|
Getting your Trinity Audio player ready... |
Belkarper işçileri, Cargill işçileri, Mücadele Birliği Platformu, İşçi Temsilcileri Konseyi, Emeğin Gücü Derneği, TOMİS üyeleri ve Sinbo işçisi Dilbent Türker, BDSP, DGB, İşçiyiz Biz Koordinasyonu, UİD-DER,TİP, TKP, ve çok sayıda kurum destek verdi.
Tek Gıda İş Genel Teşkilatlandırma sekreteri İbrahim Ören basın açıklamasını okudu.
Yapılan açıklamada şöyle denildi:
Tekirdağ ili Çerkezköy ilçemizde faaliyet gösteren ADKOTURK, uluslararası yatırımcıların iştiraki ve %100 yabancı sermaye ile 2010 yılından itibaren Türkiye’de faaliyet göstermeye başlamıştır. Dünyanın 85 ülkesinde var olan Indomie Hazır Noodle Türkiye’deki ilk Noodle üretim fabrikası olma özelliği taşımaktadır. Dünyada olduğu gibi ülkemizde de büyümesini sürdürmüş gün geçtikçe zenginleşerek yatırımlarını arttırmaya devam etmiştir. ADKOTURK ülkemizde başarı hikayesini yazmaya devam ederken bu büyümeden, refah payını almak isteyen Adkoturk emekçileri, Anayasal haklarını kullanarak 2017 yılında Sendikal örgütlenme hareketi başlatmış, ve yıllardır gıda sektöründe verdiği mücadelelerle Gıda emekçisinin umudu ve yılmaz savunucusu olmayı başarmış Tekgıda-İş Sendikasını tercih ederek, kısa zamanda sendikal örgütlenmesini tamamlamış ve Sendikamızın Çalışma Bakanlığından aynı yıl içerisinde yetki tespit belgesi almaya hak kazanmışlardır.
Adkoturk emekçisi Hukuka uygun bir şekilde Anayasal hakkını kullanırken, Sendikamız örgütlenme sürecini Hukuk’a uygun bir şekilde yürütürken o dönemde ADKOTURK işvereni ne yapmıştır? Maalesef bazı şirketlere sirayet eden Sendika Düşmanlığı hastalığı, bu şirkete de sirayet etmiş, Kendisini bugünlere getiren ve prestijli şirket olmasını sağlayan emekçisinin sendikalı olma hakkını tanımayarak; önce Ülkemizdeki hukuk boşluğundan faydalanıp müzakere masasına oturmamak için devletin verdiği yetki çoğunluk tespitine itiraz etmiş sonrada baskılara boyun eğmediği için 4’ü işyeri temsilcisi olmak üzere 14 üyemizin iş akdine hukuksuz bir şekilde sonlandırarak sendika düşmanlığında sınır tanımadığını göstermiştir. İşten çıkartılarak mağdur edilen arkadaşlarımız fabrika önünde mücadele vermeye, uğradıkları hukuksuzluğu ve haksızlıkları sendikamız önderliğinde duyurmaya çalışmaktadır.
Örgütlenmenin başında işten çıkarılan arkadaşımızın açtığı dava işe iade ile sonuçlanırken, diğer işten çıkarılan üyelerimizin işe iade davaları devam etmektedir. Bizler hukuka uygun davranırken, 4 yıl sabırla beklediğimiz Adaletin sonucuna sevinirken, ADKOTÜRK işvereni ne yapmıştır? 4 yıl boyunca itiraz davaları ile oyaladığı emekçisinin kazanılan davalarına anlayış göstermek yerine, Ülkemizin yargı kararlarını tanımak yerine Mahkeme kararının kesinleşmesinin ardından, 4’ü İşyeri Temsilcimiz olmak üzere, sendikal örgütlenmede öncü arkadaşlarımızdan 14 sendika üyesi arkadaşımızı Pandemi döneminde işçi çıkarma yasağına rağmen 4857 sayılı yasanın 25/2. Maddesinden tazminatsız olarak işten çıkartmıştır.
AHLAK BUNUN NERESİNDE?
Gerekçe olarak ta “İşçinin ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı davranışlar sergilediği” bahanesini uydurmuştur, Buradan ADKOTÜRK işverenine sesleniyoruz !!! Sen çalışanlarının ahlakını ve iyi niyet kurallarını, sendika bu iş yerine girdikten ve yetki aldıktan sonra mı aramaya başladın. Ahlak bu şirketin neresinde! Pandemi sürecindeki işten çıkarma yasağını yalan beyanla aşmaya çalışmak mı ahlak? Bugüne kadar 21 işçi arkadaşımızı işten çıkarttınız, anayasal haklarını kullandılar sendikaya üye oldular diye işçi çıkarmak mı ahlak! Fabrikada çalışan diğer sendika üyesi arkadaşlarımıza gözdağı verip baskı yapmak mı ahlak! Siz ancak kendinizi kandırabilirsiniz Ahlak, para kazandığınız bu ülkenin Hukuk sistemini tanımaktır! Ahlak, Bu ülkenin emekçisinin Anayasal haklarına saygı duymaktır Ahlak, bu ülkede emekçinin sırtından çuvalla para kazanıp, iki de bir yatırım yapıyoruz! istihdam yapıyoruz! diyerek bu ülke insanının başına kakıp durmamaktır.
YALAN BEYANLARINIZLA ALDATAMAYACAKSINIZ
Bu ülke insanı, yatırım yaptı istihdam yaptı diye yabancı şirketlere asla mahkum olmayacaktır. Örgütlenmek anayasal bir haktır ve bu hakkın kullanılmasını engellemek suçtur! Başta sizler olmak üzere sendikal örgütlenmeyi engelleyen tüm işverenler hakkında suç duyurusunda bulunacağız. Sizler, Devleti ve kurumlarını yalan beyanla ALDATAMAZSINIZ!
UYARIYORUZ
Sizleri buradan güçlü bir şekilde UYARIYORUZ! Hukuk tanımaz tavrınızdan vazgeçin Pandemi döneminde uygulanan işten çıkarma yasaklarına rağmen, işten çıkarttığınız arkadaşlarımızı işe geri başlatın. TİS masasından kaçmayın, kaçtığınız masa sizi bu günlere getiren emekçilerimizin emeğinin taçlandığı masadır. Sendikamızı muhatap almaz tavrınız devam ederse, önümüzdeki günlerde Grev kararı alacağımızdan şüpheniz olmasın, bununla da yetinmeyip örgütlü gücümüzü ve tüketimden gelen gücümüzü kullanarak yurt içinde ve yurt dışında yaptığınız tüm hukuksuzlukları haykırmaya devam edeceğiz. Yurt içinde müşteriniz olan tüm şirketlerin önünde basın açıklamaları düzenleyeceğiz. Sendikamız işten çıkarılan arkadaşlarımızla birlikte mücadelesinden vazgeçmeyecek, baskılara asla boyun eğmeyecektir. Bizler şunu çok iyi biliyoruz! Emekçilerin hak ve hürriyetleri, patronların ve şirketlerin insafına asla bırakılamayacak kadar kıymetlidir.”
