Getting your Trinity Audio player ready... |
Uzm.Dr.Uzm. Mustafa TORUN(Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı,TTB Kurultay Delegesi)
•AŞI HER İNSANIN HAKKIDIR.
•AŞI YAPTIRMAMAKLA BAŞKA İNSANLARI HASTA ETTİĞİNİZİN FARKINDAMISINIZ?
•AŞININ YARARLARINI ANLATMAK HEM HEKİMLİK, HEM YURTSEVERLİK GEREĞİDİR.BU BÖYLE BİLİNE!..
Aşı konusu özellikle Korona aşıları konusunda makale yazmam istendiğinde; aşıyı reddedenler ve aşı teredutü içinde olanlar aklıma gelir..Ôzellikle aşı reddi içinde olanların çoğunun bunu siyasi olarak yaptıklarını düşündüğümden çözümün daha çok siyasi olduğunu söyleyebilirim.Bu konuda ciltler dolusu yazılar yazılabilir…
*
PANDEMi DEVAM EDERKEN aynı zamanda “Antibiyotik Direncinin” giderek arttığı günümüz koşullarında, enfeksiyon hastalıklarından korunmanın çok daha önemli hale geldiğini görmemek mümkün mü? Çocuklarda olduğu gibi yetişkinlerde de aşılama çok çok önemli bir konu durumuna gelmiştir. Hele Covid-19 enfeksiyonunun hız kazandığı bugünlerde “İnsan hayatını tehdit edebilecek ciddi sonuçlar doğurabilen hastalıklardan korunmada” bağışıklamanın önemi gün geçtikçe daha da artmıştır. Bağışıklamanın doğumla başlayıp yaşam boyu devam eden bir durum olduğunu özellikle belirtmekte fayda görüyorum..Korona aşılarına değinmeden yine daha önceki yazımı kısaltarak aktarıp sonra konumuza dönelim.
*
AŞILAMAYLA UZUN SÜRELİ KORUMA AMAÇLANMAKTADIR…
Aktif bağışıklama eylemi ile; Aşılamada vücudun bağışıklık sistemi aktive edilmektedir.
Aşı ile bağışıklamada antikor/antitoksin oluşumu için belirli bir zamana (haftalara ya da aylara) ihtiyaç vardır. Yani aşı yapılır yapılmaz ya da ilk doz aşıdan sonra hemen koruyucu etki (antikor/antitoksin) oluşmaz. Bunların oluşması için bazı durumlarda aynı aşıyı belirli aralıklar ile birden fazla dozda uygulamak gerekebilir. Bazen de belirli bir hastalığa karşı uygulanan aşının etkisinin sürekliliğini sağlamak amacıyla belirli aralıklarla tekrarlamak gerekebilir. Bazı aşılar (canlı) ise bir ya da iki doz uygulama sonrası ömür boyu bağışıklık oluşturur. Aktif bağışıklama, toplumda yaygın görülen ve yüksek bulaştırıcılık özelliğine sahip, sonuçları ağır ve ciddi olan enfeksiyon hastalıkları etkenlerine karşı antikor/antitoksin oluşturmak amacıyla çoğu zaman daha mikroorganizma ile karşılaşmadan yani bulaşma olmadan önce uygulanır.”
*
KORUYUCU ETKİ KİŞİYE GÖRE DEĞİŞİYOR…
Günümüzde hiçbir aşının yüzde 100 koruyucu etkisi var demek bizi yanlışa surukleyebilir.✓
*
Aşı sonrası koruyucu etkinliğin oluşup oluşmadığının belirlenmesinde rol oynayan faktörlerin başında aşının yapıldığı kişinin özellikle fiziki ve biyolojik durumu akla gelir. Yaşlı kişilerde, aşırı kilolularda, altta yatan kronik hastalığı olanlarda, diyabet, kanser hastalarında, organ nakli yapılanlarda ve bağışıklık sistemini baskılayan her türden hastalığı olan ya da bu tür ilacı alanlarda aşıya karşı vücudun verdiği yanıt zayıf olur. Bu nedenle böyle kişilerde aşıyla korunma daha düşük düzeydedir. Buna karşın enfeksiyon hastalıklarına karşı aşı ile korunması gereken kişilerin en başında da bu grupta yer alan kişilerin geldiği de unutulmamalıdır.
