Milyonlarca Suriyeliyi yerlerinden yurtlarından Türkiye’ye sürüp bir taşla 2 kuş vurdular. Suriye’de boşalttıkları alana kürt otonom bölgesi kurarlarken, Türkiye’ye sürdükleri milyonlarca Suriyeli ile de demografik yapıyı bozdular. Afganlılar ile de karışıklık çıkaracaklar.
Daha önce böyle bir istilanın olmadığını inkar eden AKP hükümeti, görüntülerin yayılması ile İran sınırına 3 metrelik duvar örüyoruz ve güvenlik tedbirlerini artırıyoruz diyerek Türk Milletinin gözünü boyuyor. AKP bu emperyalist projenin taşeronudur.
Sadece AKP mi?
Varlıkları ile yoklukları belli olmayan muhalefet partileri de bu emperyalist projenin bir parçasıdır. Çok laf, hiç icraat ile seçmenlerinin gazını alma görevini son derece başarı ile yürütmektedirler. Bu istila, satılmış basın tarafından da manipüle edilmektedir.
Türk Milletinin en büyük güvencesi TSK yapılan Balyoz, Ergenekon, Askeri Casusluk, Kozmik Oda, 15 Temmuz gibi operasyonlar ile yıpratılmış; Atatürkçü, Ulusalcı Komutanların büyük bir bölümünün TSK ile ilişiği kesilerek, başta Menzil olmak üzere tarikatçılar ile doldurulmuştur.
Özellikle İçişleri Bakanlığına bağlanan Jandarma Genel Komutanlığı, Türk Milletinin değil, hükümetin kolluk kuvvetleri haline getirilmiştir. Anlayacağınız Türkiye’nin işgali küresel güçler, AKP iktidarı, muhalefet partileri ve satılmış basın işbirliği içerisinde yapılmaktadır.
Türk Milleti ekmeğe muhtaç hale getirilmiş, Siyasilerin kışkırtıcı söylemleri ile kutuplaştırılmıştır. Bir yandan ekonomik sorunlarla boğuşan Türk Milleti, diğer yandan depremler, sel felaketleri, orman yangınları ile darbe üstüne darbe yaşamaktadır.
Bunca felaketi bir arada yaşayan Türk Milleti, küresel çetenin şubesi #DSÖ ve şeytanın uşağı #BillGates’en ne idüğü belirsiz aşıları ile Sağlık Bakanlığı tarafından denek olarak kullanılmakta, herkesin aşı olması için insan hakları ve Anayasa ihlal edilerek baskı yapılmaktadır.
Türk Milletine yapılan bunca planlı saldırının arkasında yatan niyet; Türkiye’nin Türksüzleştirilmesi, Atatürk Fikir ve Felsefelerinin ve Laik Cumhuriyetin yok edilmesi, şer-i hükümlerle yönetilen, emperyalizmin sömürgesi haline getirilmiş ucube bir Devletin kurulmasıdır.
Fakat tüm bu planları yapanlar, Türk Milletinin muhtaç olduğu kudretin halen daha Damarlarında dolaştığını unuttular. Düştü dediklerinde kalkacağız, öldü dediklerinde dirileceğiz !
Bir ferdi olmaktan onur duyduğum Yüce Türk Milleti, yalnız ve çaresiz değilsin.
Küresel güçlere, yerli işbirlikçilerine, figüranlarına ve orta oyuncularına meydan okuyoruz !
Son sözü Atatürk’ün evlatları, Cumhuriyetin çocukları, Türk Milleti olarak hep birlikte biz söyleyecek, tiyatronun son perdesini biz birlikte kapatacağız.
Kaldır başını, dik dur !
