazılı açıklama şöyledir:
“Ankara’nın hava koridoru, Ankaralıların nefes borusu Dikmen Vadisi’nde 36 bin metrekarelik bir alan, 49 katlı binalar yapmak için 7 Haziran’da satışa çıkarıldı. Ulusal Kurtuluş Savaşı’mızın simgesi, Kurtuluş Parkı’nın kamu elinden çıkarılması karşısında sessiz kalan Ankara, Dikmen Vadisi’nin betonlaştırılmasında da suskunluğunu korumaktadır.
1994-2019 yılları arasındaki Refah ve Ak Parti’nin 25 yıllık iktidarının 17 yıllık bölümünde STK’lar ve Ankaralılarla birlikte kente karşı işlenmeye kalkılan suçlar karşısında çok etkili mücadele ettik. Bu dönemde Tarım Bakanı Mustafa Taşar’ın takas yoluyla Atatürk Orman Çiftliği’nin (AOÇ) talan edilmesini önledik. Maltepe’deki Hürriyet İlk Okulu ile Ulus’taki tarihi Orta Okulu’n (taş bina) yıkımını, Çayyolu’ndaki mezarlığın ortadan kaldırılmasını durdurduk. TBMM Lojmanlarının yok pahasına yandaşlara peş-keş çekilmesine izin vermedik. ODTÜ’nün Çankaya Oran mahallesindeki tapulu arazisi olan orman içinde sosyal tesis yapmasını durduk.
Şimdi Ankara’yı beton kafese sokmak için yapılaşmaya açılan Dikmen Vadisi’ndeki yoksulların konutlarını başlarına yıkarak ranta açmasına izin vermedik. Bütün bunları halkla el ele vererek, sesimizi yükselterek kamuoyu desteğiyle, hukuk yoluyla başardık.
Melih Gökçek’in el uzatamadığı 110 bin metrekarelik Kurtuluş Parkı elden çıkarılıyor, Dikmen Vadisi betonlaştırılıyor tek bir ses duyulmuyor. Kente karşı dün işlenen suçlar karşısında birlikte mücadele ettiğimiz Sivil Toplum Kuruluşları, siyasi partiler, milletvekilleri neredesiniz? Ankara’da dünün iktidarı bugünün muhalif partileri neredesiniz? Kurtuluş Savaşı’mızın simgesi parkımızın, nefes borumuz vadimizin Gezi Parkı kadar önemi yok mudur?
Sayın Melih Gökçek yapınca suç, Sayın Mansur Yavaş yaparsa suç oluşmaz mı? Çifte standarta son verip Kurtuluş Parkı işlemleri ve Dikmen Vadisi ihalesi iptal edilmelidir. Susarak suça ortak olup Ankara’mızı öldürmeyelim.”