*
AŞI BAZI HASTALIKLARIN ORTADAN KALDIRILMASINDA DA ETKİLİDİR…
Aşı ile bağışıklamakla aynı zamanda hastalığın diğer kişilere bulaşması engellenebilmektedir. Dolayısıyla toplumda söz konusu hastalığa karşı aşılanan kişi sayısı ne kadar fazlaysa, o hastalığın ortaya çıkma olasılığı da o oranda düşük olabilmektedir. Hatta bazı hastalıkların tamamen ortadan kaldırılması, kökünün kazinması da mümkün olabilmektedir. Örneğin başarılı aşılama programları sayesinde çiçek, kızamık, polio (çocuk felci) hastalıkları tamamen yok edilmiş ya da yok denecek seviyelere çekilebilmiş durumdadır.
*
AŞI KARŞITLIĞI BAZI ENFEKSİYON HASTALIKLARININ SIKLIĞINDA YENİDEN ARTIŞA NEDEN OLDU MU?
Bu sorunun yanıtı maalesef evettir.Son zamanlarda aşıların içerisinde, bakteri ve mantar üremesini önlemek üzere yer alan ve içeriğinde civa bulunan “tiomersal”in çeşitli zararlı etkilerine, özellikle de otizme neden olduğuna ilişkin bazı bildirilerin,duyumların,sosyal medya paylaşımları ve görüşlerin tüm dünyada aşı karşıtlığını yeniden artırdığını maalesef görmekteyiz.
Bu durum aşılanma oranlarında belirgin azalmaya yol açtı ve dolayısıyla aşı ile korunabilir enfeksiyon hastalıklarının görülme sıklığı da artırmaya başladı.Genellikle çoklu aşıların içerisinde bulunan civa (tiomersal), etil civa halindedir. Bu formu vücutta birikmemekte ve 30 gün içerisinde vücuttan atılmaktadır. Buna karşın başta kabuklu deniz ürünleri olmak üzere çeşitli besinlerden alınan civa ise metil civadır ve vücutta birikir. Aşı ile otizm ilişkisi günümüzde hala tartışma konusudur. Civa içeren aşıların uygulaması ile otizm arasında doğrudan bir ilişki saptanmamakla birlikte İngiltere, Amerika ve Avrupa’da özellikle çocukluk yaş grubunda uygulanan aşıların içerisinden etil civa çıkartılmıştır. Bu örnekler de göz önünde bulundurulduğunda özellikle de çocukluk yaş grubunda civa içermeyen aşıların uygulanmasının hem güvenirlik açısından hem de otizm ile ilgili tartışmaları ortadan kaldırması açısından önemli olduğu düşünülmektedir.”
*
YURT DIŞI SEYAHATLERİNDEN ÖNCE DE AŞI UNUTULMAMALIDIR…
Rutin olarak uygulanmamakla birlikte, seyahatler sırasında seyahate gidilecek ülkelere göre, tifo aşısı, kolera aşısı, sarıhumma aşısı, kene kaynaklı ansefalit aşısı ve leptospiroz aşıları yapılması gereklidir.
Difteri–Tetanoz-Boğmaca; doğum sonrası başlanılan aşı çocukluk ve erişkinlerde de düzenli olarak sürdürülür ve 10 yılda bir tekrar dozları ile aşılamaya ömür boyu devam edilir. Bağışıklık sistemi baskılanmış kişilerde de güvenle uygulanabiliyor.”
Kızamık-Kızamıkçık-Kabakulak-Suçiçeği; daha önce söz konusu hastalıklar geçirilmemiş ya da bunlara karşı aşı yapılmamışsa erişkin yaş grubunda bir ya da iki doz aşı yapılarak bağışıklık sağlanıyor. Bu aşılar canlı virüs aşıları olduklarından hamilelikte ve bağışıklık sistemi baskılanmış olanlarda uygulanamıyor.
Zona aşısı; 50 yaşından sonra iki doz olarak yapılıyor. Canlı virüs aşısı olduğundan hamile ya da bağışıklık sistemi baskılanmış kişilere uygulanmıyor.
Pnömokok aşısı; 65 yaş sonrasında herkese, ya da kronik hastalığı ya da bağışık sistemi baskılayan hastalığı olan kişilere yaşa bakmaksızın erişkin her yaşta konjüge ve polisakkarit pnömokok aşıları uygulanıyor.
