Getting your Trinity Audio player ready...
|
Tayyibist rejimden önce “Devlet Baba” diye bir kavram vardı.
Eski Türk geleneklerinden olan dayanışmacı Ahi Kültürünü çağrıştıran bir kavram…
Belki artık unutanların olduğu, belki kimi yeni yetme gençlerin hayatlarında hiç duymadığı bir kavram…
Devlet Baba öldü…
Devlet Baba’yı günlük harcaması bir asgari ücretlinin dört aylık gelirinin toplamına eşit olan kaçak sarayda kalbinden vurdular.
Devlet Baba öldü…
Şimdi Deli Dumrul zamanı…
İnsanlardan kullanmadığı yollardan, köprülerden kullanım ücreti alan, zenginden alıp yoksula veren değil, yoksuldan alıp zengine veren bir Deli Dumrul’un hükümran olduğu zaman…
Bir zamanlar Devlet Baba evlatlarının insanca yaşamaları için yapabileceği her şeyi yapar, verebileceği her şeyi herkesle paylaşırdı.
Ya bugün…
İnsanların artık hava kadar su kadar beslenme kadar ihtiyacı olan elektrik, doğalgaz gibi enerji kalemleri ve benzerlerini halka ulaştıran özel şirketler bunun karşılığında yoksuldan alıp holding patronlarının kasalarını dolduruyorlar.
Oysa hem hane halklarının ihtiyacını karşılayan, hem tarım, sanayi ve ulaşım alanlarının üretkenliğini sağlamak için enerjinin temini kadar dağıtımı da devletin asli görevi olmalıdır.
Devletin görevi belirli bir kesimi zengin etmek değil, bütün toplum kesimlerinin haklarını korumanın yanısıra fakir fukaranın insanca yaşayabilmesine destek olmaktır.
Kapitalizmin gözü doyurulamaz, kazandıkça daha kazanmak ister.
Bu nedenle büyük çoğunluğu açlık, yoksulluk sınırları altında yaşayan insanlarımız enerji fiyatlarına sürekli olarak yapılan zamlar yüzünden bunalmış durumdalar.
Kara kışta titremeye devam edecekler…
Bir de sayaç okuma bedeli diye tam da bir Deli Dumrul uygulaması üstelik…
Aklın yapılmasını istediği şey enerji dağıtımının kamulaştırılarak akılcı maliyet hesapları ile zarar etmeyen ama amacı karlılık da olmayan, dışa bağımlılık da düşünülerek ve gerekirse bu amaçla kurulacak fonlarla sübvanse edilerek desteklenen kamu kurumları eli ile yapılmasıdır.
Bunu yapmak Tayyibist rejimin fıtratına ters istese de yapamaz, yapmaz.
2023’e kadar bekleyelim bakalım neler göreceğiz…