Getting your Trinity Audio player ready... |
Maalesef ülkemizin her yanında ormanlarımız, dağlarımız, yerleşim yerlerimiz yanıyor. Bu yangınlar bir süredir iklim değişiklikleri ile ilişkilendirilen sıcakların mevsim normallerinin üstünde seyretmesi ile aslında geliyorum dediler. Maalesef AKP iktidarı yangın yönetimini nedeniyle sınıfta kaldı.
AKP iktidar olduğu 19 sene boyunca devletin eksenini kaydırdı, koordinasyon ve hareket kabiliyetini azalttı. fetö örgütlenmesi nedeni ile de ordumuzun da hareket, katılım kabiliyetinin azalması ile felaketlerde müdahale şansımız zorlaştı.
Yangınlar gönüllülerin müdahalesine bırakıldı.
Ormanlarımızın yandığı bu dönem felaketimiz olan şeylerin başında AKP iktidarının bakan, yönetici, belediye başkanları nezdinde liyakatsiz oluşları, yetersiz kalmalarıdır.
Yangını bir nevi inşaat fırsatı olarak gören, gözleri parlayan bu yönetim ülkemizin şanssızlığı oldu.
Yangınların bize gösterdiği en önemli bir başka şey de gerçekte AKP’nin, devletin hiç bir felakete tam olarak hazır olmaması, aksine felaketleri tetikleyici proje ve uygulamalarla felaketlere davet çıkarmasıdır.
İktidar ömrünü HES kurmakla, ülkeyi betonlaştırmakla geçirdi AKP.
Felaketten çıkış hazırlık stratejileri hep Allah’a kaldı.
Bugün orman yangınları veya sellerde zararı büyüten en önemli faktör AKP nin bilime inanmamasıdır.
Dere yollarına bina, dereleri ormanları, dağları ya elektrik yada maden için yok etme AKP nin tek kazanç stratejisi oldu.
Yatırım yapılırken, gelecek planlanırken yapılması gereken en önemli şey bilimsel araştırmadır. Yapılanın doğaya, topluma zarar ve yararının ne olacağı uzmanlarca araştırılıp bir karara bağlanması gerekir.
AKP 19 yılda uzmanlığı ve liyakati bitirerek felaketin kendisi oldu.
AKP nin gererek, kamplaştırarak yönetme stratejisi de felaketlerin bile kamplaşma yaratmasına, toplumu germesine, bölünmesine neden oldu.
Maalesef muhalefetin de yetersiz, zayıf ve liyakatsiz kadrolardan oluşu, AKP nin her tür başarısızlığa rağmen rezil olmadan ayakta kalmasına yol açtı.
AKP Orman yangınlarına karşı yavaş, zayıf ve etkisiz kaldı.
Bunun pek çok nedeni olabilir, yangınla ortaya çıkan sonuçlardan çıkar umabilir, kendi planları olabilir. AKP nin uluslararası yardım çağrılarını bile reddedip, düşmanlık ilan etmesi siyaset bencilliği planlarındandır.
Geldiğimiz noktada, felaketin yangın/sel ekseni tehlikenin en küçük kısmıdır. Tehlikenin büyük kısmı, felaketleri yönetemeyen, hatta felakete yol açan AKP planları, yaklaşımları, zihniyetidir.
Cumhuriyetle hesaplaşma, devletten her koşulda alma, kendi ideolojik iddialarını yerleştirme hırsı her şeyi kendine göre yapmasına yol açmaktadır AKP nin.
Geldiğimiz yerde hala sağduyu ile yaklaşmak, halka AKP nin gerçek hedeflerini, yüzünü açıklamakla yükümlüyüz. Başka ülkemiz, gidecek toprağımız yok. Bir baştan bir başa kararan dağlar, yok olan ormanlar üzerinde her şeyi yeniden değerlendirmek, ele almak zorundayız.
Orman kayıplarımız bir işgalin sonuçları ile kıyaslayacak kadar büyüktür. Sonuçları aklıselim ile bir kez daha değerlendirerek, hala iktidarda kalma heveslisi AKP ile onun anladığı dilden, onu geçecek, alt edecek meşru zeminde siyasi mücadele vermeliyiz.
Kazanacağımızdan şüphe yok, ihtiyacımız olan şey sabır, yapmamız gereken şey çok çalışıp organize olmaktır. Partimiz GDP ile halkın ihtiyacı olan siyaseti üreteceğimizden kimsenin şüphesi olmamalıdır.
Özlem Ağırman
GDP Genel Başkanı
“Yarının Merhametli İktidarı”