Grip aşısı; 65 yaş ve üzeri herkese, ya da kronik hastalığı ya da bağışık sistemi baskılayan hastalığı olan kişilere her yaşta her yıl bir doz olarak uygulanması gerekiyor.”
“Hepatit B aşısı; daha önce hepatit b’yi geçirerek ya da buna karşı aşı ile korunulmamış ise erişkin yaş grubunda 3 doz aşı ile bağışıklık sağlanıyor.
Hepatit A aşısı;daha önce hepatit a geçirilmemiş ya da buna karşı aşı yapılmamışsa erişkin yaş grubunda 2 doz aşı ile bağışıklık sağlanıyor.
İnsan papillomavirus aşısı (HPV); 9 yaşından itibaren kadınlarda 26, erkeklerde 21 yaşa kadar 3 doz aşı ile bağışıklık sağlanır.”
Menengokok aşısı; dalağı alınmış, ileri düzeyde bağışık sistemi baskılanmış kişilere, hastalığın yoğun olarak görüldüğü ülkelere seyahat edecek kişilere 2 doz aşı ile bağışıklık sağlanır.
Haemophilus influenzae B aşısı; dalağı alınmış ya da hemopoetik kök hücre nakli yapılmış kişilere 3 doz uygulama ile bağışıklık sağlanır.
KORONAVİRÜS AŞILARI
Faz-3 aşamalarını tamamlayıp acil kullanım onayını almış bu aşıların etkinlikleri farklı olmakla birlikte, güvenilir ve ölümleri önlemede ve hastaneye yatış oranlarının düşmesinde çok başarılı oldukları bilinen bir gerçektir..
İnaktif aşıların salgın öncesi korunmada ve salgın başlarında daha başarılı olduklarını biliyoruz.
Varyasyonlar’a karşı etkinlikleri göreli zayıf olup, bunun yerine daha etkin ve antikor yanıtı kat kat yüksek olan mRNA aşılarının kullanımının daha avantajlı olduklarının altını çizmekte yarar var.. Tek doz ve çift doz inaktif aşı(Coronavac) veya vektör aşısı yaptıranların yada hiç aşı yaptırmayanların Biontek(Comurnaty)’in aşısını yaptırmaları daha doğru olacağı düşüncesindeyim..Aşının rapelini( tekrarını)) 4-6 hafta sonra yaptırmaları uygundur…
3.doz tekrarını varyasyonlar’a karşı revize edilmiş Biontek Comurnaty aşısını 4-6;ay sonra yaptırabilirsiniz.
Belirgin PEG alerjisi yoksa veya aşı yaptırması ilgili doktoruna sakınca görülmemiş ise, Biontek (Comurnaty) aşısı yapılmasında hiçbir zaman sakınca yoktur…
Aşı ile soruların yanıtlarını; Herzaman yanımızda olan KLİMİK derneğimizin sayfasına göz atarsanız bulabilirsiniz..
*
YORUM VE ÖNERİLERİMİZ
Aşı konusunda ne kadar yazı yazıp konuyu anlatsak yine de görevimiz bitmiş sayılmaz. Yukarıda anlatıldığı biçimde aşılama sadece çocuklar için değil erişkinler içinde yaşamsaldır. Medya ve biz sağlıkçılar konunun önemini bıkmadan yorulmadan işlemelidir. Korucu sağlığın en önemli öğelerinden hatta olmazsa olmazlarından biriside her yaş grubuna göre uygun aşılamadır. Maalesef aşı reddi ve aşı tereddüttü yüzünden sorun büyümekte kökü kazınan birçok enfeksiyon hastalığı tekrar toplumumuzu tehdit etmektedir. Aşı reddedenlerin sayılarının artması bizleri endişelendirmektedir.. Çözüm siyasidir..
AŞI YAŞAMSAL VE EVRENSELDİR..
AŞI TÜM İNSANLIĞINDIR..
AŞI PATENTİNE BİRAN ÖNCE SON VERİLMELİDİR!..
Not:Yazısından yararlandığım Çağrı Büke dostuma teşekkür ederim.
Sevgilerimle..AŞI REDDİ İNSAN HAKKI OLAMAZ.