|
Getting your Trinity Audio player ready... |
Rusya-Ukrayna savaşında Odessa kıyılarından kopan mayınlardan ikincisi de Türkiye’ye ulaştı. Milli Savunma Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre dün sabah saatlerinde Bulgaristan sınırına yakın Kırklareli’nin İğneada açıklarında bir mayın tespit edilmesi üzerine, bölgede bulunan SAS timleri gönderildi. Tespit edilen mayın emniyete alındıktan sonra SAS timleri tarafından etkisiz duruma getirildi.
Rusya-Ukrayna savaşının sürdüğü ortamda Odessa kıyılarından kopan mayınlardan ikincisinin de İğneada açıklarına gelmesini, emekli Tuğamiral Türker Ertürk Cumhuriyet’e değerlendirdi.
Ertürk, “Bu mayınları Odessa açıklarına döken belli ki Ukrayna, bunu yapmasının sebebi de gayet açık: Rusya’nın buraya çıkarma yapmasını önlemek. Derinliklere baktığımızda hidrografik şartlar gereği normalde oraya dip mayını dökülür, çünkü derinlikler az. Fakat Rusya’nın açıklamasından o bölgeye demirli mayın döküldüğünü öğrendik, 420 adet döküldüğünü açıkladılar. Ukrayna bunu inkâr ediyor. Fakat Rusya’nın buraya mayın dökmesi eşyanın tabiatına aykırı, çünkü Ruslar Odessa’ya amfibi harekât yapmaya çalışıyorlar” dedi.
Türkiye sahillerine gelen mayınların eski tip mayınlar olduğunu kaydeden Ertürk, “Rüzgâr durumuna baktığımızda kuzeydoğudan ve doğudan esiyor, belli ki mayınlar rüzgârla batıya doğru sürükleniyor. Fakat kötü depolama şartı, korozyon gibi kötü koşullar nedeniyle dip mayınlarının tamamı da telini kopartmaz. 420 mayın da bu şekilde serseri mayın haline gelip güneye doğru sürükleniyorsa bu iş provokasyon kokuyor. Ukrayna, uluslararası ortamda ‘Karadeniz’de seyrüsefer emniyeti yok’ izlenimi vermeye çalışıyor olabilir. Bu provokasyonlar ‘Karadeniz’de istikrar bozulmuştur, seyrüsefer emniyeti yoktur. Buraya uluslararası mayın karşı tedbirleri gücü, NATO, AB gücü ya da BM denetiminde bir güç gönderilmeli’ çağrısının hazırlığı olabilir” dedi.
“SAVAŞ SUÇU OLUŞTURUR”
Mayınların Ukrayna tarafından kasten denize döküldüğünün tespit edilmesi durumunda bunun “savaş suçu” oluşturacağını belirten Ertürk, “1907 Lahey Sözleşmesi’ne göre serseri mayınlar yasaklanmıştır. Ayrıca demirli mayınlar telini kesip satha geldiğinde ateşleme mekanizmasının mersin eskırt kısa devre olması ve akımı kesmesi lazım, Lahey Sözleşmesi bunu emrediyor. Bunun devre dışı bırakılması da yasaktır” dedi.
