Getting your Trinity Audio player ready...
|
Konut kiralarının artmasını fırsat bilen ev sahipleri mevcut kiracılarını evlerinden çıkararak evlerini çok daha yüksek tutarlara kiralayacakları yeni kiracılar bulma telaşına girişti. Evden çıkmayı kabul etmeyen kiracılara ise sözleşmelerin çok üzerinde oranlarda zam yapılmak isteniyor.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, temmuz ayı itibarıyla, on iki aylık ortalamalara göre tüketici fiyatlarında yüzde 15.78 artış gerçekleşti. Buna göre, mal sahipleri kiracısına yasal olarak en fazla yüzde 15.78 oranında zam yapabilir.
İstanbul Şirinevler’de yaşayan üniversite öğrencisi R.A. da artan fiyatların ardından ev sahibi tarafından evinden çıkarılmak istendi. Ev sahibi, R.A’nın çıkmayı kabul etmemesi üzerine bin liralık kiraya yüzde 60 oranından zam yapmak istedi, “Ya zammı kabul edin ya da evden çıkın, çıkmanız benim işime gelir” dedi. R.A., süreci şöyle anlattı: “Evden çıkmamızı istediğinde Şirinevler’de ev bulamadık. Sözleşmemiz enflasyon oranında zam öngörüyor, bu nedenle fahiş fiyat artışını kabul etmedik. Ev sahibine de ‘İsterseniz mahkemeye verin biz çıkmıyoruz’ dedik. Ev sahipleri piyasaya bakıyor. Bodrum katlar bile 2000 lira oldu. Pandemiden sonra uçurdular fiyatları. Biz ev bulamıyoruz. Resmen birlik olmuşlar, öğrenciler ölsün istiyorlar. Devlet acilen müdahalede bulunmalı”
‘HERKES ARTIRDI BEN DE ARTIRACAĞIM’
Ağustos ayının sonunda ‘sözleşmesinde enflasyon oranında zam yapılır’ yazmasına rağmen 950 TL’lik kirasına 300 TL zam yapılmak istendiğini anlatan İstanbul Tuzla’da yaşayan bir öğretmen ise “Beş yıldır bu evde oturuyorum. Ev sahibim önce ‘Sözleşmen bitti çık, yeni kiracıya daha yüksek meblağdan vermek istiyorum. Herkes artırdı ben de artıracağım’ dedi. Uzun tartışmalar sonucu yine sözleşmeye uymamasına rağmen, seneye evi boşaltmak şartıyla 200 TL zamda anlaştık. Oysa ben burada oturmak istiyorum. Oturduğumuz semt iyi bir muhit değil o nedenle kira fiyatları görece daha uygundu. Ancak şimdi 1700 TL gibi tutarlara yükseltildi en düşük kiralar. Ev sahipleri kafalarına göre ne istiyorlarsa yapıyor. Benim gibi tek başına yaşayn bir kadın gördükleri zaman daha kolay çıkarabileceklerini düşünüyorlar” şeklinde konuştu.
İstanbul’da yaşayan ve yakında evlenecek olan bir yurttaş ise uygun bir ev bulamadığından yakınıyor: “6 yıldır 1+1 evde tek başıma yaşıyorum. Kiram 1500 TL. Ev sahibi kira artışlarını gördüğü için kirayı artırmak istiyor ama ben vermeyeceğimi söylüyorum. Evlilik hazırlığı içindeyiz ve ev arıyoruz. Ev var ama içinde yaşanabilecek türde olanların kirası çok fazla. 3 binden aşağı yok. Aldığım maaşı direkt kiraya ve faturalara vermeliyim. Kirası düşük olanlar ise genelde ışık bile almıyor. İki artı bir deniyor ama bir odasına koltuk sığma imkânı bile yok, yatağı geçtim artık. Bir de bence en büyük sorun depozito. En az iki kira depozito istiyorlar. Nasıl vereceğiz acaba? Hiç kimse kiracıyı düşünmüyor. Emlakçı parasını da unutmamak lazım. Sahibinden ev veren de yok. Yaşanabilir bir ev kiralamak için cebinizde en az 12 bin liranızın olması lazım.”
YURT ÜCRETLERİ PATLADI
Artışlar yalnız ev kiraları ile de sınırlı değil. Üniversitelerin açılmasına kısa bir süre kala İstanbul’daki özel yurtların fiyatları da tavan yapmış durumda. İstanbul’da birçok ilçede aradığımız özel öğrenci yurtlarından derlediğimiz bilgiye göre, en ucuz öğrenci yurdu aylık 1700 liradan başlıyor, 5 bin liraya kadar çıkıyor. En düşük fiyatı veren vakfın dinci bir yardımlaşma derneğine bağlı, devlet destekli bir yurt olması dikkat çekiyor. Beyoğlu’ndaki bir yurt sahibi fiyatlardaki artışı pandemi nedeniyle çok sayıda yurdun kapanmasına, İstanbul’da çok sayıda KYK yurdunun depreme dayanıklı olmadığı gerekçesiyle boşaltılmasına ve kiraların artmasıyla bazı yurt sahiplerinin fırsatçılık yapmasına bağlıyor. Bazı yurt fiyatları aylık olarak şöyle:
– Ümraniye (Vakıf yurdu, 4 kişi): 1700 TL
– Şişli (Tek kişi): 3 bin 100 TL
– Kadıköy (Tek kişi): 2 bin 300
– Zeytinburnu (Tek kişi): 5 bin TL
– Beyoğlu (Tek kişi): 3 bin 200 TL
– Beşiktaş (Tek kişi): 4 bin 800 TL
SÖZLEŞMENİN DIŞINA ÇIKILAMAZ
Sosyal Haklar Derneği’nden avukat Can Atalay, artırım oranı sözleşmede belirlenmiştir. Bunun yukarısında bir artırım oranı kiracıya dayatılamaz. Sözleşmede belirtilen oran da kabaca Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) oranıdır. Tek istisnası; kira sözleşmesinin 11’inci yılında yeni bir sözleşme imzalanmaması durumunda ev sahibi, kiracının çıkması için dava açabilir. Bu istisna dışında, evden çıkmaya zorlanan kiracılar hukuk dışı hiçbir talebi karşılamak zorunda değiller.
Sadece İstanbul’da değil üniversitelerin açılmasıyla birlikte üniversite şehirlerinin tümünden benzer haberler geliyor. Bu, iktidarın bir konut politikasının olmamasının sonucu. “TOKİ siyasetinin” deprem güvenliğini sağlayamadığı gibi elverişli bir konut ihtiyacını da sağlayamadığı ortadadır.