|
Getting your Trinity Audio player ready... |
Okuldaşım, uzun yıllar ayni şehirde, ayni camiada birlikte çalıştığımız,
Kimi zaman birbirimize destek olduğumuz, birbirimizin ürettikleriyle gururlanıp, onur duyduğumuz,
-Tezimi yazarken desteğini asla yadsıyamayacağım, çoğu takıldığım noktada yardımlarını esirgemeden bir karşılık beklemeden ve beni sürekli motive edip, bitirmemde inkâr edilemeyecek emeği olan,
Ve hatta İngilizce çevirilerimi de ve arkadaşımınkini de anında yapan
-Dostluğumuzun ikimizin de yazınsal anlamda ürettiklerimize karşılıklı destek vermemizi sağlayan
Bu Pandemi ortamında görevini asla ihmal etmeyip, yoğun çalışan, ne kadar çevremde hasta varsa yönlendirdiğim ve beni bir gün bile kırmayan Mustafa hocamın bu gece 24:00 den sonra Doğum günü…
-Kendisini Enfeksiyon bilimine adamış, bu uğurda bizim yattığımız saatlerde onu hâlâ çalışıyor bulmak, birkaç saatlik uykuyla geceyi ertesi güne bağlamada onun en büyük alışkanlıklarından biri.
-Hem iyi, bilgili, yeterli ve donanımlı bir insan olduğu halde asla şımarmamış ve şartlatanlık yapmamış kendi halinde mütevazi yaşamıyla, insanlığa ve insanın hastalığına ve insanın onuruna bir nebze katkı sağlamaya çalışan bir bilim insanı O,
-Sadece bu değil yani bilime katkı sunmak ve insanları aydınlatmak !
-Halk içinde ezilen, sömürülen ve desteksiz kalan insanlara da fikren,emek ve çabasıyla ulaşmaya çalışan ,
Ve düşen, daima hor görülen kitlerin yanında yer alıp, bir nebze de olsa aktiviteleriyle, performanslarıyla katkı sunmaya çalışan dost insan Mustafa hocam aydın, demokrat, ilkeli, devrimci ve sade bir insandır.
-onun öğretilerinden çok istifade ettiğim ayan-beyan ortadır.
En çok ta ondan öğrenip unutmayacağım bir cümlesi var ki;
‘’ Örgütsüz Toplum, Başarılı Olamaz’’ bu mit gibi sözü ondan öğrendim.
-Ayrıca ondan ezilip-büzülmemeyi,
-Bükülmemeyi
-Dürüst, süssüz ve sade olmayı,
-Etiği öğrendim.
-Ama bunlar asla yeterli değildi…
-Şimdi de ilkeli olmayı öğrenmede ısrarlı olacağım.
İnsanoğlu bencildir, verileni unutur, en çok da verilen değerler için bu söylenebilir.
Mustafa hocamı, bir konuda kırdım, çok üzgünüm.
-Eskilerin klasikleşmiş tinsel bir miti vardır ya ‘’hani kırkı çıkmak ‘’deyimi
Hocam, size zeytin dalı uzatıyorum, sizi kırmamın kırkı çıktıktan sonra beni bağışlayın.
-Özür dilerim!
Ben bu süreçte eksik olduğunu hissettiğim konuların bir kısmını öğrendim, ama devam ediyorum yine.
Bundan böyle; öğretiler ve öğrendiklerim kılavuz olacaktır, daima bana.
Asla yeterli değil!
-Daha çok öğretilere ihtiyacım var!
Şimdi yeni kitap yazma zamanı…
Doğum gününüz olması nedeniyle bir açık kapı yakalamaya çalıştım, siz büyüksünüz
Bundan sonraki yıllarınız Sağlık ve Mutlulukta geçsin hep.
Ayla Gürel
