Tekin, “Kulağıma bu yönde duyumlar geliyor. AKP, rejimini hukuksuzluk üzerine inşa etmeye alıştığından, olası bir seçim öncesi iktidarını korumak için elindeki tüm gücü kullanmak isteyeceklerdir. Siyasi Partiler Kanunu uyarınca büyük kongrenin parti tüzüğünün göstereceği süreler içinde toplanmadığı gerekçe gösterilerek bir takım dayatmalarda bulunmak isteyebilirler. Hani bu asla asla olmaz diyebileceğimiz bir dönemde yaşamıyoruz. Ne yazık ki hukuken temel değerlerinin siyasetin en temel ölçülerinin sıfırlandığı bir ortamı yaşıyoruz. İrtibat ve iltisak gibi muğlak kavramlarla seçilmişlere yönelik hukuki ölçütlere dayanmayan süreçlerin ne noktalara taşınmak istendiği de hepimizin malumu. İşte bu açıdan partimizin kongre takvimi, parti yönetimi tarafından dikkatle ele alınması gereken bir meseledir” ifadesini kullandı.
Tekin, “Şu anda partimiz henüz bir kurultay takvimi belirlenmiş değil. Bu, partimizin üst organlarının vereceği bir karardır. Ancak, Siyasi Partiler Kanunu ve parti tüzüğü gereği bir takım kurallara bağlı olduğumuz da tartışmasızdır. AKP’nin sandıkta yenemediği siyasi rakiplerini kamu gücü kullanarak yenmeye çalışacağı ihtimali hiç de uzak bir ihtimal değildir. O nedenle, CHP için kongre sürecinin başlatılması, Türk Siyasetin geleceği açısından yaşamsal önemde bir konudur. Bu süreç, CHP üyelerinin, partilerine ve Türkiye’ye sahip çıkması için, sandıklarda oylarına sahip çıkmaları adına son fırsattır. Bu anlamda partinin emektarların, parti içi tüm demokratik zeminleri kullanılabilmesinin önü açılmalıdır. Dünyanın en eski siyasi partileri arasında yer alan Cumhuriyet Halk Partisi, el ele, kol kola, omuz omuza birlikteliği güçlü bir şekilde seçime kadar götürebilmek için olan kongre sürecini bir an önce tamamlamalıdır. Bu nedenle parti açısından yasal sorunlara neden olacak süreçlerden sakınmakta her zaman fayda var. Çünkü şu anda halkımızın bizden beklentisi; iktidara yürüyen bir CHP görmek istiyor. Biz bunu sağlamakla mükellefiz diye düşünüyorum” dedi.
“Ülkenin kaderini etkileyecek kararların alındığı CHP kurultayları; bir anlamda hedefe ulaşmak için seferber olmak demektir” diyen Tekin, “Değişim ve yenileşmeyi yaparak gidilecek seçimlerden her zaman daha net sonuçlar alınmıştır. Kongre süreçleri, iktidara giden yolun planlanması, strateji oluşturulması ve bıkmadan, usanmadan yeni fikirler bulunması anlamına gelir. Siyasi partiler ancak bu şekilde topluma güven verebilirler ve umut olabilirler” açıklamasında bulundu.
Tekin açıklamalarını şöyle sürdürdü:
“Diğer önemli bir husus Erdoğan’ın ‘Bu memleketi teslim edemeyiz’ ifadesi, olası bir seçimde iktidardan düşeceklerinin net bir göstergesidir. Türkiye’de seçimlerin demokratik, adil ve dürüst seçim ilkesine göre yürütülmediği hepimiz tarafından bilinen bir gerçektir. O nedenle partim derhal hukuki, yasal süreçlerini tamamlayıp, meydanlarda, alanlarda, sahada olması gerekir. Bu kötü gidişatı durdurmak zorundayız. Bunun için bütün olumsuzluklara, engellere rağmen elimizdeki tek araç sandık. Hepsinden önemlisi, seçimi kaybetmesi beklenen bir iktidar partisinin sandığa müdahale etme potansiyeli her zaman artar. Burada belirleyici olacak iktidarın seçimle iktidarı vermeyi isteyip istememesi değil muhalefetin ve millet ittifakının seçim güvenliğini sağlayacak girişimlerdeki başarısı ve iktidarın muhtemel oyunlarına karşı atacakları adımlar tarafından belirlenecektir. Hatırlatmak isterim; Büyükada İskelesinde altı üstü birkaç yüz metrekarelik, üstelik de mahkeme kararıyla boşaltılması istenen bir yeri dahi boşaltılmak istememişlerdi. Genel Başkanımızın ziyaret etmek istediği kurumların kapılarına kilit vuran bir anlayışla karşı karşıyayız. O nedenle şimdiden seçim güvenliğine yönelik ciddi çalışmalar yürütülmelidir.
Dolayısıyla seçimlerde, usulsüzlüğün, baskı ve sindirme politikalarının engellenebilmesi için sandıklara şimdiden sahip çıkmamız gerekiyor. Yani o sandık mutlaka seçmenin önüne gelecektir. Tabi sahip çıkabilirsek.”
