|
Getting your Trinity Audio player ready... |
Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Odabaşı, “Fenerbahçe-Kalamış arasındaki hat, Kadıköylülerin nefes aldığı ender yerlerden birisidir. Ayrıca Kadıköy’de kamu malı çok az, her yeri satmış ve özelleştirmişler. Burası, Kadıköylülerin parasıyla inşa edilen bir yer. Kadıköy Belediyesi’nin Kadıköylüler adına bir hak sahipliği var ve biz çökme niyetinde değiliz, hakkımız olanı istiyoruz… Sokak sokak dolaşıp Kadıköylü ne diyor sorusuna cevaplar aldık. Kısaca özetleyeyim: ‘Bu halktan almaktır; betona karşıyız; nefes aldığımız yeri elimizden alıyorlar; kıyı yağmasına son…’ Kısacası Kadıköylü özelleştirmeye karşı ve iadesini istiyor. Kadıköylü kentine sahip çıkar. Haydarpaşa Garı olsun, Söğütlüçeşme AVM projesi olsun, gördük…” ifadelerini kullandı.
– Kalamış Yat Limanı arazisinin özelleştirmesine karşı çıkıyorsunuz. Karar, 10 yıl önce alındı. Kısa süre önce de bir kararnameyle Kalamış Yelken Kulübü için özelleştirme kararı çıktı. İstanbul’un en kıymetli yerlerinden. Hangi gerekçeyle karşı çıkıyorsunuz? Burası özelleştiğinde başına ne gelecek?
Özelleşmesi üzerinden konuşmuyoruz biz. Şu anda burada bir marina var. Marinayı yenileyebilirsiniz. Buradaki sorun marina olarak kalacak mı yoksa Kalamış sahilini yok mu edecek?
– Marina olarak kalmayacağını mı düşünüyorsunuz?
2017’de çıkan imar planı uygulama notları var. En az 40 bin metrekare inşa alanı söz konusu. Otel yapılacak, AVM yapılacak, marinanın tekne bağlama yerlerinin genişletilmesi, daha büyük teknelerin bağlanabilmesi için yeni yerler yapılması ve Kalamış Parkı’nın imara açılması, parkın içine girilmesi gibi uygulamalar var. Burada 40 bin metrekare inşaata karşıyız. Ticari alanlar üretilmesine karşıyız. Sahilimize sahip çıkmak istiyoruz.
OTEL DEĞİL, TİCARİ ALAN!
– Peki, herhangi bir yetkili size “Bunları nereden çıkarıyorsunuz, bu saydıklarınız yapılmayacak” diyor mu?
Hayır, kimse bir şey söylemiyor. Tabii otel yapacağız demiyor ama ticari alan diyor. Ticari alan dediği AVM, turistik tesis dediği otel… Bir Allah’ın kulu bize “Böyle bir şey yok” demedi. Söğütlüçeşme’de de bu başımıza geldi.
– Size birkaç gün önce ihaleye girme yetkisi verildi, değil mi?
Önce ben bu yetkiyi neden istediğimi anlatayım… Biz buraya bir metrekare daha beton yapılmasını istemiyoruz. Bugün pandemiyi, deniz salyasını konuşuyoruz. Bu niye çıktı? Doğanın dengesiyle oynuyoruz. Kadıköy’ün geleceğini kurtarabilmek için bizim iklim değişikliğine karşı önlemler almamız gerekiyor. Buraya 40 bin metrekare daha inşaat yapmak, yeşilimizden çalmak demek. Geleceğimizden çalacaklar. Vatan sevgisi toprağı sevmektir, taşı sevmektir, insanını sevmektir. Buraya bunları yapacak olanlar vatan sevgisinden bahsediyorsa hangi vatanı neden sevdiklerini anlatmaları gerekiyor. Biz ne yapabiliriz diye düşündük… Karar verdik, ihaleye girelim. Belediye meclisinin başkana yetki vermesi gerekiyor, yetki istedik. Aynı zamanda şartnameyi alabilmek için 40 bin lira para yatırmak gerekiyor. Bir de 30 milyon liralık geçici teminat mektubuna ihtiyaç var. 7 Haziran tarihli Kadıköy Belediye Meclis toplantımızda ihale teknik şartnamesini almak, bunun için teminat ödemesi yapmak ve ihaleye katılmak için yetki istedim. Ve meclis, oybirliğiyle yetki verdi. Altını çizmek istiyorum, oyçokluğu değil, oybirliğiyle. Dolayısıyla önümüze ne gibi engeller çıkaracaklarını bilemiyoruz ama biz mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz. Artık yetkiyi aldık, artık ihaleye girebilmemiz için bir sakınca yok.
‘İHALEYE GİRECEĞİZ’
– Girmemeniz sağlanabilir mi?
Haydarpaşa Garı özelleştirilmesi, büyükşehir belediyesi girmesin diye ihale dışı bırakıldı. Ama biz bütün önlemimizi almak zorundayız.
– İhale ne zaman?
7 Temmuz’a kadar teklif verilecek…
– Kimler katılmak istiyor, bilginiz var mı?
Bilmiyoruz.
– Burası Türkiye’nin en büyük marinalarından biri değil mi?
Türkiye’nin en büyük marinası… O yüzden “Kimse çökmesin, Kadıköy Belediyesi’ne verin” diyoruz. Hukuktan çıktığımız, mafya uygulamalarını izlediğimiz için burayı koruyalım istiyoruz. İhaleye gireceğiz…
– 674 milyon dolar gibi büyük bir teklifi verebilecek misiniz?
Her şey para değil…
– Nasıl, ihale para değil mi?
Bizim de kamu olarak onlardan alacaklarımız var. Hesaplaşırız. Yargı var…
– Kendinize güveniyorsunuz…
Güvenmesem niye gireyim? Belediye olarak ihaleyi alan firmaya açacağı restoranın ruhsatını kim verecek? Nasıl Genel Başkanımız “Kanal İstanbul’u yaparsanız biz iktidara geldiğimizde bu parayı ödemeyeceğiz” diyorsa, ben de bunu söylüyorum.
‘GELECEĞİMİZDEN ÇALDIRMAYACAĞIZ’
– Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvurular yapıldığını biliyoruz. Diyelim ihaleye verildi, başkası aldı. Bireysel başvurular olumlu sonuçlanırsa ne olacak?
Özelleştirme İdaresi’ne birkaç gün önce sorduk. Cevap alamadık. Bekliyoruz. Biz diyoruz ki davalar sonuçlanmadan ihale olmasın. Biz bu ihalenin karşısında duracağız. Kanal İstanbul nasıl İstanbul’un geleceğini etkileyecek bir projeyse bu da Kadıköy’ün geleceğini etkileyecek. Bizim ağaca ihtiyacımız var… Geleceğimizden çaldırmayacağız.
